Genç başkandan Trabzon’u kurtaracak proje

1978 Trabzon doğumlu olan genç iş adamı Hasan Kamil Hayali’nin başarı öyküsü aslında okul yıllarına dayanıyor. 1996 yılındaki üniversite sınavında Türkiye 163'üncüsü olarak Boğaziçi Üniversitesi İktisat bölümünü kazanan Hayali, mezun olduktan sonra özel bir bankada çalıştı. Hayali, 2006 yılında Trabzon’a geri döndü. 2013 yılı itibariyle, Trabzon Toyota bayisi Seçil Otomotiv ve Data Sigorta Genel Müdürlüğü görevlerini sürdürüyor. Aynı zamanda çevre illerde faal olan otomotiv sektörü üzerinde uzmanlaşmış şahıs şirketinin de sahibi. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu Başkanlığı, Trabzon Sanayici ve İşadamları Derneği başkan yardımcılığı ve Türk Eğitim Vakfı Trabzon Şubesi yönetim kurulu üyeliği görevlerini bir arada yürütüyor. Evli ve bir çocuk babası olan Hayali ile çok özel bir röportaj yaptık. Trabzon’da otomotiv sektörünün elit firmalarından Toyota Seçil’deki aktif ve başarılı çalışmalarını TTSO Genç Girişimciler Kurulu Başkanlığındaki hizmetleriyle harmanladı. Hayali, Trabzon’un geleceğine büyük ivme kazandıracak bir projeyi ilk kez KARADENİZ aracılığıyla kamuoyuna açıkladı. Hayali, üretime katkı sağlayacak en önemli projelerinin seracılık olduğuna dikkat çekti. İşte Hasan Kamil Hayali ile yaptığımız söyleşiden pasajlar... DEVLET OTOMOTİV SEKTÖRÜNÜN ÖNÜNÜ AÇMALI… Toyota Plaza Seçil, 1992 yılından bu tarihe kadar, Toyota müşterilerine sıfır araç satış, 2.el alım satımı, mekanik servis, kaporta-boya servis, yedek parça ve sigorta alanlarında hizmet vermektedir. Toyota markasının, şu anda Orta ve Doğu Karadeniz’deki tek yetkili bayisidir. Her zaman iş arkadaşlarımızla yaptığım toplantılarda, müşteri memnuniyetinin önemini, "Benim için kazandığım paradan daha önemlisi, müşteri memnuniyetidir. Çünkü memnuniyetini kazanamadığınız bir müşteriden para bir kere kazanırsınız; ancak memnuniyetini kazandığınız bir müşteriniz, ömür boyu dostunuz olur" sözleriyle vurgularım. İşte 2012 yılının bizim için en güzel yönü, distribütörümüz Toyota Türkiye’nin 60 bayi arasında yaptığı müşteri memnuniyeti yarışmasından Türkiye ikincisi olarak çıkmak oldu. 2012 başından beri aktif satışa çok ciddi zaman, emek ve para harcadık. Bunun sonuçlarını ise yıl boyunca, çevre illerdeki pazar payımızı artırmak suretiyle aldık. Sektörün gelişmesi için özel sektörün elinden gelen her şeyi yaptığı kanaatindeyim. Burada asıl iş, devlete düşüyor. Şu anda, devlet ne yazık ki, otomotiv sektörünün önünde duruyor. Satılan her araçtan alınan özel tüketim vergisi, sektör üzerindeki en büyük kambur. Yaptırımlar, rekabet kanunu, sosyal güvenlik kanunları gibi pek çok uygulama, otomotiv yatırımcısının adımlarını korkarak atmasına sebep oluyor. KOMİSYONCULUKTAN ÜRETİCİLİĞE Trabzon Yoroz - Faroz arasındaki havzanın, ideal iklim ve toprak yapısı sayesinde, 1990’lı yıllardan önce tüm Karadeniz’in yaş sebze meyve ambarı olduğunu hatırladık. Bu durum, bizde "Biz neden üretip satmıyoruz?" fikrini uyandırdı. Fizibilitesini yaptık, şirketi tarım, girişim ve ticaretin ilk harfleri olan TGT A.Ş. olarak kurduk... TRABZON’DA ÇOK ORTAKLI İŞ YAPILABİLİR Mİ? TGT Tarım Ticaret A.Ş.’nin başlangıç sermayesi ve işletme sermayesi toplamını 400.000.-TL olarak belirledik. Toplam 800 adet hissemiz var, yani hisse başı 500.-TL değer biçtik. Tüm hisselerin satışını tamamladıktan sonra, Trabzon’un daha önce görmediği kalitede olacak seramızı kuracak ve üretime hemen başlayacağız. Ne kadar çok kişiye hisse satışı yapabilirsek, bu iş o kadar başarılı olacak çünkü benim görüşüm, işin amacı sadece seracılıktan para kazanmak değil, aynı zamanda Trabzon’da çok ortaklı iş yapılabilir mantığını oturtmak. Zaten bu yüzden, normal şartlarda sadece genç girişimciler icra kurulu olarak kurup yürütebileceğimiz iş fikrini, herkese açtık. Fizibilite raporuna, web sitemiz www.trabzonggk.net’e giren herkes ulaşabilir. Raporu okuduktan sonra, sadece fikri desteklemek isteyen değil, parasını mantıklı bir işe yatırmak isteyen herkes bizimle bağlantıya geçebilir. SERMAYE BİRİKİMİ EN BÜYÜK SORUN Türkiye’nin, özellikle Anadolu’nun en büyük sorunu, "Sermaye Birikimi"nin çok düşük seviyelerde olmasıdır. Sermaye birikimi az olan insanların ya da şirketlerin, çok büyük sermayeye sahip uluslar arası şirketlerle tek başına rekabet etmesine imkan yoktur. Bu büyük şirketlerle rekabet edebilmenin tek yolu, özellikle bölge olarak çok geri kaldığımız, bir araya gelebilme ya da ortak iş yapma kültürünün oturmasıdır. Üretime katılıp iş yapmak ve para kazanmak isterken eğer biz bir araya gelip zaten az olan sermayelerimizi birleştirip iş yapamaz isek, büyük sermayeli uluslararası şirketler bölgemize rahatlıkla girip, küçük sermayeli, yalnız iş insanlarımızı hallaç pamuğu gibi atacaklar. Bu gerçeği, bugün bölgemizde uluslararası yatırımla kurulmuş olan AVM’ler karşısında yerel esnafımızın düştüğü duruma baktığımızda çok rahat görebiliyoruz. İşte bunun önüne geçebilmek için, Trabzon Genç Girişimciler Kurulu olarak haftada bir toplanıyor ve toplantıda "Ne yapsak para kazanırız? Ne yapsak bölgemize para kazandırırız?" sorularına cevap arıyoruz. Ortaya atılan fikirlerden bir tanesini seçiyor ve o fikirle ilgili fizibilite çalışması yapıyoruz. Eğer fizibilite sonucunda iş, gerçekten yapılabilir-para kazandırır bir iş olarak görünüyorsa, anonim şirketi kuruyor ve fizibilite raporuyla birlikte ortak arama çalışmalarına başlıyoruz. İş zaten bizim aklımıza yatan, para kazandırabilecek bir iş olduğundan, anlattığımız kişilere de mantıklı geliyor ve ortak oluyorlar. Çok ortaklı bir iş olduğundan, işe yatırılacak kişi başı sermaye de, risk de düşüyor, bu sebeple gelir düzeyi düşük olan insanlar bile ortak olabiliyorlar. Örnek olarak, son projemizde hisse başı tutar, sadece 500 TL olarak belirledik. Toplam tutarı tek başımıza ya da 3-5 ortakla da karşılayabilirdik. Ancak amacımız ortak iş yapma kültürünü ortaya çıkartmaktı. Böylece örnek olarak daha farklı sektörlerde genç girişimcilerin ortaklık kültürüyle hem kendilerine hem de ülkeye katkı sağlamasına öncülük etmek istedik. Düşük hisseler ve çok kişili katılımlarla da ekonomik riskleri de en aza indirmeyi planladık. GENÇ GİRİŞİMCİLER KURULU Otomotiv sektörü dışında Genç Girişimciler Kurulu Başkanı olarak farklı düşünce ve projeleri ortaya koymak istedik. Bu bağlamda da 120 kişilik meclis üyesinden bulunan Genç Girişimci sivil toplum örgütünü kurduk. 120 kişinin içerisinde 15 kişiden oluşan Genç Girişimciler İcra Kurulu’nu oluşturduk. Ticaret ve Sanayi Odası bulunan her ilde Genç Girişimciler Kurulu oluşturuldu. Bu projenin mimarı da TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu oldu. Bizler de ülkenin kalkınması, gelişmesi için yola çıktık. Birinci önceliğimiz elbette para kazanmak oldu. Trabzon Genç Girişimciler Kurulu olarak, yeni dönemde, öncelikle ortaya elle tutulur, reel bir şeyler koymak için yola çıktık. Yönetim dönemimiz bittiğinde, somut olarak "Şunu yaptık" diyebileceğimiz projeler üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz para kazanmaktır. Para kazandıkça Trabzon’un sosyal yaşamına ve kültürüne daha fazla katkı sunacağımızı düşünüyoruz. Yaptığımız projeler, meyvesini vermeye başladı. Trabzon ve çevresinde, iş çevrelerindeki en önemli eksikliğin, ortak iş yapma becerisinin düşüklüğü olduğunu düşünüyoruz. Bu sebepten yeni dönemdeki en önemli projemiz, fizibilitesi yapılmış alanlarda anonim (çok ortaklı) şirketler kurarak bunları profesyonel bir yönetimle idare etmektir. Bu işi Trabzon ve hatta tüm Türkiye için hayati olarak görüyoruz. Projelerimiz arasında seracılığa ayrı bir önem veriyoruz. Üretime katkı verecek en önemli projemiz seracılıktır.