SON DAKİKA



Haber > Karadeniz > İktidar gençliği kaybetti

İktidar gençliği kaybetti

16 Kasım 2013 Cumartesi - 09:21




Başbakan'ın ‘'ğrenci evlerine' ilişkin açıklamasına üniversiteliler kendi pencerelerinden yaklaştı.





karadeniz Gazetesi’nin üniversitelerle olan sıkı işbirliğinde önce KTÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Baykal’a yer verdik. Bugün ise KTÜ Öğrenci Kolektifi üyesi öğrencilerin, karma yurtlarla ilgili görüşlerini ve sorunlarını tüm gerçekleriyle sizlere aktarıyoruz. TEK-ART Medya Merkezi Yayınlar Kurulu Başkanı Halil Şanlı’nın konuğu olan KTÜ Öğrenci Kolektifi üyesi öğrenciler karma yurtları ve öğrenci sorunlarını konuştular. Şimdi söz onlarda... KTÜ Öğrenci Kolektifi Üyesi Fidel Çakmak: "Başbakan’ın kızlı erkekli öğrenci evleri ile ilgili açıklamasının öncesine, bir de sonrasına bakmak gerek. Bu açıklamanın öncesinde Türkiye kaynayan sıcak bir yaz dönemi geçirdi. Gezi Parkı eylemleri, ODTÜ direnişi gibi devasa olaylar yaşandı. Bu direnişlerin genel bir noktası vardı, bu da AKP karşıtlığıydı. Milyonlar sokağa döküldü ve Türkiye’nin eylem yapılmayan ili kalmadı neredeyse. Bunun ardından Başbakan kızlı erkekli öğrenci evleri ile ilgili açıklama yapıyor. Bunların aslında biraz siyasal olarak değerlendirilmesi gerekiyor çünkü yaz döneminde bu kadar sıcak eylemler yaşanmışken böyle bir açıklamanın gelmesi asla tesadüf olamaz. Öte yandan zihniyet olarak şöyle bir algı var: Sanki bir kadınla bir erkek yan yana geldiği zaman cinsel birliktelikten başka bir şey yaşanamazmış gibi algıyı tüm topluma empoze etmeye çalışıyorlar. Yarın bir gün tutup derler ki ‘Yolda herhangi bir kadını gördüğüm zaman tahrik oluyorum, kadınlar sokakta dolaşmasın!’ Şimdi bunun ileri aşamasını düşünmek zorundayız. Bugün bir kadın olarak özellikle bunu düşünmek zorundayız. Yarın öbür gün bir şey olduğunda bunun ceremesini biz kadınlar çekeceğiz." SEÇİM YATIRIMI İktisat öğrencisi Temel Kılıç: "Gezi sürecinde ve ODTÜ direnişinde görünen o ki en önde üniversite gençliği var. AKP bu süreçte bu gençliği kaybetmiş durumda ve bunu sindirmeye çalışıyor. Bundandır ki Ali İsmail Korkmaz arkadaşımız sokak ortasında dövülerek öldürüldü. Bundandır ki şimdi kızlı erkekli öğrenciler aynı evde kalamaz deniliyor. Zaten bizi kaybetmiş durumda. Bu yüzden üniversiteye savaş açmış ve bizi sindirmeye çalışıyor. İşin özü bu. Aynı zamanda seçim sürecinden dolayı kendi tabanını daha çok birleştirip seçim yatırımı yapmaya çalışıyor. 90 kuşağı kırk yıl sonra AKP’den medet ummayacak. Bunu bilen Başbakan Tayyip Erdoğan da her zamanki üslubunu kullanarak ‘siz benden değilsiniz, ben de sizi yok ederim’ diyor." BİR SORUN YOK Hukuk Fakültesi öğrencisi Onur Can Dalkılıç: "AKP’nin üniversite gençliğine bir saldırısı söz konusu! Bu yeni başlayan bir şey değil. Geçtiğimiz yıla gittiğimiz zaman Tayyip Erdoğan’ın meşhur bir çıkışı vardı, ‘Dindar bir nesil yetiştirmek istiyoruz’ diye. Bu biraz daha üniversite gençliğinin üzerindeki gerici baskıyı başlatan nedenlerden biri. AKP sıkıştığı yerde amiyane tabirle belden aşağıya vurmak deriz ya, yok işte Gezi Parkı’ndaki çadırlarda kızlı erkekli kalınıyor, yok uyuşturucu kullanılıyor... Biraz daha sıkıştığı noktada gericilik üzerinden saldırıyor ve yaftalama üzerine gidiyor. Bugün de üniversite gençliğini kaybetmişken biraz daha gerici baskı üzerinden üniversite gençliğini karşılamaya çalışıyor. Bu arada dindarlık, eşitlik, gericilik değil sadece... Bir de üniversiteli bir kızla erkek yan yana geldiğinde tehlikeli deniyor. Nedeni ise yok bunlar zina yapar, yok uyuşturucu kullanır... Aynı evler bir araya gelince ‘bu evler terör evleridir’. Hayır, biz böyle düşünmüyoruz. Yani kadınlı erkekli kalan birçok üniversite öğrencisi var ancak tehlike arz eden bunlar değil. Bugün tehlike arz edenler N.Ç. davasının sanıklarıdır. Bingöl’de bir kıza tecavüz eden devlet görevlileri aklanıyorlarsa AKP’nin hukukundadır! Tehlike bir kadın ve erkek üniversitelinin yan yana geldiği zaman değildir." DEMOKRASİ SANDIK DEĞİL Orkun Zengin: "Bugün yüzde ellinin oyunu alarak iktidara gelen bir partiye Gezi olaylarında insanlar gösterdi ki demokrasi her zaman sandık değilmiş. AKP ülkeyi doğru düzgün yönetemiyormuş. Burada da halk isyanı patlak verdi. Başbakan, kızlı erkekli karma yurtlarla ilgili yaptığı açıklamayla topluma baskı yapıyor. Ülkede yurt sorunları varken bu kadar öğrencinin barınmasını hiç düşünmüyor." YÜZDE ELLİ ÖTEKİLEŞTİRİLİYOR Tıp Fakültesi Öğrencisi Seda Kenanoğlu: "Tayyip Erdoğan sürekli ‘benim yüzde ellim’ diye konuşuyor. Aslında burada demokrasinin ne olduğunu tartışmak lazım. Demokrasi çoğunluğun dediği mi, çoğulculuğun istediği mi? Yüzde elli AKP’yi destekliyor diye kalan yüzde elliyi ötekileştirmek, marjinalleştirmek, çapulcu, terörist ilan etmek midir? Bunlar sürekli karşımıza çıkıyor. Burada onun yüzde ellisinin içindeyseniz iyisiniz; onun dışındaysanız kötüsünüz, ötekisiniz. Sürekli bu ötekileştirme politikası üzerinden gidiliyor. Belki burada demokrasi tanımı yanlış olduğu için uygulananların da bir meşruluğu kalmıyor." HER GÜN BEŞ KADIN ÖLÜYOR Berna Demirdaş: "Tayyip Erdoğan kızlı erkekli sorunu tartışırken bir de vicdan ve ahlak meselesinden bahsetti. Röportajlar sırasında, basın aracılığıyla ailelere ve halka soruyordu: ‘Kızınızın bir erkekle aynı evde kalmasına vicdanınız el veriyor mu?’ Bunun bir de ahlak boyutunu tartışmaya çalıştı. Ancak Erdoğan iktidara geldiğinden beri kendi ahlakını insanlara empoze etmeye çalışıyor. Başbakan’ın ahlakı, her gün ülkede 5 tane kadının öldürülmesine sebep oluyor. Bugün Başbakan’ın ahlak anlayışı kadın erkek eşitliğinde 135 ülkeden 132’nciyiz. Kendisi zaten açık açık bunu söyledi. ‘Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum’ dedi. Şimdi kadınlarla erkeklerin aynı evde kalmaları bizim açımızdan sorun değil. Ama Başbakan’ın insanlara yedirmeye çalıştığı ahlak anlayışında sorundur."
Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap