Karadeniz’in kıyısında, dalgaların hırçınlığına inat umutla yol alan binlerce ailenin ortak bir hikâyesi var: Çocuk sahibi olabilme hayali. Ancak bu hayal, çoğu zaman ekonomik engeller, sağlık sorunları ve toplumsal baskılarla gölgeleniyor. İşte tam da bu noktada Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tüp Bebek Merkezi, bölgenin en önemli tıbbi ve insani duraklarından biri olarak öne çıkıyor.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ömür Erden, yalnızca bir hekim değil, aynı zamanda umutları yeniden yeşerten bir yol arkadaşı gibi yaşanan süreçleri Karadeniz Gazetesi’ne anlattı. Bu röportajda, tüp bebek tedavisinin görünmeyen yüzünü, devletin sunduğu destekleri, toplumsal önyargılarla verilen mücadeleyi ve tedavi sürecindeki gerçekleri tüm açıklığıyla konuştuk.
İşte Ömür Erden ile gerçekleştirdiğimiz röportaj;
RANDEVUSUZ HİZMET VERİYORUZ
Tüp bebek tedavisi nedir ve nasıl uygulanır?
Ekonomik kriz, pandemi ve afetlere rağmen, Ankara'nın doğusunda kamuya ait tüp bebek merkezi olan tek hastaneyiz. Bu büyük bir sorumluluk. Kanuni Hastanesi Kaşüstü kampüsümüzde randevusuz hizmet veriyoruz. Sabah 09.00-12.00 saatleri arasında hasta kabul ediyoruz. Dört uzmanla hizmet veriyoruz. Şartları sağlayan 40 yaş altı hastalar için 15 bin liraya tedavi imkânı sunuyoruz; bu rakam özelde 55-60 bin lirayı bulabiliyor.
HER SORUNDA TÜP BEBEK GEREKMEZ
Tüp bebek tedavisi, çiftlerin başvurması gereken ilk yöntem midir?
Dr. Erden’e göre çiftler korunmasız geçen 1 yılın sonunda, 30 yaş üzerindeyse 6 ay sonunda doktora başvurmalı. Ancak bu doğrudan tüp bebek anlamına gelmiyor.
“Önce kadın doğum ve üroloji muayenesi yapılır. Gerekirse aşılama uygulanır. Tüp bebek, yani in vitro fertilizasyon, en son aşamada başvurulan bir yöntemdir. Öncesinde hormon tedavileri, enfeksiyon giderimi, yumurtlamayı düzenleyen ilaçlarla doğal yollarla gebelik şansı araştırılır.”
Aşılama tedavisi nedir?
Kadının tüpleri açıksa, hormon seviyesi normal ve erkekte yeterli sperm varsa aşılama yapılabilir. Bu aşama, tüp bebek öncesi bir adımdır.
40 YAŞINDAN SONRA DESTEK YOK: BU ADİL DEĞİL
Şu anki uygulamalarda kaç deneme devlet tarafından karşılanıyor?
“Bir kadın 39 yaşında evlenip ertesi gün 40 yaşına girerse, devlet desteğinden tamamen çıkar. Üstelik sadece iki deneme destekleniyor. Keşke yaş sınırı 42’ye çekilse ve en az 4 deneme karşılansa. Bu, doğum oranlarını artırır. Ayrıca bir çocuğu olan çiftlere ikinci çocuk için destek verilmemesi de ayrı bir çelişki.
Kısırlık toplumsal önyargılar, çiftlerin tedaviye başvurmalarını geciktiriyor mu?
Toplumda kadınlara yüklenen ‘kısırlık’ etiketinin kırılması gerekir. Kısırlık kelimesi yanlış kullanılıyor. Biz ‘infertilite’ diyoruz, yani şu anlık çocuk sahibi olamama durumu. Bu, çoğu zaman geçici bir durumdur. Üstelik bu sorunun sadece kadınla ilgili olduğu yanılgısı da büyük bir haksızlık.
Hastanın size gelişiyle tedavi süreci hakkında bilgi verir misiniz?
Hastalarımız ilk başta haliyle çekiniyor. Merkezimizin adı tüp bebek olsa da ilk görüşmede doğal tedavi yollarını konuşuyoruz. Beslenme alışkanlıklarını düzeltmek, kilo vermek, vitamin takviyesi gibi yöntemlerle birçok çift doğal yolla bebek sahibi oluyor.
SİGARA KİLO VE STRES
Tedavi sürecinde yaşam tarzı nasıl olmalı?
Sigara hem erkek hem kadın üreme sağlığını olumsuz etkiliyor. Aşırı kilo da yumurtlama sürecini bozuyor. Stres ise en büyük düşman. Bazen çiftlere ara veriyoruz, rahatlamalarını sağlıyoruz. Bu dönemde bile kendiliğinden gebe kalan çok sayıda hastamız oldu.
Tüp bebek tedavisinin maliyetleri, sigorta kapsama hakkında bilgi verir misiniz?
Tedavi Maliyeti: SGK’sız hastalar için kamu fiyatı 58 bin TL. SGK kapsamında, raporlu hastalarda 15-16 bin TL’ye tedavi mümkün. Keza ilaç giderleri de var. Devlet şartları kapsamında da kadının yaşı 23-40 arasında olmalı, çiftin en az 3 yıllık evli olması ve eşin 9 gün SGK’lı çalışmış olması gerekiyor.
RÖPORTAJ: Melisa AYTİN