2017-2018 futbol sezonuna büyük umutlarla başladık, denizin ortasında boğulduk, kulüp olarak battık. Yapılan yanlışlarla devam ettik, kurtuluş aradık, yanlışlardan çok geç döndük. Rıza Çalımbay'ı kurtuluş olarak getirdik ki; gelmesini isteyenlerin başında ben de vardım. Ama ben özbeöz Trabzonluyum, öncelikle memleketimi düşünürüm, yapılan hatalara göz yumarsam aynı suça ortak olurum.

Rıza, senden çok ümitliydim ve halen de ümitliyim ama yaptığın büyük hatalarını söylemem gerekir. Sen bu takımı alınca bu ekiple başarılı oldun, hemen bir beraberlikte transfer diye tutturdun. Batan kulübü daha zor duruma sürüklüyorsun. Hocalık vasfı burada meydana çıkar. Başarılı olduğun kadroyla sezonu en iyi şekilde kapatman gerekirdi. Başarı yakaladığın ekibe transfer yapalım diye diretirsen başarıyı kaybetmiş olursun. Bu yabancı tutkusu demek ki sende de var. Aldığın adamın sendekilerden ne farkı var? Son Konya maçında senin gibi mesleğini seven bir hocanın bu yanlışlıklarını kabullenemiyorum. Rakip on kişi kalınca neden çift santrfora geçmedin?

Değişikliklerdeki hata... Yusuf'un çıkarılmasına bir mana veremedim. Burak sahada dökülse de sakatlanmadıktan sonra nasıl devam ettiriliyorsa ki maçın kaderini değiştiriyor- Yusuf da maça daha fazla etkisi olduğu halde oyundan çıkartılıyor. Bu hataları anlamak gerekirdi. Kısacası Trabzon çocuklarının sana ve takımına verdikleri randımanı kimse veremez. Konya on kişi kaldı, bizden fazla istekliydi, bunu sen çözeceksin Rıza. Senin Trabzonspor'daki başarını senden daha fazla ben isterim. Başarılar dilerim.