İşte o açıklamalar:

Malumunuzdur federasyon seçimi geçirdik. 1 haftaya yakın süre geçti. Bu süre içinde herkes konuştu biz dinledik. Tabi ki cevap verme sırası bize geldi. Toplantının amacı da bu. Bu süre içinde Trabzonspor’a ihanet etti dediler, satmadı mı dediler? Beni tanıyan herkes bilir ki dünyada tek Trabzonsporlu kalsa, Trabzonspor’u satmayacak ihanet etmeyecek tek adam benim. Tek kişi kalmış olsa. Biz biliyorsunuz, başkan olduktan sonra iki sefer Federasyonda genel kurula katıldım. 2 seferde orada yaptığım konuşmada yıllarca aylarca Türkiye’de konuşuldu. Bizi sevenlerin sevgisini daha da çok arttırdığını düşünüyorum. Türkiye genelinde. Şimdi biz kendi nefsimizi düşünmüş olsaydık, yine aynı tavrı sergiler, aynı konuşmayı yapar o salondan çıkardık. Bugün art niyetli ve işlerinde ahlaksızca bizi eleştiren insanlara malzeme vermiş olurduk. Biz kendimizi düşünmedik Trabzonspor’u düşünerek hareket ettik. Federasyon var, o federasyonda Trabzonspor adına yöneticiler var. Ama sadece koltuklarında oturmak için orada bulunuyorlar. Türk futbolunda adaletsizlikleri düzeltmek için değil. Biz onların yerine karşı görüş ortaya koyup mücadele edecek insanlar koyduk. Şimdi bizim orada ki tavrımızın Trabzonspor’un namus davası olduğu şike davasını sekteye uğrattığı insanlar söylüyor. Federasyon yönetim kuruluna adam koymakla biz federasyon ile anlaşma mı yaptık.? Evet biz sizin yönetiminize adam koyduk, Trabzonspor’un haklarından feragat ediyoruz mu dedik. Bırakın böyle bir anlaşma yapmayı bunu beyninden geçirmek bile, Trabzonspor adına namussuz insanların bile yapacağı hareket değildir.  Bu namus davası terimini ilk ben ortaya attım. Bu nereye gitmesi gerekiyorsa oraya gideceğini her zaman her yerde söyledik söylemeye devam edeceğiz. Trabzonspor üzerinden nemalanan insanların, siyasi ve ticari bu alanını kapattığımız için onların uzantıları da dışa vurduklarında üzerlerine elbette atlayacaklar. Ama sağ duyulu insanları bize gösterdikleri teveccühü mesajlarla alıyoruz. İlk gün yaygara kopardılar ama 10 dakikalık konuşmamdan sonra o insanları bana ne dediğini bende biliyorum.

Bizim şike davasında onure ederek görev verdiğimiz hukuk kurlu vardı. Onların içinde Erdem Egemen diye bir kardeşimiz var. Yaptıklarından dolayı teşekkür ediyorum. Bu davada bizim duruşumuzdan dolayı zafiyete uğradık diye çekildiklerini açıklıyorlar. İlk bu kurulda ki arkadaşlardan görüştüğümde, 4 kişiydi biri ayrıldı. Avukatın yalancısı olmaz ama bu arkadaş iyi bir yalancı. CAS’a müdahale. Etmemiz gerekiyordu, 4 gün arkadaşlar başkanın odasında bekledi zorlan imza aldık ondan diye zorla cümle kullandı. O zaman görevinden ayrılmıştı. Şimdi Hukuk Kurulu da görevden ayrıldı. Bunu bile malzeme olarak kullanıyorlar. Ayrılan Hukuk Kurulu üyelerinin bir tanesine sorun eğer o ifadeler doğruysa ben o zaman başkanlığı bırakacağım. Atilla Dilaver, Hakan Orhan ve Erdem Egemen, İstanbul’da ofisime geldiklerinde siyasi yaklaşımdan dolayı beni eleştiriyorlardı. Nereye kadar gidebiliriz nerde durmamız gerektiği gibi bir durum var mı? Diye sordu. Ben de bu namus davamız nereye kadar gitmemiz gerekiyorsa gideceğiz dedim.

FEDERASYONDAN AVANS ALINMASI

Federasyondan avans alındı onun karşılığında destek verdi. Böyle bir alçaklık olabilir mi? 15 gün sonra alacağımız parayı 15 gün önce alacağız demek bunun karşılığında taviz verilmez. Parayla yapılmaz. Adamsanız mensubu olduğunuz kurumu parayla satmaz. 

 YENİDEN ADAY OLACAK MI?

Çok bırakma kararı aldım ama arkadaşlarımın devam etme kararı sonrası devam ettim. 50 yaşımdayım. Hakikaten bıkma noktasına geldim. Ama yapılanlar bana gösterdi ki bu zamana kadar mücadele eden biri bundan sonrada daha güçlü olarak mücadele etmeye devam edeceğim.Herkes hazırlığını yapsın. Aralık ayına az var. Biz aralık ayında da Trabzonspor'u bırakmayacağız. Aralık ayında Trabzonspor sevdalılarının karşısına geçer. Trabzonsporlular tercihini yapar bizde buna saygı duyarız. Ama ben 2013 mayıs ayında kazandığım seçimin Aralık ayında daha kolay olacağını biliyorum.