Dün Trabzonspor'un Erkan Zengin için düzenlediği imza törenine gittik. Zengin'in saat 11.00'de başlaması gereken imza töreni rötar yaptı. 11.15'te yapılan açıklamada, Erkan Zengin'in aç olduğu, karnını doyurmak için bir şeyler atıştırdığı söylendi. Söylenenler karşısında hayret ettik. Töreni gazeteci ordusu takip ediyordu. Tabi yapılan açıklamalar karşısında, bu basın ordusundan bir tek kalem kelime çıkmadı. Herkes kaderine razı şekilde kendi muhabbetindeydi. Hal böyle olunca Erkan Zengin'in imza töreninin gecikmesi de kaçınılmaz oluyordu! O kadar gazeteci bekliyormuş kimin umurunda? Tıpkı 'kel başa şimşir tarak' misali... Ciddiyetsizliği görüyor musunuz? Herkes imza töreni başlayacak diye beklerken, transferi 'efsane' olan Erkan Zengin karnını doyurma derdinde! Vay bizim Trabzonsporumuz! Vay bizim meslektaşlarımız! Ne duruma getirilmişler!

YEDİ GÖBEKTEN TRABZONSPORLU!

Erkan Zengin'in imza töreninde, başkan İbrahim Hacıosmanoğlu da vardı. İkili, medyanın karşısına çıktıklarında ilk konuşan Hacıosmanoğlu oldu. Erkan'ın Trabzonspor'a transfer yolculuğunu açıklarken, öyle şeyler söyledi ki, hayretler içerisinde kalmamak mümkün değildi. Hacıosmanoğlu, Erkan'ın ailesinin Trabzonsporlu olduğunu, amcası Muzaffer Zengin'in, Trabzonspor maçından önce takımın kazanması için iki rekat namaz kıldığını anlattı. Bunları duyduğumuzda şu kanaate vardık: Demek ki Erkan yedi göbekten Trabzonsporlu! Amcası Trabzonspor'un maçları öncesi takımın kazanması için namaz kılıyorsa, bunun üzerine başka bir şey söylemek yersiz olmaz mı? Bizim aklımıza takılan şu oldu: O ki Erkan'ın sülalesi yedi göbekten Trabzonsporlu, neden bu futbolcu baştan beri Trabzonspor'un adını hiç zikretmedi, ille de Fenerbahçe dedi? Tuhaf değil mi? Yedi göbekten Trabzonsporlu olacaksın ama ağzından Trabzonspor'la ilgili bir kelime çıkmayacak... Bizler de bu söylemlere inanacağız öyle mi?