Sezonun bitmesine daha iki ay gibi bir zaman var. Trabzonspor yönetimi ve teknik ekip birlikte transfer ataklarına başladılar. Bu yılın rengi belli olduğuna göre Trabzonspor kurmaylarının mevcut kadronun en azından yarısından memnun olmadığı anlaşıldı. Oysa geçen yıl bu transferler "Son yılların en iyi transferleri" olarak lanse edilmiş olup bu oyunculara bol keseden para dağıtıldığı da malumumuz. Ayrıca menajerlere verilen yüklü miktarlar da bir hayli dedikodu konusu olmuştu.

Şimdi ben şunu merak ediyorum: Yönetim kime ne verir beni ırgalamaz. Kim hangi futbolcuyu istemiş, o da teknik ekibin yetkisi ve görüşü, o da beni ırgalamaz. Fakat geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yine bir sürü adam için "Süper transferler" diye transfer yapıp da yine dördüncülüğe ve beşinciliğe fit olup Türkiye kupalarından zamansız eleneceksek ne anladım bu işten?

Bakın gazete haberlerini inceleyin, tüm muhtemel transferler yine Afrika ve Güney Amerika kökenli. Yani "al gülüm ver gülüme" müsait adamlar. Bir de bunların milli maç edası ile gidip de en kritik zamanlarda gelmeme adetleri var. Tüm gazete köşe yazarları arkadaşlar yönetim ve teknik ekibe bu yönde şikâyetçi olmalarına rağmen yani tüm eleştirilere rağmen kimsenin halen bu eleştirileri salladığı yok. Yani siz ne derseniz diyin imam bildiğini okur. Okusun okumasına da sonra da bunun acısı tüm Trabzon’u sarıyor. "Seyirci neden gelmiyor?" Gelmez dostum, zira gönül ve ruh yok. Rahmetli babaannem derdi ki; "Oğlum, eşek dağda ölür amma acısı eve gelir." İşte böyle. Trabzonspor’un bilmem gelecek yıl da bu kadar parayı saçacak hali var mı? Varsa ne olacak?

Bir de şu an kadrodaki oyunculardan hangisini aldığımız paraya satabileceğiz? Adamlar git gitmez, oyna oynamaz... Nasrettin Hoca’nın 'hırsız' hikâyesi gibi elimizde kalacak. Ee ne olacak adamların yedi sülalesinin göremediği parayı sırf idmanlara çıksa da alıp kıvıracak. Eşek dağda ölecek amma acısı Trabzon’u saracak. Valla bilmem şu transfer işine biraz daha dikkat edin. Hani şu Erkan Zengin meselesinde de acizane ikaz etmiştik, sallayan olmamıştı. Şimdi satın bakalım kaça satarsınız? Yani işinize karışmak gibi olmasın da biraz dikkat etseniz seviniriz.