Trabzonspor’da ki kötü gidiş bordo-mavi renklere gönül
verenleri üzmeye devam ediyor. Sahada acemiler mangası, kulübede acemi teknik
adam, tabelada kahreden skorlar. Yönetim ise hala bu renklere gönül verenlerin
yaşadığı üzüntünün farkında değil.
Simitçi, dolmuşçu kardeşimin ekmeği ile oynamayın, esnafın
alın teri ile dalga geçmeyin. Taraftarın hayalleri ile oynamayın artık. Bir
takım bir kente her alanda katkı sunacağını hepimiz biliyoruz.
Sahada, masada ve kasada güçlü olmak gerektiğini hep söylemişimdir.
Kasan tamtakır ise, sahada tel tel dökülürsün, masada güçsüzsen, lobin yok ise
hakkı yenilen olursun. Geçmişini, büyüklerine sevgiyi, saygıyı unutan kendi
bildiği havada gayda çalan bir anlayışın başarılı olma şansı çok zordur be
kardeşim.
Rakipler için cehennem olan Avni Aker’den, rakiplerin lay
lay lom oynadığı Akyazı dönemine geldik. Artık lafla peynir gemisi yürümüyor
beyler. Ha şunu diyebilirsiniz. Bu derede bu kadar balık tutulur. O zaman
bırakacaksınız, daha iyi balık tutmasını bilenler gelecek.
Trabzonspor’un içinde bulunduğu kaostan çıkması için zaman
geçirilmeden bütün dinamiklerin bir araya gelmesi kaçınılmaz olmuştur. Lafı
uzatmadan, gevelemeden söyleyeyim, küçük olsun benim olsun zihniyeti, yada
farklı güçlerin egemenliğine girmiş kulübün başarılı olması mümkün değildir.
Faroz’dan, Arafilboyu’na, Çömlekçi’den Boztepe’ye,
Beşikdüzü’nden, Of’a, Maçka’ya kadar her mahalleden yetişen isimler
Trabzonspor’u başarıya taşımıştır. Kentin sokaklarından uzaklaşan, taraftarın
nefesini ensesinde hissetmeyenlerin başarılı olması zordur be kardeşim.
Oynamayın bir kentin kaderi ve taraftarın hayalleri ile.
Yabancılar diyarı olan Trabzonspor bal vermeyen arı gibi vız
vız ses çıkarıyor. Ruh gerek kardeşim ruh. O ruh nerede diye soruyorsanız,
çağırın, Ali Kemal’i, Necati’yi, Serdar’ı, Hüseyin’i, Ali Yavuz’u, Necmi’yi,
Cengiz’i, İlyas’ı, İhsan’ı, Ali’yi anlatsınlar. Yetmezse Kadir Özcan ile Dozer
Cemil Usta’nın ruhlarını çağırın bordo-mavi sevdayı ve Trabzonsporluluk ruhunu
anlatsınlar.
ACI GÖZYAŞAMIZ OLMAYA DEVAM EDİYOR
İzmir’de meydana gelen deprem hepimizi derinden üzdü.
Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil
şifalar diliyorum. Cumhurbaşkanından, bakanlara varıncaya kadar bütün
yetkililer acımızı hafifletmek için kolları sıvamış durumda.
Deprem ile seferberlik yapılırken bir ağız ishali olmuş
aşağılık şahıs sosyal medyasından, "Din yok, iman yok, namaz yok. Felaketi
biraz da kendileri istedi" şeklinde paylaşımda bulunuyor. Bu nasıl bir
zihniyet. Sen nasıl bir yaratıksın Allah aşkına.
Dinin, imanın olmadığını diyecek kadar alçaklaşan bu tipler
hangi yaratık sınıfına girer siz söyleyin. Şu lafa bakarmısınız, “Türkler,
Müslümanlar sağolsun, öbürlerine de ne olursa olsun fark etmez” diyecek kadar
çirkinleşen bu zihniyete yuh ve lanet olsun. Bu alçak yakalanmış, dilerim hak
ettiği cezayı alır ve bu tip zırvalıklara soyunmaya çalışanlara karşı caydırıcı
olur.