Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Cumhuriyet’in ilan edilişinin 93’üncü resepsiyonunda yaptığı konuşmadaki şu sözleri, geçmişten bugüne gerçeğin kısa, öz ve ‘kıssadan hisse’ hesabıyla çok doğru, çok net ifadesidir: “Milletimiz, 93 yıl önce vatanına ve bağımsızlığına kast eden işgalcilere ve yerli işbirlikçilerine karşı verdiği mücadeleyi bugün de farklı bir şekilde sürdürüyor.” Evet; o günkü, yani İstiklâl mücadelesinde Atatürk’ün Türk Milleti’ni arkasına alarak verdiği kurtuluş ve kuruluş mücadelesinde, işgalcilere yardım ve yataklık edip, kutsal mücadeleye katılmayarak; Müslüman Türk Milleti’ni tarih sahnesinden silmek için, öyle veya böyle gavurlarla işbirliği yapanların tıyneti ve zihniyeti ne ise, bugün büyük şeytanla işbirliği içine girenlerin de hedefleri odur. Haaa; bugünküleri yaşadığınız için görüyor, biliyorsunuz! O günkülerin kimler olduğunu öğrenmek de hiç zor değil! Yeter ki, doğru yerden bakmayı ve öğrenmeyi isteyin...

FARKINDALILIK YARATAN ZİRAAT ODASI BAŞKANLARI...

Ahaliye şöyle bir soru yöneltilse cevabı ne olur? -“Söz konusu fındık olursa, Ziraat Odaları ne iş yapar?” Cevabın yüzde 99 oranında; “Fiyatı ile meşgul olurlar” şeklinde verileceğini söylemeye bile gerek yok! “Ama, ismi ile eşdeğer fındığın ziraatı ile de meşgul olmalı değiller mi?” diye de soracak olursanız; “Doğrudur. Ama maalesef bu ülkede doğrularla iştigal etmek anormallik sayılıyor” der, işin içinden çıkarım! Hepsi böyle midir? Hayır... Mesela Trabzon’un Akçaabat ilçesinde Mustafa Hikmet Eyüpoğlu adlı bir Ziraat Odası Başkanı var ki, “Önce üretim. Çünkü üretim olmaz ise konuşmayı bile gerektirecek ürününüz yoktur” babından işlere imza atıyor. Neticesi mi? Akçaabat’ta fındık üretimi de, verimi de artıyor. Bugüne kadar yaptıkları ortada. Son olarak düzenlediği seminerler de bunun göstergesi... O ki; “Hak, haklının en mukaddes malıdır” sayıyoruz, o zaman Trabzon Ortahisar Ziraat Odası Başkanı Mustafa Bekâr’ın da ‘doğru’ adına hakkını teslim etmek lazım. Geçen hafta yapılan ve her kesimin davetli olduğu “Fındıkta Küllenme Çalıştayı”na Mustafa Bekâr da katıldı. Mustafa Bekar, ikinci bölümde çıktı söz aldı. Başta Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı Mehmet Cirav’ın açıklamaları olmak üzere, itirazı olduklarına eleştirilerini açık açık söyledi. Eleştirilerini çokları gibi, medyada yer almak için ‘basın açıklaması’ şekliyle yapmadı. Doğru yol ve yöntemi tercih etti. O ki; sütunlarımızın daimi konuğu haline gelin fındıktan dem vurduk, sektörün ‘bilgin’ isimlerinden Sabit Sabır’ın geçen hafta sonu Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Toplantısı’nda yaptığı konuşmanın bir yerinde; “Bakan sen ne anlarsın fındıktan!” ifadesinin hiç de yabana atılmayacak bir doğru olduğunu şimdiden vurgulayıp, detaylı değerlendirmeyi de önümüzdeki günlerde yapacağımızı aktaralım.

ÇETİN OKTAY KALDIRIM...

Hani denir ya; “Etraf toz duman içinde göremedik, gümbürdedi gitti” diye! Bugünler biraz değil, epeyce öyle... Biz de bu toz duman içinde, DOKAP Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım’ın,
İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı’na atanmasındaki doğruluğu ve güzelliği atlamayalım. Her ne kadar kendisini has bir yerde vali olarak görmeyi düşünmüş isek de, “O da olur” diyerek tebrik edelim.