Haluk Pekşen yaptığı açıklamada: “Değişecek olan Anaysa ile Türkiye bölünme sürecine sokulmuştur. Nitekim İmralı canisi diyor ki bu direnecek unsurlarla karşılaşabildik, direnen unsurları da gördük onları da dirençlerini kırmak üzere çeşitli uluslar arası desteklerle birlikte sistemin dışına itmeyi planladık. Milli olan ve milli değerleri tutmak için ne direniş varsa hepsi çöktü” dedi.  

Bu Herkesin Meselesidir Pekşen yaptığı açıklamada: “Milli değerler çökünce şimdi son hamleye gelindi. Artık Misak-ı Milli ile birlikte milli devlet ortadan kalkacak ve sonu nereye doğru gideceği belli olmayan bir devlet düzeni kurulmak isteniyor.

Sayın Numan Kurtulmuş’un cümleleri çok net. Evet, çıkmazsa terör artar. Emin biliyor. O zaman soruyorum bunu sen nerden biliyorsun. Yani bölünme olmazsa PKK’nın terörü yükselteceğinimi söylüyorsun. Anayasa tartışmaları başladığı günden beri PKK terörü durdu. Sen mi talimat verdin de durdu. Anlaşmanız bumuydu senin.

Bu ne Cumhuriyet Halk Partisi’nin nede başka partinin meselesidir. Bu milli bir meseledir. Bu Türkiye’de ki herkesin meselesidir” ifadelerini kullandı. Peşken açıklamasında şunları kaydetti: “Ne kadar Cumhurbaşkanı atanacağına dair bir sınırlama yok. Yardımcı sayısı kaç olabilir. Bir Cumhurbaşkanı seçtiniz dedi ki ben seksen bir ilde seksen bir il başkanımı cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atadım.

Mümkün mü engel ramı yok. Bütün Kamu sektörü bütün bürokrasi kimin kontrolünde Cumhurbaşkanı yardımcısının kontrolünde. Seksen bir il başkanı seksen bir cumhurbaşkanı yardımcısı adayıdır. 

Mesele çok büyük. Bundan ötesi milli bir meseledir. Seksen milyon şapkasını önüne koyup karar verecek. Ya Yugoslavya olacağız ya da yeniden eskisi gibi güçlü büyük Türkiye’yi inşa edeceğiz. Milli bir sorunu ancak milli bir hükümet çözebilir. Onun için Türkiye’nin bir an önce Milli Mutakıbat hükümeti ile bu sorunları geçme aşamasına gelmelidir” şeklinde konuştu.