SON DAKİKA



Haber > Karadeniz > Cerattepe'ye sahip çıkmak ve provakasyonlar

Cerattepe'ye sahip çıkmak ve provakasyonlar

24 Şubat 2016 Çarşamba - 10:47








Cerattepe meselesi ortaya çıktığı günden beri konuyu sakin ve mantıklı bir kafa ile düşünüp durdum. Fakat, Artvin Cerattepe’de tabiatın korunması meselesi ile hükümet karşıtlığını körükleyip, provoke edip, orada sinirleri tepelerine çıkan halkı pompalayıp, kanun ve nizamı berhava etmeyi, yani “At izi ile it izini bir birine katmayı” karıştırmamalıyız. Yöre halkını “Helâl size, bravo iyi ettiniz” şeklinde pompaya getirmek de yazarlığın en kolay yönüdür. Fakat; elbette bendeniz de tabiat varlıklarımızın ve Doğu Karadeniz tabiat parçamızın tahrip edilmesine karşıyım. Olayları duyunca benim de bir an tepem attı atmasına da, bir de sakin kafa ile düşünceye dalınca.

Peki, orayı eşme, burayı eşme de ilkokul öğrenciliğimiz zamanından beri “Türkiye’nin doğal kaynakları halen hiç kullanılmamış” diye söylenip dururken, “Biz bu yeraltı kaynaklarından nasıl yararlanacağız?” diye de kendi kendime muhakeme ettim. Tam bu sırada Tv’de haberlerde Başbakan Davutoğlu’nun açıklamasına denk geldim.

Başbakan dedi ki; “1-Maden kapalı galeri olarak işletilecek, yani tabiat ve orman tahrip edilmeyecek. 2-Çıkarılan maden cevheri Murgul’da işlenecek bu yöreye hiçbir atık bırakılmayacak. 3- Yol dahi vurulmayacak, ikmal ve nakliyat teleferikle olacak. Peki biz toprak altı zenginliklerimizi işletmeyelim de, Dünya’ya el mi açalım?” diye uzun bir açıklama yaptı. Doğru, bunu da düşünmek gerekir. Gönül ister ki; hem cevheri kazanalım hem tabiatı koruyalım.

Başbakan; “Eğer bu konuda başka bir fikri olan varsa, onu da dinler değerlendiririz” diyor. “Eğer tüm tedbirlerin alınmasından sonra sistemi delen bir uygulama olursa; buna da hem yasal hem de hükümet olarak engel olup, gereğini yaparız” diyor. Ne yazık ki 1960 kuşağımızda olduğu gibi, birileri yine ‘fakirlik edebiyatı altında zengin düşmanlığı’ yapmaya başladı. Maden işletme şirketi sahibini adeta ‘vatan haini’ ilan etmeye başladılar. Biz ne yazık ki bu filmleri çok izledik. Kulağa hoş gelen ama birileri tarafından ortalık karıştırmaya müsait sloganlar. Şimdi bu durumda biz ülke olarak; ‘orayı kazma, buraya dokunma, oradan yol geçirme, duman olacak fabrika yapma’ diye ortaya çıkıp her bağıranın dolduruşuna gelirsek, Türk halkı olarak her şeyimizi dışarıdan ithal ederiz.

O halde sayın Başbakan’ın açıklamasını senet ve güvence kabul edip, verilen sözlerin ve alınan tedbirlerin takipçisi olarak, hem tabiatımızı korumak hem de onun bunun art niyetli dolduruşuna gelmeden ülkemizde bizlerin malı olan bu toprak altı zenginliklerinden de istifade etmek zorundayız. Karadeniz insanının asabi karakterini bilip, bizi kullanmaya çalışan her önüne gelenin kışkırtmasına uyarsak, ülkemizde kamu düzeni de bozulur ve düşmanlarımızın çok olduğu bu dönemde vatan ve millet hainlerinin, bölücülerin oyuncağı haline gelmiş oluruz.


cevre

Gösteriler esnasında “Artvin Cizre’dir, Cizre de Artvin’dir” pankartını taşıyan adamın ne niyet taşıdığı açık değil mi? Tabiatla menfaatlerimizi korumak denge unsurunu sağlamak da hükümetimizin görevidir. Halkımıza düşen de bu sistemi murakabe etmektir. Her şeyi mantıklı yürütüp, dengeyi bulmamız gerekir. Temiz niyetli halkımız kışkırtıcılara kanıp oyuna gelmemelidir...

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap