Son yıllarda ekonominin dinamosu gücüne ulaşan turizm hareketliliği, mevsimsel özelliği nedeniyle de Trabzon’da zirve yapmış durumda. Sadece Arap turistlerle sınırlı kalmayan bu hareketlilik, Karadeniz bölgesine duyulan aşırı merakla, bölgenin coğrafi ve tarihi zenginliği ile de her geçen gün “iç turizm çeşitliliğine” de sahne olmaktadır. Samsun’dan, Sarp’a kadar 552 km boyunca uzanan, dünyanın; deniz kenarından uzanan en uzun karayolu unvanına sahip Karadeniz sahil yolunun mükemmelliği, bölgenin yeşilin her tonunu içinde barındıran yeşil bitki örtüsü, “yunus balıklarının” izleyenlerin meraklı bakışları arasında Karadeniz’in mavi suları içerisinde bitmek bilmeyen yarışları ülkemizin her tarafından yerli turistlerin bölgemize akın akın gelmesine vesile olmaktadır.

Daha önceki yıllarda, Trabzon’un özellikle; Hıdırnebi, Taşköprü, Karadağ, Sera gölü, Sümela Manastırı, Zigana, Uzungöl, Limni Gölü gibi turizm alanlarına şimdilerde Araklı-Kalecik mevkiinin de eklendiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Bir turizm bölgesinin aranan bütün özelliklerinin fazlasına sahip olan Araklı-Kalecik turizm alanının içinde bulunan Hysuss Kalesi'nin de aslına uygun olarak yeniden restore edilmesi, buranın mükemmel bir dinlenme, tarih, deniz ve doğa alanı haline gelmesini sağladı. Denize sıfır bir alanda yapılan yeni “sosyal mekânların” çok yakında; yöresel damak tatlarına da hitap edecek olan yemek hizmetlerine de başlayacak olmasını buradan; dinlenmek için öyle uzaklara gitmeden hemen yanı başımızdaki bölgemize gelmek isteyecek olan, tarih ve doğaseverlere müjde vermek istiyorum! Trabzon’un kıyı sınırları içerisinde bulunan ender kıyı plajlarından en önemlisine sahip olan Kalecik “turizm bölgemiz” bu özelliği ile de; sahil yolunun belki de tek olumsuz sonucu olan kıyı plajlarımızın tahrip olmasından dolayı, kıyıda denize girmek için yer bulamayan binlerce insanımız için de büyük bir şans sunmaktadır.

Araklı Belediyesi ve Kalecik Muhtarlığının ve bölge sakinlerinin yoğun gayretleri neticesinde elde edilen bu yeni turizm alanının imkânlarından bölge insanımızın ziyadesi ile yararlanabileceğini söylemek istiyorum. Birçok insanın, çok uzaklara giderek arayıp bulabileceği tarihi ortam burada, ikibin yıllık Hysus ve Canayer tarihi kaleleri burada, yıllarca Venedik hazinelerinin saklı olduğu iddiası ile kazı yapılan ünlü “Horoz Mağarası” burada, Hysus Kalesi'nin denizden giriş kapısı burada, yunus balıklarının adeta gösteri yarışı yaptığı masmavi, tertemiz deniz suları burada, Fransa’nın önemli turizm şehirleri olan; Cannes ve Nice'ye fark atacak muhteşem deniz kumu burada, Karadeniz’in yakmayan ancak ısıtan, ufuktan batıncaya kadar etkisi devam eden güneşi burada, çocukluk hatıralarını kaybolan “küfali kayalıklarının” şimdi yerinde yeller esen taş yığınları arasında arayacak olan onlarca insanın merakı burada…

Bütün bu mükemmel tarih ve doğa kazanımlarını anlamlı hale getiren son düzenleme çalışmaları ile turizm sezonuna başlayacak olan Araklı-Kalecik turizm alanı ile ilgili tek çekincemizi de buradan ilgililere aktarmayı gerekli görüyorum. Gelin bu muhteşem güzellikleri içerisinde barındıran bölgemizi ve ihalesi yapılan işletmemizdeki hizmetleri günlük çıkarlarımıza ve aşırı kar amaçlı yaklaşımlarımıza feda etmeyelim. Kaliteden ve nezaketten ödün vermeyelim. Güler yüzlü olmayan, bir elinde sigarası, bir elinde servis tabağı taşıyan eğitimsiz personeli burada “şunun adamı, bunun yakını olarak” istihdam etmeyelim. Hedefimiz dünya çapında ve kalıcı olan bir marka elde etmek olsun! Hem hizmet edelim hem kazanalım hem bu mükemmel imkânlardan yararlanalım!

İşte size hemen yanı başınızda böylesine mükemmel bir imkân, hepimize hayırlı olsun.