CUMHURBAŞKANI’NA DOSYA

Geçtiğimiz hafta Rize’ye gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çeşitli açılışların yanı sıra Rize’de inşaatları devam eden bazı tesisler hakkında detaylı bilgiler aldı. Sağanak yağmur altında Valilik önündeki alana gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı binlerce insan bekledi.

Konuşma sırasını beklerken karşı karşıya geldiğim Cumhurbaşkanı’na iç cebimden çıkarttığım dosyayı işaret ettim. Bunun üzerine foto muhabirini yanına çağıran Cumhurbaşkanı beni işaret ederek dosyayı aldırdı ve hemen arkasında oturan danışmanına vermesini söyledi.

DOSYADA

NE VARDI?

Öncelikle Cumhurbaşkanı ile daha önce yaptığım görüşmede kendisini 53 Gazeteciler Derneği’ne davet etmiştim ve sözünü almıştım. Bunu hatırlattım. İkinci konu ise Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne davet ettiği muhtarlar yerine, tüm illerin gazeteciler derneği başkanlarını davet etmesini kendisine ilettim. Mutlaka gazetecilerin de kendi illeri ile ilgili sorunları veya basın mensuplarının sorunları vardır.

Başka bir konu ise; defalarca yazdığım, bölgede çay veya inşaat sektöründe çalışan kaçak Gürcü işçiler yerine, yerli işçinin çalışmasının teşvik edilmesini sağlamak. Ayrıntılı olarak  yazdığım yazıda, kurulacak olan bir kooperatif sayesinde çay tarımında çalışan işçilerin çay tarlasına girmesiyle birlikte kooperatif ve Çalışma Bakanlığı’nca sigortalı olmasını sağlamak. Böylelikle özel sektör çay fabrikalarına sigortaları yapıldığı için asgari ücretle çalışan yerli işçiler bu sayede çay tarımında çalışmış olacak. Ayrıca 16 saat özel sektörde çalışan bu işçiler, çay tarımında daha az çalışma imkanı bulacaklar.

Yine çayın başkenti olan Rize’de çay ile ilgili herhangi bir görselin olmadığı, değişik illerde kendi ürünlerine sahip çıkıldığı, ancak Rize’de ise şehir merkezi veya belediye mücavir alanları olan dolgu alanı, meydan parkı veya belediye önünde herhangi bir çay fidanının bulunmadığı, turizm için de çay ürününün kullanılabileceği, dolgu alanı üzerinde kurulacak olan çay bahçesi ve minyatür atölye ile yerli veya yabancı turistlerin; belirlenecek bedel ile çay toplayıp, anında minyatür çay fabrikasında kendi topladığı çayın karşılığı olan kuru çayı alabileceği yine yazdığım notlar arasında yer almakta.

Rize’de en büyük sorunlardan biri olarak gördüğüm STK’lar, kendi işleri için siyasileri hatta Cumhurbaşkanı’nı  rahatsız etmekte, kendi işlerini aşırmak için defalarca kez Ankara yolunu tutmaktalar.

Artık bu işe son verilmeli ve STK’lar Birliği ile Rize için yapılacak projelerde Rizelileri Rize’de tutmanın yolu bulunmalı, ortak hareket ile üretilecek projeler sayesinde Rizeliler iş sahibi olmalı.

İsteseydim, bu dosyanın içinde gerek Rize basınının sorunlarını gerekse kişisel isteklerimi yazabilirdim. Sayın Cumhurbaşkanı ile uzun yıllara dayanan bir diyaloğumuz vardı. Ancak hiçbir zaman hayatımda “Ben” demedim, “Biz”, “Rize” dedim.

Artık bu fırsatları iyi değerlendirmemiz gerek. Ben değil, biz olmalıyız. Umarım Cumhurbaşkanımız, değindiğim konular konusunda bir çalışma yaptırır ve ben değil, biz ve Rize menfaatlerinin öne çıktığı bu konular üzerinde bir değerlendirme yapar.

Her yıl yüzbinlerce insanın göç ettiği Rize’de Rizeliyi tutmak; tarihinde, kökeninde “Rize” yazan herkesin görevidir.