Çaykur Rizespor bu ligin kadro kalitesi ve derinliği bakımından açık ara en iyi kadrosuna sahip. Çaykur Rizespor bu ligin en pahalı kadrosuna sahip ve futbolculara ödenen prim neredeyse Süper Lig takımlarının ödediği maç başı prime yakın. Yeşil – mavili takım bu ligde devre arası maddi imkânsızlıklar nedeniyle transfer yapamayan MKE Ankaragücü takımına bir puan, Ümraniyespor’a ise üç puan fark atmış durumda. Bu iki takıma dikkat edin, kısıtlı bir kadro altında mücadele veriyorlar.

Bizde ise tam tersi, deyim yerindeyse "bir elin yağda bir elin balda" misali.

Örnek orta sahadan çıkan oyuncu Recep, yerine giren Lincoln, forvette çıkan oyuncu Süleyman Koç, yerine giren oyuncu Oğulcan Çağlayan. Kısaca kadro kalitesi ligde yer alan 17 takımdan çok üstünde. Teknik direktör İbrahim Üzülmez haklı olarak “2013 yılı içinde oynanan resmi maçlarda üç takım bir yenilgi aldı, bu takımlardan biri de Rizespor’dur” dedi. Burada asıl sıkıntı bence alınan beraberlikler. Özellikle iç sahada çok rahat pataklayacağın takımlara karşı aldığın beraberlikler bizi zirvede arayı açma yolunda fena halde hırpaladı. Bu göz ardı edilirken çok önemli avantajı geri çevirmiş olduk.

Farkın azalması kalan son altı hafta içinde Rizespor’u “diken üstünde” tutuyor. Yeşil – mavili takım kaliteli kadro altında akşamları rahat uyku uyumamaya devam edecek. Neticede kaybedilmiş bir şey yok ama bu ligde kimse kimseye şampiyonluğu altın tepside sunmuyor. Teknik kadro ve oyuncuların İstanbul maçı ile birlikte yeniden ayağa kalkması şart. Şampiyonluk acı, ıstırap, korku, gözyaşı ve çile ile gelir. Bu takım bu sezon bunu başaramazsa başta Üzülmez ve ekibi olmak üzere futbolcular ve yönetim çok şeylerini kaybeder. Rizespor taraftarı iki sezon art arda iki acıyı kaldıramaz. Taraftar kaldıramadığı gibi Ankara da kaldırmaz ve hesabı keser, bunu böyle bilin!