Maçlar vardır kimilerine göre çok şey ifade eder, kimilerine göre de çok fazla önem arz etmez.

Hangi maç olursa olsun her futbolcu kazanmayı arzu eder de olmadı mı olmaz. Oyunun hemen başında iki-üç pozisyon bulursun, golü yapamazsın.

Bir anda rakibini motive ederek kademe dağınıklığı… Dakika 45+2… İlk yarı soyunma odasına 1-0 yenik gidersin.

ASLINDA...

Çiçeği burnunda yönetimde bu maç kimler için önemliydi dersek...

Futbolun patron koltuğunun verildiği Özkan Sümer, yardımcıları Haluk Şahin ve Faruk Kanca için önemlidir diyebilirim.

Zira önümüzdeki dönem için kimler kalacak, kimler gideceklere onlar karar verecekler.

Maçın ikinci yarısına bakıldığında ...

İlk yarının kopyası gibi pozisyonlarla dans yapacaksın, golü bulamayacaksın, son dakikada golü yiyeceksin önemli değil… Bu maçlar artık yazlık maçlar statüsünde olsa da yenilmek hiçbir zaman güzel değildir, özel maç da olsa.

Sivas hak etti, alması gerekeni aldı ve de gitti. Unutulur üç gün sonra, kimse hatırlamaz.

Bence unutulmayacak olan, sabah kahvaltısındaki Sayın Divan Kurulu Başkanı Ali Sürmen'in gazetecilere ayar verme üslubundaki konuşmasıdır ki, hassas zamanda ne takımı ne de yönetimi eleştirmek gibi bir lüksümüz yoktur.

DİVAN BAŞKANINA HATIRLATMADIR Kİ....

Gideceğiniz yolu bilmiyorsanız, vardığınız yerin de hiçbir önemi yoktur. Ben değil düşünür söylüyor!

Bu, her insan için böyledir.

Eğer birilerinin telkinleri ışığında gazeteci arkadaşlarımıza yol gösteriyorsanız veya telkare sanatıyla ince ayar çekiyorsanız lütfen okuyunuz!

Trabzon Gazeteciler Cemiyeti'ni yok sayarım, bu cemiyete üye dahi olmam.

Rahmetli Ziyad Nemli ile şu anki Cemiyet Başkanı Yusuf Turgut kıyaslamasını yapmam.

Konu Trabzonspor ise eğer senin bildiğin kadar bilirim!

Trabzon Gazeteciler Cemiyeti'ni takdir etmesem de bu başka bir şey.

Gazeteciler hakkındaki söylemlerini, yol gösterici tavrını hiç kabul etmem.

Seninle beraber kurucu başkanlarımızdan rahmetli eski Divan başkanımız Rıfat Dedeoğlu'nun kıyaslamasını da asla yapmam, yaptırmam da.

Sadece yaşanan süreçlerdir ki; gazeteci haber yapar, birçoğu dışarıdadır... İçeri girmenin analitik düşüncelerini parçalarlar, zevkle sohbetlerini yaparlar.

Gazeteci haber yapar, dışarıda kalanlar içeridedirler artık! Birliktelikleriyle beklentileri yan yanadır artık!

Bir anda bakışlar değişir, düşünceler değişir, gazetecilere mesleklerinin kriterleri hatırlatılır!

Hakkınız yoktur başkan...

Ne olursa olsun bu şehirde kaleminin bağımsızlığına inanan arkadaşlarımız vardır.

Geriye kalan, sadece bu mesleğin emekçilerine saygıdır.