Onur Kıvrak: Onun için fazla söz yazmaya gerek yok aslında. ‘Hollanda kampını çok iyi değerlendirdi’ diyelim ve sakatlık sürecini unuttuğunu söyleyelim yeter. Kendisi gerekeni sezon içerisinde sahada söyleyecektir. İnşallah tekrar sakatlık yaşamaz.

İbrahim Demir: Genç eldiven henüz yolun başında olmasına rağmen bence kalenin iki numaralı bekçisi konumunda. Tolga Zengin, Onur Kıvrak ve Hakan Arıkan gibi deneyimli kalecilerle uzun süredir çalışması kendisi için fırsat oldu ve bu fırsatı iyi kullandığını düşünüyorum.

Uğurcan Çakır: Hollanda kampına katılan genç eldiven oynanan iki hazırlık maçında şans bulamadı ancak antrenmanlardaki performansıyla ışık saçtı. Yavuz Aygün Hakan Arıkan’ın Hollanda kampından ayrılması nedeniyle kampa davet edilen Yavuz, kısa sürede antrenmanlarda kendisini göstermeye çalıştı fakat daha çok çalışması gerek.

Mustafa Yumlu: 6 aylık ayrılıktan sonra tekrar takıma dönen Mustafa, savunmanın şu anda değişmez ismi diyebiliriz. Özgüveni, soğukkanlılığı ve mücadeleci yönüyle Şota’nın gözüne girdi.

Uğur Demirok: Bordo-Mavili formayla yarım sezonluk performansı pek olumlu gözükmese de yeni sezon öncesi oldukça istekli gözüktü. Hollanda’da Şota’nın ilk tercihleri arasındaydı. Ancak yapılması gündemde olan yeni transferlerden sonra durumunda değişiklik olabilir.

Aykut Demir: Geçen sezon sonu adı ‘gönderilecekler’ listesinde geçen savunma oyuncusu, Hollanda kampının ilk günlerinde vasattı ama son günlere doğru toparladı. Oynanan iki hazırlık maçında da Şota’dan geçer not aldı ama performansı ilk 11 için şu an yeterli gözükmedi.

Zeki Yavru: Geçen sezon kendisi için oldukça kötü geçmişti, bu nedenle yeni sezon öncesi oldukça hırslı gözüktü. Hollanda kampının iyilerindendi. Antrenmanların çoğunda yaptığı işlerden dolayı Şota’dan tebrik aldı.

Mustafa Akbaş: Hollanda kampında Teknik Direktör Şota’nın şans tanımadığı oyunculardan biri olarak dikkat çekti. Hırslı çalışmasına rağmen formaya oldukça uzak gözüktü.

Ali Han Tunçer: 1461 Trabzon’dan kamp kadrosuna dahil edilen genç oyuncu kısa sürede ağabeyleriyle kaynaştı. Takımın bir parçası olduğunu hissettirdi. İdmanlarda hiç sırıtmadı canla başla forma için savaştı. Kadroda kalırsa sürpriz olmaz. Ama şimdilik zor gibi.

Musa Nizam: Kampın ilk başlarında biraz arka planda gözüktü fakat sonradan toparlandı. Kevin Constant’ın alternatifi olarak solbek için şu an en ideal isim olarak duruyor.

İshak Doğan: Geçen sezon bıraktığı yerden devam ediyor. Hala Trabzonspor formasını giydiğinin farkına varamadı gibi. ‘Takımda kalır mı?’ derseniz, bence bu haliyle ilk gidecek olanların başında geliyor.

Kevin Constant: Hollanda kampında ‘solbek aramayın ben buradayım” dedi ve idmanlarda da, hazırlık maçlarında da bunu gösterdi. Şuan için Şota’nın bu mevkideki ilk tercihi.

Salih Dursun: Takımın en istekli en hırçın ismi diyebiliriz. Adeta görev adamı. Tekmeye kafa atmaya devam ediyor. İlk kampın son gününde grip olsa da iyi bir hazırlık dönemi geçirdi. Ama daha çok çalışmalı.

Alper Uludağ: Kampın başında kapalı bir kutu gibiydi. Hakan Arıkan gibi ‘kalacak mı gidecek mi?’ tartışmaları yaşanıyordu. Sözleşme imzaladıktan sonra kendine geldi. Yüzü güldü ve kampta öne çıkmaya başladı. Son hazırlık maçında da başarılı bir oyun ortaya koydu ama daha çok çalışması gerek.

Soner Aydoğdu: Hollanda kampında adeta yeni bir sayfa açtı. ‘Ben daha bitmedim ve kendimi göstereceğim’ der gibi çalıştı. Şota’nın gözüne girmek için elinden geleni yaptı. Onun için ‘gitti geldi’ tabiri yaparsak yalan olmaz. Şota’nın göreve başlaması kendisine iyi gelmiş gibiydi. Ama yarın ne olur bilinmez…

Carl Medjani: Profesyonel futbolcu denince akla ilk gelen isim. Kampa iki gün gecikmeli katılsa da tatilde yatmadığını gösterdi. Hollanda’da ilk 11’e adını yazdırdı.

Bourceanu: Öncelikle onun için çok şanssız bir oyuncu yorumunu yapmak lazım. ‘Yeni bir sayfa açayım’ derken, kampın henüz başında talihsiz bir sakatlık yaşadı. Çok ta iyi başlamıştı kampa. Allah’tan korkulan olmadı yeniden sahalara dönmesi uzun sürmeyecek. Takımda kalırsa katkı sağlar.

Fatih Atik: Hollanda kampında gözlemlediğim kadarıyla takımda kalması çok zor. Taraftarlar onu o da Trabzonspor’u pek benimsemedi gibi. Benim için yolların ayrılması beklenen isimlerden biri Fatih.

Ferhat Yazgan: Trabzonspor’un geçen sezon transfer ettiği gurbetçi oyuncu, şuan için en zayıf halkalardan biri olarak göze çarpıyor. Hollanda kampında da kendisinden beklenen çıkışı gösteremedi. Kadroya girmesi zor.

Mehmet Ekici: Trabzonspor’daki ilk yılında büyük bir çıkış yakalayan, attığı ve attırdığı gollerle takımına önemli katkı sağlayan Mehmet Ekici, bıraktığı yerden devam ediyor. Hollanda kampında da kendisine yakışan bir performans ortaya koyan Mehmet, ikinci hazırlık maçında attığı frikik golüyle yeni sezon öncesi rakiplere de göndermede bulundu.

Özer Hurmacı: Trabzonspor formasını 1.5 yıllık kiralık giydikten sonra geçtiğimiz hafta 3 yıllık resmi sözleşmeyi imzalayan futbolcunun kafası da rahatladı. Kampta kendisine yakışan performansı ortaya koydu. Şuan için kadroda yeri var ama yapılacak olan transferlere göre bu durum değişkenlik gösterebilir.

Yusuf Erdoğan: Tatil modundan geç çıktı. Kampın sonlarına doğru toparlandı. Her iki hazırlık maçında da gollerini attı. Yeni sezona ‘hazırım’ mesajını gönderdi.

Aytaç Kara: Geçen sezon yaşadığı sakatlıktan sonra yeni sezon hazırlıklarına takımla birlikte başladı. Fakat ağrıları nüksedince 2 gün dinlendirildi. Kalitesi tartışılmaz ama oynadığı mevkideki yığılmadan dolayı forma için çok çalışmalı.

Sefa Yılmaz: Hollanda kampına iyi başladı fakat o da Aytaç gibi hafif bir sakatlık yaşadı. Çabuk iyileşen Sefa, Teknik Direktör Şota’nın gözüne de aynı çabuklukla girmeyi başardı. Hem idmanlarda hem de hazırlık maçlarında as kadroda oynayarak ilk 11’e göz kırptı.

Serdar Gürler: Hollanda kampının iyilerindendi. Yeteneklerini ortaya çıkardı ve Şota’nın gözüne girmeyi başardı. Yeni sezonda takımda kalabileceğinin sinyalini verdi.

Erkan Zengin: Bana göre Hollanda kampının vasat oyuncularından. Yeteneği tartışılmaz ama bazen ‘sahada var mı, yok mu?’ belli değil. Yine de Şota’nın en çok tuttuğu futbolcu olarak dikkat çekti.

Deniz Yılmaz: Üzerindeki kara bulutlar bir türlü dağılmadı. Geçen sezonun ilk maçında sakatlanmıştı şimdi sezonun ikinci idmanında sakatladı. Hollanda kampı ona yaramadı. Sakatlığı şu an ciddi gözükmüyor. Umarız ikinci kampta kendine gelir.

Mustapha Yatabare: Cardozo’nun yokluğunda formaya en yakın isimdi. Ancak ortaya öyle bir performans koydu ki herkesi şaşırttı. Bana göre Hollanda kampının en kötülerindendi.

Waris Majeed: ‘Gidecek mi kalacak mı?’ tartışmaları yaşanırken, teknik kadroda yaşanan değişim sonrası takımda kaldı. Hollanda kampına 3 gün de gecikmeli katıldı ama takımın şuan tek forveti olarak öne çıktı. İstekli çalıştı ama yeterli mi? Bence değil…

Gökhan Karadeniz: Geçen sezon Halilhodzic’in beğenmemesi nedeniyle Antalyaspor’a kiralanan oyuncu bu sezon takımda kalmak için canla başla mücadele ediyor. Kendisi için Hollanda kampı iyi geçti diyebilirim. İlk kampta izlenim, takımda kalması yönünde ama ikinci kampı da bir görmek lazım…

Stephane M’bia: Hollanda kampının son iki gününe yetişti. Ama basın olarak kendisini idmanlarda görme imkanımız olmadı. Bu yüzden yorum yapamayacağım. Cavanda Bordo-Mavililer’in son transferi de son günde kampa dahil oldu. İkinci kampta kendisini göreceğiz.

Kampın yıldızı Okay Yokuşlu

Sportif Direktör Süleyman Hurma’nın da dediği gibi; ‘ilerde büyük futbolcu olacak’. Bordo-Mavililer’in Kayserispor’dan yeni transferi kısa sürede takımına uyum sağladı. ‘Kampın başından sonuna kadar en çok göze çarpan futbolcu oldu’ diyebilirim. Fizik gücü olsun, tekniği olsun, oyunu okuyabilmesi olsun, her yönüyle pozitif. Öne doğru oynayan ve ikili mücadelelerde ayakta kalan Okay, ilk 11’in vazgeçilmezi olabilir.