Ofspor’un unutulmaz eski başkanı Ercan Saral ile A.Sebatspor’da yaptığı başarılı işlerle iz bırakan eski yöneticisi Fethi Yazıcı, “Hiç kimse Türk futboluna başarılarıyla damga vuran Trabzonspor’u lekeleme cüretini gösteremez. Trabzonspor’u eleştirenler önce aynaya bakacak" dediler.

TRABZON SEVDALILARI

Bir tarafta Ofspor’u tarihinde şampiyonluğa taşıyarak takımın 2. Lig’e çıkmasını sağlayan unutulmaz başkan Ercan Saral, diğer tarafta ise geçmişte A.Sebatspor yönetiminde başarılı işler yaparak iz bırakan Fethi Yazıcı. Aynı zamanda iki başarılı iş adamı, ikisi de Bordo-Mavi renklerin sevdalısı. Saral ve Yazıcı, Trabzonspor-Fenerbahçe maçında yaşanan olayları değerlendirirken Trabzon üzerinde oynanan oyunlara dikkat çektiler, kulübe linç kampanyası yapanlara sert göndermede bulundular. İşte Saral ve Yazıcı ile yaptığımız hoş sohbet….

HAKSIZLIĞIN PATLAMASI

Fenerbahçe maçında yaşanan olayları hiç kimsenin tasvip etmeyeceğini dile getiren Ercan Saral, “Ancak şunu da belirtmekte yarar var ki Avni Aker’de yaşanan olay sezon başından bu yana Trabzonspor’un hakkının gasp edilmesinin bir patlamasıdır. Çünkü Karadeniz insanı asla haksızlığa tahammül edemez bir yapıya sahiptir. Dolayısıyla üst üste yaşanan hakem hataları Trabzonspor’u yaşam biçimi gören taraftarların da kimyasını bozmuştur” diye konuştu.

MÜSAADE ETMEYİZ

Trabzonspor düşmanlarının yaşanan olayı fırsat bilip Bordo-Mavili kulübü linç etmeye çalışmasının asla kabullenemez olduğunu açıklayan Saral, “Bir kere sahaya atlayan çocuğun stada hakem dövmek için gittiğine inanmıyorum. Sahaya 50 kişi girse o zaman deriz ki bu provokasyon işi. Nedense bu olayı fırsat bilen Trabzonspor düşmanları hemen kenti ve takımı karalamak için yaygara koparıyorlar. Buna asla müsaade edemeyiz” diye konuştu.

İKİYÜZLÜLER

Türkiye’de takıma göre muamele yapıldığını iddia eden Saral, şu görüşlere yer verdi: “Fenerbahçe Galatasaray’a şampiyonluğu kaptırdığı zaman tribün ve polis arabaları yakıldı, taraftarlar koltukları sökerek sahaya daldı, emniyet güçlerinin üzerine attı. Beşiktaş futbolcusu Fernandes maç oynanırken sahanın ortasında yumruklandı. Ne oldu? Bir gün konuşuldu ve olaylar kapandı. Daha sonra kimsenin gıkı çıkmadı. Trabzon’un başına böyle talihsiz bir olay gelince günlerce konuşuluyor, kabullenemeyeceğimiz eleştiriler acımasızca yapılıyor. Burada Türk futboluna yön verenler ikiyüzlülük yapıyor.”

Sert yüzümüzü göstermeliyiz

“Trabzonspor’un MHK’yı çok sert bir şekilde uyarması gerekiyor” diyen Saral, şöyle devam etti: “Trabzon-Fenerbahçe maçına İstanbul bölgesi hakemini vermemeleri gerekiyordu. Bundan sonra hakem komitesinin buraya İstanbul bölgesi hakemi göndermemesi gerekiyor. Hakemlerin yüzde 70’i Fenerbahçeli. Fenerbahçeli hakem insandır sonuçta, saha içerisinde duygusal davranabiliyor. Onun da bu işleri daha detaya alabilmesi, daha olgunlukla bakması gerekiyor hakem atamalarına. Federasyon bazında Trabzonspor’un hiçbir gücü yok. Ofspor kulüp başkanıydım, benim bile federasyona gücüm vardı, ben federasyona söz geçirebiliyordum. Cuma, cumartesi maç var, perşembe günü hakem değiştirdim. Bunu Trabzonspor yapamıyor.”

Dik durun bakalım arkadan kimler gelmez ki..!

Trabzonspor’u yönetenlerin de gelinen noktada payları olduğunu savunan Saral, “Galatasaray maçı sonrası yapılan açıklamalar ne kadar yerindeyse devamında geri vitese takılması bir o kadar yanlıştı. Sen dik duracaksın ki milyonlar senin arkandan gelecek, haksızlıklara karşı birlikte göğüs gerecek. Ama siz birilerini devrimci ilan ederseniz kimse kusura bakmasın Trabzonspor’un sahada ezilmesine  neden olursunuz. Önce başkan ve yöneticiler seslerini gür bir şekilde çıkaracaklar, yumruklarını masaya vuracaklar. Gel gör ki şu ana kadar bu beklentilerimizi Trabzonspor’u yönetenler karşılayabilmiş değiller” diye konuştu. 

Düşmanlıkbir kenara bırakılmalı

Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki düşmanlığın artık bir son bulması gerektiğini belirten Saral, “Açık söylemek gerekirse ben Fenerbahçe’ye hiç o gözle bakmadım. Bizim derdimiz Fenerbahçe Kulübü ile değil, sadece adaletsiz sistemle. Biz hukuk çerçevesinde mücadelemizi hakkımız olan kupayı alana kadar sürdürmeliyiz. Çünkü  2010-2011 sezonuna çok takılıp kalmanın faturasını ödedik, ödemeye de devam ediyoruz. Fenerbahçe takımı ile aradaki düşmanlığı sona erdirmeliyiz ki bir daha böyle kötü bir tablo ortaya çıkmasın” diye konuştu.  

Bilinçaltına yerleşmiş

Trabzonspor’a gönülden bağlı olan insanların bilinçaltına “Hakem Fenerbahçe olsa penaltıyı çalardı” duygusunun yerleşmesinin bu tür olayları tetiklediğini söyleyen Ercan Saral, “Aslında bu, kulübün lobisi ile alakalı bir durum. Siz haksızlığa karşı masaya yumruğunuzu sert vurursanız, sesinizi adalet duygusunu göz önüne alarak yükseltirseniz, camiayı kucaklayıp topyekün kenetlenirseniz, insanların bilinçaltından bu durumu çıkarırsınız, hakemler de Trabzonspor’u Fenerbahçe ile aynı kantara koyar, hakkınızı teslim eder” dedi. 

Işık göremiyorum!

Trabzonspor yönetiminin 4 aylık süreç içerisinde gelecek adına ışık vermediğini söyleyen Saral, “Şu ana kadar yapılan çalışmalar Trabzonspor’u ileriye götürecek düzeyde değil. Bence mevcut yönetimin en büyük yanlışı futbolu iyi bilen isimleri aralarına monte edememesi oldu. Trabzon’da, Bordo-Mavili kulübe hem maddi hem de manevi inanılmaz katkıları olacak birçok insan var. Siz bunlara sırt çevirirseniz olmaz. Başarı hayalcilikten öteye gitmez” dedi.

Transfer yasağı gelirse perişan oluruz!

Trabzonspor’u zor günlerin beklediğini dile getiren Saral, “En büyük darbeyi transfer yasağı gelmesi halinde yeriz. Şu da bir gerçek ki, kulübün içine düştüğü durum mevcut yönetimin suçu değil, Sadri Şener ve İbrahim Hacıosmanoğlu yönetimlerinin suçu. Bu borçlar bu hale gelmiş. Fakat bu işin içine girdiyse süreci iyi yönetmek de mevcut yönetimin işi. Konuştuğunuzla yaptığınız birbiriyle uyuşmalı. Uyuşmadı mı sen de yanlışın içerisindesin demektir. Eğer işleri iyi yürütemezsen sen de 1-2 yıl sonra gelecek başkanın kucağına sorun yumağı bırakırsın. Benim tek temennim transfer yasağının gelmemesi. Eğer böyle bir durumla karşılaşırsak durum vahim” dedi.

Başarılar diledi

Ofspor’un play-off’a kalarak 2. Lig yolunda emin adımlarla ilerlemesi, Araklıspor 1961 cumartesi günü oynayacağı 3. Lig’e terfi maçı için başarı dileyen Saral, şunları söyledi: “Ofspor’un bendeki yeri çok ayrı. Takım olarak iyi iş çıkardılar ve bunu devam ettirip 2. Lig’e yükseleceklerine inanıyorum. Aralıspor 1961’in de hak ettiği 3. Lig başarısını yakalayacağına eminim. Her iki takımımıza başarılar diliyorum. Bizler her zaman bu kulüplerimizin yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz.”

Vali’nin ne suçu var?

Trabzon Valisi Abdil Celil Öz ve Emniyet Müdürü Murat Köksal’ın yaşanan olaylardan sorumlu gösterilmelerinin akıl tutulması olduğunu belirten Saral, “Burada suçlu arayacaksan önce maçın hakemi Bülent Yıldırım’a bakacaksın. Hakem koltuklar sahaya yağarken, tribünden direk sökülürken maçı durdursa bu vahim durum yaşanmazdı. Burada valimiz ve emniyet müdürümüzü suçlamak çok yersizdir. Kentimizin mülki amirlerinin Trabzon’u iyi bir şekilde temsil ettiklerine inananlardanım. Bu nedenle, valimiz ve emniyet müdürümüzü kimse günah geçisi ilan etmesin” dedi.

***

Çifte standart var!

A. Sebat'ın eski yöneticilerinden Fethi Yazıcı, olaylı Fenerbahçe maçını ve Trabzonspor'un içinde bulunduğu durumu değerlendirirken çarpıcı tespitlerde bulundu. Fuftbol Federasyonu'nun hakem atamalarında çifte standart yaptığını ve gevşek bir tutum sergilediğini savunan Yazıcı, kulübün mevcut başkanının daha radikal kararlar alması ve buna göre beyanat vermesi gerektiğinin altını çizdi. İşte Yazıcı'nın her cümlesinde gönderme olan tahlilleri…

Basın olarak da çok etkisiz. Geçen sene Fener maçını yarıda bırakan aynı hakem… TFF yine bu hakemi atıyor. Zaten olayın başlangıcı belli. Başka bir hakem atansaydı kesinlikle o olay olmazdı, penaltı pozisyonu olsaydı bile bu olaylar olmazdı. Maça aynı hakem veriliyor. Perşembe günü açıklıyor; ne Trabzonspor’da ses var ne Trabzon basınında. Aziz Yıldırım istediği dakika istediği hakemi değiştirebiliyor. Tabii olay çıkmaz Fenerbahçe Stadı'nda. Sen ne yapıyorsun? Başkan zaten Galatasaray maçında, "Biz artık federasyona gereken gücümüzü göstereceğiz" dedi; ancak bu konuda farklı beyanatlar verdi. Biz Trabzonspor’un yara almaması için uğraş vermeliyiz.

Hakemler inadına tahrik ediyorlar

Siyaset futbolun göbeğinde yüzde yüz var. Hakemler zaten İbrahim Hacıosmanoğlu’nun yaptığı olaydan dolayı Trabzonspor’a inanılmaz tepkili. Bu hadiseyi bu duruma getiren bu başkan değil. Hakemler Trabzonspor’un üstüne inadına geliyorlar, neticede kulüp batıyor. Bu kulübe oyuncu transfer edilemeyecek duruma geleceğiz. Şu an için ortada iç açıcı durum yok. Adamlara para verilmiyor. Hakemler İbrahim’in (Hacıosmanoğlu) agresif tutumları ve konuşmalarından dolayı Trabzonspor’a inanılmaz agresif oldular. İbrahim, "Cumhurbaşkanı’yla siyasi bir ilişki yok" dedi. Ben inanamıyorum! Hakemler yaşananlardan dolayı ister istemez bazı pozisyonları görmezden geliyorlar. Bir Trabzon-Fener maçına aynı hakem atanıyor ve müsabaka iptal ediliyor. Böyle bir şey var mı Türkiye’de, görüldü mü? Yok. 

Bu iş Müftüoğlu işi değil

Maç başlamadan önce "En ufak bir kıvılcım olursa maç bitmez" dedim. Bu hakem buraya nasıl gelebilir? Emniyet görevlilerinin hakeme saldıran o çocuğu orada tutamamaları da soru işareti. Hakem orada durdurabilirdi maçı. Olay çok ciddi. Trabzonspor Kulübü'nün geleceğinden endişe duyuyorum. Bu çok kötü boyutlara gidiyor. Artık bu işin profesyonelleşmesi lazım. Sporu bilenler bu işi yönetmeliler. Bir sözün arkasından da devam edeceksin. Basına çıkıp "Biz artık TFF’ye gerekli işlemleri yapacağız" diyorsan bunu yerine getireceksin. İbrahim’den sonra aynı sorunlar devam ediyor. Öncesinde hakemlerin bakış açısını değiştirmek lazım. Kuddusi (Müftüoğlu) Trabzon’u seven bir adamdır. Hiçbir yanlışı yoktur o adamın. Nasıl bir şeydir, bu işin içinde kim var? Bu iş Kuddusi işi değil.

Gökmen ÖZAĞCI