A+ A-
Yorum
10

AKP’ye Sibe(L)R Saldırı…

Yayın Tarihi: 05.08.2024 - 10:00

Hakikaten tam bir savaşçı Sibel Hanım…

TBMM’ne seçildiği günden beri hangi savaşın içinde ararsanız onu bulabilirsiniz.

Yıllar önce beraber Trabzon Çevre Meclisi’ni kurmuştuk, ilk genel Sekreterimiz o olmuştu. 1996-2004 arasında onun verdiği çevre mücadelesini en iyi bilenlerdenim. Samsun-Sarp bölünmüş otoyolu geçiş güzergâhında pek çok çevre tahribatı yapıyordu, hep onunla davalar açmıştık. Gerçi biz her kazandığımız dava da mahkeme “üstün kamu yararı” kararı veriyordu, bir üst mahkemeye gidiyorduk bu sefer “üstün üstün kamu yararı” diyordu bir üstü yine “üstün üstün üstün kamu yararı”…

Trabzon Baro Başkanlığı dönemin de de haksızlıkların hukuksuzlukların üzerine yiğitçe gitmesine devam etti, Türkiye Barolar Birliği yönetimine seçildi Başkan Vekilliği üstlenmişti kendi seçtiği Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu’nun yalpaladığını görünce nasıl dik duruş sergilediğini anlatmaya satırlar sığmaz.

O şimdi TBMM’de CHP Trabzon milletvekili ve Meclis Kâtip üyesi…

Nerede bir haksızlık hukuksuzluk varsa Sibel Hanım yine orada ve yiğitçe savaşını sürdürüyor, bence alkışı hak ediyor.

Teşekkürler Sibel Hanım, teşekkürler…

HAFİF RAYLI’DA YANLIŞ GÜZERGÂH…

Trabzon Şehir Plancıları Odası sözcüsü Ercan Şen, Maraş Caddesi üzerinde oluşturulacak hafif raylı sisteme birkaç noktadan çekincelerini bildirmiş.

“Bir kere ‘hafif raylı sistem’ diye bir şey yoktur” demiş. Haklı, yöneticiler ağız alışkanlığı ile bu terimi oluşturduklarına bende inanıyorum. “Raylı sistem” bunun en doğrusu.

İkinci olarak da yöneticilerin dillerine pelesenk olan Ulaşım Ana Planındaki Maraş Caddesi güzergâhına çekince koyuyor sözcü. Yaşamsal olarak kent içinde üç paralel güzergâh olduğunu, bunların sahil yolu-Maraş caddesi-Tanjant yolu olduğunu ve raylı sistem için hayata geçirilmek istenen Maraş caddesi güzergahının yaya popülasyonunu değiştireceği için yanlış bir güzergah olduğunu en doğrusunun Sahil güzergahı olduğunu söylüyor.

Kendi görüşlerini de yetkililere bildirdiklerini de söylemiş sözcü Ercan Şen.

Bizi yönetenlerin ortak akıla ihtiyacı hiç yok Sayın Şen bunu bil derim ben size. Biri karar verir en güzelini (!) diğerleri kafa sallar, yaşayıp göreceğiz…

FUTBOL FEDERASYONUNDA CHP DURUŞU…

Valla ben utandım ama ayağına futbol topu değmeden yıllardır Trabzon’da futbolu yöneten (epeydir Trabzon CHP’yi de yöneten) bir şahs-ı muhteremin yüzünü kızartır mı bilmem…

İktidarın borazanı olduğu yıllardır bilinen Futbol Federasyonu geçen ay seçime gitmiş ve iki aday yarışmıştı. İktidarın seçime ne kadar asıldığını uçan kuş biliyordu. Seçim günü iktidarın bir milletvekili divan başkanlığına aday gösterilmiş ve yanına da iktidar gücü ile bizim Trabzon’da ayağına futbol topu değmemiş ama her taşın altından o çıkan şimdinin CHP Beşikdüzü Belediyesi Başkanlığını yürüten zat-ı muhterem divana iliştirilmişti.

Adamda gram utanma olmadan divanda görev almış ve bence CHP’ye en büyük ihaneti göstermişti ama günlerdir bekliyorum ne CHP’den ne spor camiasından tek bir kelam yok!

Bir Allah’ın kulu çıkıp “senin ne işin var iktidarın futbol baronu denilen adamının sağ tarafında?” diye bir soru sorulmuyor veya sorulmaya cesaret edilmiyor! CHP’de disiplin diye bir mekanizma sadece bizlere mi var arkadaş?

Hadi arkadaş onun utanacak yüzü yok onu anladık da, CHP İl teşkilatında bu zat-ı muhteremin yaptığını içine hazmeden ne kadar çok insan varmış onu anlamadım gitti…

GÜLCEMAL’DE SONA GELİNMİŞ…

Ben yıllardır söylerim Gülcemal projesi OFG’nin bize attığı en büyük kazıklardan biridir.

Ve inanıyorum ki bu proje belediyenin bir projesi değil son yıllarda dört bir koldan fışkıran inşaat hafriyatlarının denize dökülebilmesi amacıyla inşaat sektörünün hazırladığı bir proje idi.

Yoksa kent projesi bu kadar uzun sürer mi arkadaş!

Burada inşaat sektörü Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu dönemini iyi kullandı ve onca hafriyatı denize boca etti.

Şimdi bitiyormuş…

Üzülüyorum inşaatçılar adına, gerçi büyükşehir belediyesini yönetenler aynı mantık devamı.

Mutlaka bir geçerli alan bulunacaktır korkmayın inşaatçılar, ezanlar susmasın bayraklar inmesin…

ENGELLİ- AZ ENGELLİ- AZ ÇOK ENGELLİ…

Son haftayı AKP Merkez İlçe Başkanı Selahattin Çebi’nin organizasyonları ile kapattık.

Efendim Ortahisar’da bir engelli vatandaşımızı belediye yetkilileri üç-beş yere sürmüşler zorla bu arkadaşımızı istifa et ayrıl diyorlarmış, çok ayıp çok. Hele de engelli birine bu eziyet yalnızca CEHAPE zihniyetinde geçerli imiş…

Ya arkadaş konuşmayayım diyorum bırakmıyorlar!

Sayın Çebi, sırf Atay beyin sekreteri diye bir bayan arkadaşı on sene AKP döneminizde Fen İşlerinde erkek tuvaletinin karşına masa koyup oturtmadınız mı? bizim dönemde işe aldığımız ayağı ortopedik olan Karadeniz Çevrecileri Başkanı rahmetli Kenan Kuri’yi Meydan da eski belediye binası arkasına otopark görevlisi olarak görevlendirmediniz mi? onun görev yaptığı otoparkın bariyeri el ile açılıyordu, yani her araç gelişinde ortopedik ayağı ile rahmetli Kuri kulübeden çıkıp bariyeri kaldırıyordu. Bizim dönemde Personel Müdürünün sekreterini uyduruk raporlarla tazminatını bile yakarak işten atmadınız mı?

Bunlar uzar gider Çebi, ağzımız su dolu…

Eğer teşkilatlarınızda cansiperane çalışan biri yeni dönemde, yeni yönetimle çalışmak istiyorsa engelinin azına çoğuna bakmayacak.

Anlata biliyor muyum?

ESKİ OTAGAR NE OLUYOR?

Büyükşehir Belediye Başkanımız Ahmet Metin Genç “orayı satmayacağız, kullanacağız” demiş.

İyi de o kullanma kamu yararına mı olacak başkan?

Son imar değişikliği için yaptığınız yükseklik artışını Yargıtay iptal etti.

Demek ki orası için perde arkasında epey çalışmanız var!

Çıkın açık açık Trabzon halkına eski otogarı kime, kimlere düşündüğünüzü açıklayın.

Kamu yararına mı yoksa “sizinkiler”in yararına mı?

Bekliyoruz…

TRABZON’DA ORTAK AKIL…

Mesela kenti yönetenler ortak akıla ne kadar önem veriyorlar diye bir soru sorsam ne cevap verirsiniz? Mesela yerel yönetimler kentteki STK’lar ile ne kadar konuşuyor, ne kadar istişare yapıyor, ne kadar işin bilimsel taraflarını araştırıp ortak akıl üretiyor?

Bence sıfır…

Geçmiş dönemlerde AKP’li OFG Meydan Parkı ve bölgesini kapatmış bir proje dahilinde yeniden yapılandırmıştı. Sanatsal bir yönü olduğundan alanı o zamanki yönetiminde bulunduğum Trabzon Sanatevi’ne de sormuştu. Kendisine onlarca sayfalık öneri sunmuştuk. Proje o zaman ki EYOF etkinliklerine yetiştirmek için alelacele tamamlanıp bariyerler kaldırıldı.

Anaaa…

Ne gördük?

Bizim sanatsevrin önerdikleri hiçbir şey yok!

Haklılar bence, çünkü mevcut iktidar ortak akılı reddeder.

22 yılda bunu çok net öğrendik, otur sıfır…

Etiketler