SON DAKİKA
SON DAKİKA


Hani Can Dostuydu…
31.05.2024

Hayvan sevgisi, hayvanları savunmak, sahiplenmek; siyasi bir konu veya siyasi taraf olma konusu değildir. Tamamen insan olmak, insani duygularla hareket etmek ile ilgili toplumsal bir konudur.

Hayvanlar yaratılışı ve tabiatı gereği doğal yaşam alanları olan doğada yaşıyorlar. İnsanoğlunun; onların yaşam alanlarını işgal ettiği yetmiyormuş gibi, bu dilsiz varlıkları kapalı alanlara mahkum etme veya yok etmek çabası içinde oluyor.

Sokak köpekleri, başıboş köpeklerle ile ilgili tartışmalar aldı başını gidiyor. Bu meselenin toplum yararına ve bahse geçen köpeklerin yararına çözümlenip, sonuçlanabilmesi için en büyük görev, Belediyelere ve Bakanlıklara öncellikle Tarım Bakanlığına düşmektedir.

Kurullar, komisyonlar gerekli araştırmaları yapıp en doğru çözümleri sunmalıdır. Yerel yönetimlerin hepsi parti gözetmeksizin bu konuda sorumluluk alıp, katkı sağlayıp, gereken çalışmaları hızlı bir şekilde yapmalıdır.

Zamanında kısırlaştırma ve aşılama çalışmaları yapılabilirse, bu hayvanların çoğalmasının ve hastalanmasının önüne zaten geçilmiş olunur. Bu canlıları kapalı alanlara barınaklara kapatmaktan ziyade; kısırlaştırma yerinde yapılmalı ve hayvanlar aşılanarak bırakılmalıdır.

Birkaç münferit olaydan dolayı tüm köpekleri aynı kategoriye koymak gerçekten çok üzücü…Uyutma kelimesi çok masum gibi dile getirilse de bir nevi ötenazi yani Hayvanlara ilaç vererek ölümlerini beklemektir. Ayrıca yapılacak toplu uyutmalar, toplumda büyük vicdani travmalara yol açar.

Bu ilaçlara ve işlemlere harcanacak paralarla zaten o hayvanların tüm bakımları ve yiyecekleri karşılanır. Bu sorunun çözümü için tüm Belediyelere acil sorumluluk verilmelidir. Bakanlıklardan, Yerel yönetimlere kaynak aktarılmalı ve bu denetlenmelidir.

Devletimiz, hükümet bir genelge yayınlasın; Ülkemizdeki sahipsiz başıboş köpeklerin bulundukları şehirlerde bakımı yapılarak, tüm daire başkanlıklarına, müdürlüklere, büyük firmalara, okullara, camilere, hastanelere, sağlık ocaklarına…vb tüm özel ve tüzel kurumlara bu köpeklerin sahiplendirilmesi yapılsın.

Hasta olanlar ise; şehirlerde mevcut olan iyileştirilmiş hayvan barınaklarında veya yapılacak olan barınaklarda bakıma alınsın. Bu canlıların yaşam süreleri 12 - 15 yıl arasındadır. Zaten bir süre sonra doğal olarak ölüyorlar. Barınaklar hayvanların ölüm alanı değil yaşam alanı olmalıdır ve sürekli denetlenir olmalıdır.

Köpekler; “Hani Can Dostuydu, Hani En Vefalı Dosttu…” Herkes bir sevgi tomurcuğu olmuş, kucağına hayvan alan resim çektiriyordu. Şimdi herkes sessiz… Bu durumda sahiplenilen köpekler şanslı oluyor ve kurtuluyor, Doğada kendi halinde yaşayanlar istenmiyor.

Bunun Müslümanlıkta da yeri yoktur. Yüce Allah; ”Hayvanlar benim sessiz kullarımdır. Şimdi zulme susuyorlar ama hesap günü konuşacaklar.” buyurmuştur. Peygamberimiz Hz.Muhammed (SAV);ç: “Merhamet edene Allah da merhamet eder. Yerdekilere merhamet edin ki göktekilerde size merhamet etsinler.” Sözleriyle hayvan sevgisinin önemine vurgu yapmıştır.

Haftanın Sözü: Hayvan sevmeyen insan da merhamet bulunmaz, merhameti olmayan da insan sayılmaz…

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap