Zaman zaman yapılan konuşmalarda “ben siyaset üstüyüm” denilir. Bu fikre katılmıyorum. Siyasetin en tavan unsur olduğunu ve her şeyi, tüm yaşamı kapsadığını düşünüyorum. Politika yapıcılar, siyaset yapıcılar kavramları kullanılmaktadır. Esasında politika yapmak kolay bir konu değildir. Tabi siyaset doğru yapıldığında ve kapsayıcı doğru bir siyaset olduğunda. Toplum yaşamındaki her konu ile ilgili olarak kazanılan tecrübeler, ilerleme istekleri, yenilik arayışları yeni politikaların oluşturulmasını gerektirmektedir. Tüm meslekler için böyle bir politika anlayışı söz konusudur ve bilginin, tekniğin, deneyimlerin artmasıyla ilgili alanların politikaları güçlenmektedir. Daha önceki yazılarımda da zaman zaman söz konusu ettiğim olmuştur.

Türkiye’nin önümüzdeki dönem yaklaşımlarında, her alanda çok daha doğru mesleki, teknik ve sosyal politikaların uygulanması gerekiyor. Geçenlerde katıldığım bir konferansta, Amerika Birleşik Devletlerinden konferansa katılan çok önemli bir bilim adamımız Sayın Prof. Dr. Erol TUTUMLUER Hocamız, taş ocaklarından elde edilen yan ürünlerin değerlendirilmesi ve yine yol mühendisliği alanlarında kullanımı üzerine önemli bir sunum yaptılar. Gelişen dünya daha çok üretiyor. Daha yeni ürünler üretiyor. Daha gelişmiş ürünler üretiyorlar. Ortaya çıkan her ihtiyacı belli bir plan dahilinde dikkate alıyor ve ona göre meslekli politikaları da güçlendiriyorlar. Daha az yatırımla, daha büyük faydalar oluşturmak, çevreci, kalkınmacı olmak ve tüm alanlarda Ülkeyi kalkındırmak temel hedef olmalı. Yeni dönemde her alanda daha doğru mesleki politikaları uygulamamamız gerekiyor. Mesleki politikaların doğru uygulanması, zenginliğin ortaya çıkışı, esneklik anlayışının güçlendirilmesi ile her alandaki sorunların çözümü çok daha kolay olacaktır. Alternatifler oluşturmak, çözüm bulmanın temel yaklaşımlarında öne çıkmaktadır. Tüm Mühendislikler askeri mühendislik içerisinden gelişti. İnşaat mühendisliği askeri mühendislik içerisinden ortaya çıktı. Mimarlık mesleği gelişti.

Çok çeşitli mühendislik dalları gelişti. Sonuçta yakın günümüzde tıp mühendisliği oluştu. Gelişen kavramlar “toplum mühendisliği” kavramını ortaya çıkardı. “Siyaset mühendisliği” kavramı kullanılır oldu. Mühendislik söz konusu olduğunda konu içerisinde optimizasyon yani uyumlaştırma, uygun şartların bir araya getirilmesi yatmaktadır. Yaşam mühendisliği, yaşam koçluğu da bu bağlamdadır. Dolayısıyla, yaşam bir mühendislik ise ve her şeyi de kapsıyorsa dolayısıyla mesleki konular ve sosyal konular bir aradadır ve bir bütünün ayrılamaz parçalarıdır. Birbirlerini bütünler vaziyettedir ancak sosyal bilimler, sosyal yaklaşımlar ve büyük oranda siyaset belirleyicidir. Sosyallik, siyaset ve politika doğru yapılmalıdır ve bütünüyle yaşamı kapsamaktadır. Bu nedenle önümüzdeki dönemde siyaset ve politika üretmeyi çok daha doğru yapabilmeyi başarabilmeliyiz. Ülke olarak hızlı kalkınmamız için yeni dönem siyasetini-politikasını çok daha fazla bilimsel temellere oturtmalıyız. Gelişen dünyada böyle olmak zorundayız. Dolayısıyla “siyaset üstü olmak” kavramına katılmıyorum. Siyaset ve politika en üsttür ve belirleyicidir.