A+ A-
Yorum
10

Deşt-i Kıpçak (Kıpçak Bozkırı)

Yayın Tarihi: 24.10.2023 - 10:00

Evvelce Rusya’nın büyük bir parçasına Deşt-i Kıpçak denirdi.

Kafkas Dağının kuzeyinde, Baykal’dan Alplere uzanan bozkırın, dünyada bir benzeri olmayan güçlü devleti idi, Kıpçak Devleti!

Deşt-i Kıpçak öylesine güçlüydü ki, 4’ncü ve 5’nci yüzyıllarda Roma, ona vergi verirdi! Fakat dünya hakimiyetini ele geçirmek isteyen Katolik Hıristiyanlar gözlerini bu topraklara dikmişlerdi. Bunu da “Hıristiyanlaştırma” yoluyla yaptılar!

Önceleri Deşt-i Kıpçak’ta başarılı olamadılar. Çünkü Bozkır’da “Tek tanrı inancı” (Hanif İnancı) yaşayan Türkler vardı.

Papa’nın keşişleri, daha sonra Moskova’ya geldiler ve Rurik Hanedanını asit ve cıva ile yavaş-yavaş zehirleyip yok ettiler. Bunu yapmalarının nedeni Korkunç İvan’ın, Hıristiyanlığı ve Papaya gönüllü olarak itaat etmeyi reddetmesiydi.

Sonra Romanov Moskova’sına yuvalanmış arşivci keşişler her şeyi tahrif ederek, Rus tarihini kasten 9’ncu Yüzyıldan başlattılar. Rusların ortaya çıkışını, Bosfor Devletine bağladılar.

Aslında birer Deşt-i Kıpçak kentleri olan Rus Kentlerini ise, asırlardan beri burada yaşayan Türkleri yok sayarak, Slav kentleri yaptılar. Bozkır çocuklarının kendilerine Kıpçak dediklerini bile gizlediler.

Rus bilim insanları arasında şöyle bir söz vardır; “Rusları fazla kazımayın, altından Türkler çıkar!”

Vatikan ve sömürgeci batı, Kıpçakların tarihine yaptıklarını devamlı olarak yaptılar.

Dünya medeniyetini, uygarlığın kaynaklarını antik Grek eserlerine, Roma Hukukuna, Hıristiyan öğretisine indirgeyip, bunun dışında kalanları “Barbar” “Vahşi” olarak gösterdiler!

Halbuki heykel ve mimarlık sanatı Doğu’dan alınmıştır.

Roma Hukukunun, Roma’da keşfedilmediğini ve onun da diğer ritüeller, semboller gibi, İsa’dan en az 500-700 yıl önce, barbar dedikleri Doğu’da var olduklarını bugün bilmekteyiz.

Ön Türklerin en az 15 Bin yıl önce Anadolu’ya tekerleği bulmuş, tarımı öğrenmiş, bazı hayvanları ehlileştirmiş olarak geldiğini ve tüm medeniyetlere beşiklik ettiğimizi, namuslu yabancı bilim insanları yeni-yeni kabullenmektedir.

Son Türk Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti tarihini, Atatürk vefat ettikten sonra tahrif edip, Türklerin Anadolu’ya ilk kez 1071 yılında geldiğini, dünyaya dikte ettirdiler!

Tarihimizi çarpıttılar, eğitimimizi çarpıttılar. Parayla satın aldıkları yobazlar kanalıyla İslam dinini de istedikleri gibi kullandılar…

Aziz Türk Milleti;

Bu kadar önemli ve uzun bir çalışma gerektiren konuyu “Günlük Yazı” formatında takdim etmenin çok zor olduğunu takdir edersiniz.

Bu uzunca girişi yapmamızın sebebi, Emperyalistlerin güçlendikçe yeni-yeni planlar geliştirdiklerini anlatmak içindir!

Haçlı Seferleri ile sonuç alamadılar! Artık savaşarak ülkeleri ele geçirme devrini de kapadılar. Ülkeleri ekonomik tetikçilerle çökertip ele geçirmek daha masrafsız hale gelmişti.

BOP gibi, insanları-ülkeleri yok edecek projeler için “Eşbaşkan” yaratıp kendi insanlarına karşı kullandılar!

Emperyalistler, tarihte ilk kez BOP için uzun vadeli plan yapıp, ülkemizin başına “İhvancı-Ümmetçi” birini getirdiler.

Dünya siyasi tarihinde kabul görmüş bir kural şudur; “Bir defa ihanet eden, her zaman ihanet eder.” 22 Yıldır Türkiye’yi yöneten ve Erdoğan’a biat eden kadronun tamamına yakını çok zengin oldu!

Türk Milleti fakirleştikçe bunlar zenginleşti!

Düşünebiliyor musunuz, bizde dünyanın en zengin 8 siyasetçisi arasına girmiş biri var! Hollanda’nın zenginleri arasında gösterilen Başbakan var!

Bu hain takımının, ülkeyi nasıl soyduklarının en büyük kanıtı, ülkeyi yönetenlerin veletlerinin hiç çalışmadan, devlete kuruş vergi vermeden zengin olmalarıdır.

Demek ki, Erdoğan doğru söylemiş; “Hırsızlık, evlattan babaya değil, babadan evlada geçer!”

Sağlık ve başarı dileklerimle…

Etiketler