A+ A-
Yorum
10

Paldır küldür

Yayın Tarihi: 08.01.2024 - 10:00

Paldır küldür deyişinin sözlükte iki anlamı var.

Birincisi “büyük bir gürültü” ile, ikincisi “kurallara uymaksızın!”

31 Mart 2024 yerel seçimlerine tam da başlıktaki gibi paldır küldür gidiyoruz.

AKP, son genel seçimlerdeki “Cumhur İttifakını” (AKP+MHP+HÜDA PAR +YRP DSP+BBP) koruyarak seçimlere katılacak.

Cumhur İttifakındaki partilerin hiçbiri demokrat değildir. AKP, MHP, Hüda-Par, YRP partileri “BİAT Kültürüne” inanırlar ve öyle yönetilirler. DSP ve BBP ise dolgu malzemesi olarak kullanılır.

Peki, bunlar kurallara uyar mı? Tabii ki uymazlar! Organize suç örgütü gibi çalışan bu partilerin ne hukukla ne Anayasayla ne yasayla ne dürüstlükle ne de siyasi ahlakla bir ilgileri vardır.

31 Mart Yerel Seçimlerinde;

-Cumhur İttifakı, “seçim yasaklarına” uyacak mı?

-Seçim öncesi devlet olanakları ve basın yayın organları, “EŞİTLİK İLKESİNE” uygun kullanılacak mı?

-YSK tarafsız olacak mı? 14-28 Mayıs 2023 seçimlerinde, Anayasa 101’i paspas yaparak “Anayasa İhlal” suçu işleyen ve bunda ısrar eden YSK, bu kez Anayasaya ve yasalara uygun davranacak mı?

-14-28 Mayıs Genel Seçimleri ile, 31 Mart 2024 tarihindeki yerel seçimler arasındaki 10 ayda, kaç Suriyeli, kaç Afgan, kaç Arap, kaç Afrikalı vatandaş yapıldı? Bilen parti var mı?

Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere AKP için hayat memat meselesi olan bu seçimlerde, dün vatandaş yapılmış biri, ertesi gün ülkenin kaderini belirleyecek bir seçimde oy kullanacak! AKP, bunu yapmaktan çekinir mi, utanır mı?

Bir an için düşünelim;

Erdoğan, özellikle İstanbul ve Ankara’da seçimleri kaybedeceğini görürse, İmamoğlu ve Yavaş’ı yargı (!) kararıyla seçim dışına atabilir mi?

Ben söyleyeyim. Bir dakika bile düşünmez!

 “Yok canım, o kadar da olmaz” diye düşünenlere 2 ay önce, yerel mahkeme ve Yargıtay’ın bir dairesi, AYM kararlarını dinlemeyecek, üstelik Yargıtay Dairesi AYM Üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunacak deseydim, yine “Yok canım, o kadar da olmaz” diyeceklerdi değil mi?!

Olmadı mı? Bugün Türk Devletinde Anayasa var mı? AYM var mı?

Bu günkü gibi çaresiz kalmamak için 2007 yılından bu yana her platformda yaptığımız uyarılarımız ne yazık ki dinlenmedi!

Be arkadaş, her gün yazıyoruz! Yazılarımız ortada ve herkese açık.

Olacak dediğimiz fakat olmayan bir örnek göstersenize! Tıkandık kaldık.

Çıkış yok mu? Var! Var olmasına var da, CHP’de bunu yapacak siyasi ustalık ve yürek var mı?

Canavarı, iktidar ve muhalefet birlikte öyle çok beslediler ki, artık ne Anayasa ne yasa kâr etmiyor!

Burnumuzun dibinde ABD Subayları PKK’lı militanlara eğitim veriyor, vatan evlatlarımızı öldürüyor, ABD tarafından rehin alınmış AKP’den ve Atatürk düşmanı TSK yönetiminden tık yok, tık!

Başımda, 2005 yılında yürürlükten kalkmış bir yasa ile bana “siyasi yasak” koymaya kalkan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı gibi bir kurum var.

Ülke dört nala “siyasal ümmet” çukuruna götürülürken, Anayasal görevlerini yapmaktan çekinenler, bize yasak koyma peşindeler!

Bu yüzden, yapılması gerekenleri, önce muhalefet partilerinden bazılarına anlatacağım. Sonuç alamazsak, sizlerle elbette ki paylaşırız.

Şunu söyleyebilirim! Önümüzdeki üç ay çok çetin bir mücadele dönemi olacak.

Kesin inancım AKP’nin gitmemek için ülkeyi büyük bir kaosa sokmaktan çekinmeyeceğidir.

Bu yüzden uzun zamandır “TÜRK MİLLETİ AYAĞA KALKIP KADERİNE EL KOYMALIDIR” DİYORUM.”

DOĞRU Parti olarak, bu mücadeleyi tek başımıza kazanma gücümüz olsaydı, tüm arkadaşlarımızla bu yükün altına can pahasına girerdik.

Yönünü, %7-8 lik PKK sever “Bölücü Kürtçülere”, %5’lik şeriatçı oylara değil de,

Türk milletinin %85’i olan, Demokrat, Cumhuriyetçi, Laik, Tam Bağımsız, Ulus Devlete ve Üniter yapıya bağlı ezici çoğunluğa çeviren bir onurlu birliktelik kurulabilir. Başarabiliriz!

Ne mutlu Türküm diyene ve sözünden dönmeyene!

Sağlık ve başarı dileklerimle…

 

Etiketler