Biraz, 17-25 Aralık'ı hatırlatır gibi oldu ama neyse. Bu da bir başka şekilde, ben diyeyim "yolsuzluk", siz söyleyin "yanlışlık!" * 16-21 Temmuz 2015 tarihlerine, fındıkta rekolte adına dikkat edin, ileride de hatırlayın. Nasıl mı? Bugün (16 Temmuz) Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) tespit ettikleri 2015 rekoltesini açıklayacaklar. Fındık İhracatçı Birlikleri de 21 Temmuz 2015'te. * "Geçmiş geleceğin aynasıdır" derler ya! O nedenle TZOB'nin bundan önce açıkladığı tahmini rekoltelere bakınca, gerçekleşmelerde her yıl 80-100 bin tonluk bir sapma, yani az tahmin yapıldığı, rakamlarla ortada. İhracatçı Birlikleri'nde ise tahminlerde yanılma oranı yüzde 5'i bile bulmuyor.

*

Şimdi, tahminler ve gerçekleşme oranları ortada iken TZOB yetkilileri, "dediğim dedik, çaldığım düdük", ya da "eski hamam, eski tas" ısrarlarından neden vazgeçmezler? Ya da yaptıkları hataları görüp de, adeta aynılarını tekerrür ederek, neden ibret almamayı tercih ederler. Galiba bunlar Mehmet Akif Ersoy'u hiç okumamışlar!

*

"Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar, Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi?"

TAM BAYRAMLIK HABER!

Bugün, basın-yayın organlarında yer aldı. 11-18 Temmuz 2016 tarihleri arasında Trabzon'da yapılması kararlaştırılan Dünya Okul Sporları Olimpiyatları için gerekli belge Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ISF'ye gönderilecek. Yani oyunlar kesinleşti. Biz işimizi yaptık. Trabzon Basını olarak, gazeteciler olarak ve onların meslek örgütü TSYD olarak. Merkezi ve yerel yöneticilerde olmaması gereken bir yanlışlığı ortadan kaldırmak için yediden yetmişe çaba gösterdiler. Herkese teşekkür ediyorum. Ama özellikle bu konuda kalem oynatan meslektaşlarım ile merkezi anlamda Sayın Süleyman Soylu'ya, yerelde de Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu'na biraz daha fazla. Şimdi, şunun şurasında 1 yıl kaldı. Artık bundan sonrası konuşma değil, hazırlanma ve mükemmel bir organizasyona daha imza atma zamanıdır. Öyleyse buyurun işbaşına!

TRABZON'DA EKMEK FACİASI!

Şimdilik 3-5 kelime edeceğiz. Çünkü, kelimenin tam anlamıyla ekmeği ile meşhur Trabzon'da tam bir ekmek faciası yaşanıyor. Nasıl mı? 2 yıl önce çıkarılan kepekli un kullanma ve tuz kullanmama konusundaki mevzuata uyanların sayısı bir elin parmağını geçmiyor. Ama, ne kontrol eden var, ne de uyaran. Ekmeklerin hemen hemen hepsi, eski tabirle "cici moma" yenisiyle bembeyaz tüy gibi!

BAYRAMLARI SÜSLEYELİM

Bu Ramazan'da da, Müslüman olmayanların tezgahı, ama ‘Müslüman’ diye geçinenlerin eliyle kan gölüne çevrilen Orta Doğu'nun, bir zamanlar harikalar diyarı olan Basra'dan yetişmiş Ömer Hayyam'ın deyişiyle bayramlaşalım: Sevgili bir başka güzelsin bugün, Ay gibisin, pırıl pırıl gülüşün. Güzeller bayram günü süslenir, Senin ise bayramları süsler yüzün. * Bayramdan bayrama süslenen değil, bayramları bile süsleyecek kadar insan olma, olabilme dileğiyle, sağlık ve mutluluklar diliyorum...