Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından notlar;

* Tüm iş adamlarımıza şükranlarımızı sunuyorum. Az önce bitişikte uzun yıllar ihmal edilen Topkapı Sarayı'ndaki 5 bini aşkın resim ve 533 tanesinin bakımı yapılması suretiyle depolardan çıkarılıp buraya getirildi. Resim müzesinin açılışını yaptık. Binalarımıza taşıyarak tüm insanlığa sunacağız. 2021'in esenlik sağlık getirmesini temenni ediyorum. Bu sene koronavirüsten dolayı DEİK'le bir araya gelemedik. Türk İş Konseyinin 10'uncusunu gerçekleştiremedik. Şu ana kadar nasıl çalışmaları yürüttüysek bundan sonra da devam edeceğiz. 

* Ticaret diplomasisinde yeni sıçramaya gereksinim duyuyoruz. Pazar ve ürün çeşitliliğinin önemini gördük. Sadece iç piyasaya odaklananlar olumsuz etkilenirken, inovasyon ve argeye önem verenler salgını hafif atlattı ve müşteri yelpazesini genişletti. İş dünyamızın önünde yeni fırsat pencereleri açıyoruz. Güvenilirlikleriyle Türk firmaları rakiplerine fark atıyor. 

* Sizlere verdiğimiz sözü tutarak yeşil pasaport uygulamasından 17.514 iş insanımız faydalandı. Hep ihracatçılarımızın yanında yer aldık. Destek ödemesinde hedefimiz 4,1 milyar liraya ulaşmaktır. Sanal fuarlar, elektronik ticaret faaliyetleriyle ihracatçılarımızı destekledik. Kolay ihracat platformu çok daha kapsamlı ve etkin hizmetler vermektedir. Yeni firma ve yatırımları teşvik ediyoruz. İhracatçılarımızın tedarik ve dağıtım süreçlerine katkı sağlıyoruz. * Aşılamanın artmasıyla salgın geriledikçe taşlar yerine oturacak ülkemizin yakaladığı ivme yerini bulacak. Dünya salgın sonrasında da Türkiye'nin başarılarını konuşacak. Türkiye pozitif büyüme çizgisi altına inmemiştir. İhracatın büyük katkısı var. İhracatta 169,5 milyar dolarla 4 milyar dolar üzerinde bir rakamla kapattık. 2020 sonunda tüm zamanların ihracat rekorunu kırdık. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 85,6 ile oldukça yüksek düzeyde gerçekleşti. 87 bin 400'ü ihracatçı sayımız aştı. 

* Yılın son günlerinde İngiltere'yle imzaladığımız Serbest Ticaret Anlaşması Gümrük Birliği'nden sonra en önemli anlaşmadır. Avrupa Birliği ile çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye olarak avantajlar sayesinde sosyal bünye ve ekonomiyi destekleyecek tedbirleri devreye aldık. 

* Son 18 yıldır eğitimden sağlığa vatandaşlarımızın hayatına dokunan alanlarda gerçekleştirdiğimiz reformlar ülkemizi ayrıştırdı. Üretici ve çalışanlarımızın üzerindeki yükü azaltmak için destekleri devreye aldık, gerekirse yeni destekleri devreye alacağız. Vatandaşlarımızın yanında olmayı sürdüreceğiz.

* TL'nin dolara yüzde 12, avroya karşı yüzde 10 değer kazandığını görüyoruz. Kasımdan bu yana borç stokumuz 150 milyar lira azaldı. Sadece bu netice bile milli gelir tahminimizin yüzde 3'üne denk geliyor. Son 2 ayda 5 yıl vadeli Türkiye CDS'leri 320 baz puana indi. Güçlü politika çerçevemizle düşürmeye devam edeceğiz. Son aylarda ülkemize yurt dışından 15 milyar doların üzerinde portföy girişi gerçekleşti. 

* Yatırımcıların beklentilerin yüksek düzeyde karşılanacağı ortam için gereken adımları atacağız. İş dünyamızın ve sivil toplum kuruluşlarının görüş ve önerilerini dinledik. Yakında ekonomi ve hukuk alanında reformları paylaşacağız ve hızla adım atacağız. Fiyat istikrarını sağlamak en önemli adımımız olacak. Enflasyon7u yüzde 30'lardan tek hanelere düşürdük. Faiz oranını yüzde 63 olduğu dönemden 4,6 ve enflasyonu 6,4'e düşürdüğümüz dönemi yaşadık. Yüksek faize karşı olduğumu söylemek boşuna değil. Faizin altında nasıl ezildiğinizi biliyorum. Bankaların nasıl sömürdüğünü biliyorum. Bankalarımız ne kadar kar etmiş bunu konuşuyor. Sen ne kadar yatırımcı kazandırdın bunu söylesene. Ne kadar yatırımcı var, ne kadar istihdam var bunu konuşmuyorlar. Bana yatırım, istihdam, üretim, ihracat lazım. Bu dördü yoksa hiçbir şey yok. Dünyaya bakalım faiz oranı ne? Japonya'da eksi, Avrupa 1-2, İsrail eksi,. Biz yüksek faizlerle övünüyoruz. Ve birçok şirketimizi batırmakla övünüyoruz. Ben bunlara karşıyım. Mücadelem devam edecek. Kim ne derse desin. İnanmıyorum. Yüksek faizle bir yere varamayız.