29 Nisan Çarşamba günü saat 20.00'da Haber Türk TV’de program seyrediyorum. Programda bayan Filiz Kerestecioğlu konuşuyor. Kendince bazı şeyler açıklıyor(!). Hem otuz yıllık hukukçu olduğunu söylüyor hem de bu denli koca koca gafları gülerek ve de karşısındakileri resmen enayi zannederek saçmalamasını hayretle ve sabırla seyredip dinliyorum. Bakın okuyun lütfen! Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan’ın "Artık Kürt sorunu yoktur" demesine takılmış, almış başını gidiyor.

Şu açıklamaya da gülerek ve de bizi güldürerek karşılık veriyor. "Sanki tüm isteklerimiz yerine gelmiş, her şey hallolmuş, barış sağlanmış da, Cumhurbaşkanı artık Kürt sorunu kalmadı" diyor. Allah aşkına, şu 30 yıllık hukukçu saçmasını benden duyun. Yani koskoca TC devleti, zat-ı muhterem Filiz Hanım’ın tüm isteklerine "Eyvallah(!)" demesi gerekiyor ki, "Sanki tüm istekler kabul edilmiş de(!)" diyebilmek gafını gösteriyor.

Filiz Hanım, Filiz Hanım bu ülke senin ve senin gibi hanım ağalarının babasının çiftliği mi ki senin veya sizin her dediğinize evet denirse güya barış olacakmış? Ortada sizin gibilerin yaygarasından ve fitnesinden başka ne savaş vardı ki barıştan bahsediyorsun? Senin barışın olmayı versin be! Bu ülkede Kürdüm diyen herkes rahatça Kürt olduğunu söylüyor, her yerde çalışıyor, para kazanıyor.

Gelin bakın Trabzon’da hiç kimse, Kürdüm diyen bir Güneydoğuluya, Kürtçe konuşan kimseye bir şey diyor mu? Ha sizin "Yok canım böyle bir talebimiz yok." Bölücü ve umut yalanlarınızın gerçekte isteğiniz olduğunu da biliyoruz. Vaka, bu istekleriniz için avcunuzu yalarsınız. Sn. Erdoğan bunları zaten imkânsız olduğu için "Artık Kürt sorunu yok" deyip size sınırları boşuna aşıp "Şansınızı da daha fazla zorlamayın" demek istedi amma sizin ya kafanız basmıyor veya karşınızdakileri enayi yerine koymaya çalışıyorsunuz. Türk milleti ve TC devleti sizin olur olmaz her isteğinize "Evet" demek zorunda mıdır?

Tehditlerinizi de hiç kimse ciddiye almıyor. Yani 75 milyon nüfustan 65 milyon Türk gelsin, 4 bin yıllık tarihi ile dağdaki 3-5 bin çapulcuya, size teslim olsun, öyle mi sanıyorsunuz? Güya hukukçusun, sizin hak paylaşımınız ve anlayışınız bu mu? "Azınlığın çoğunluğa tahakkümü ve imtiyazı" öyle mi?

Bu ülkenin başında siz olsanız bize ekmek dahi vermeyeceğinizi çok iyi biliyoruz. Sırpların Boşnaklara yaptığı, sizin yağacağınız yanında sıfır kalır. Bir de "Silahlar karşılıklı bırakılsın(!)" demeniz tam bir komedi örneği veya bile bile yüzsüzlük. Yani koskoca 4.000 yıllık devletin askeri, senin dağdaki çapulcunla bir olacak, PKK silah bıraksın diye "Tüm polisin ve askerin elinden silah sizin gönlünüz olsun diye alınıp herkes terhis edilecek" öyle mi?

Yazık senin 30 yıllık hukukuna(!). Demek ki Hukuk Fakültesi'ni de torpille bitirdiniz... Yazık! Seni dinlerken kızmak değil sadece lık lık lık güldüm... Cehaletinize güldüm sadece. İşte senin gibi Kürtçülük yapıp, dış güçlerin borazanlığına soyunan önderliğiniz(!) yüzünden bu millet sizi artık ciddiye almıyor ya. Bakın bir ay sonra Müslüman Kürt oğlu Kürt kardeşlerimizden nasıl tokat yiyeceksiniz o zaman göreceksiniz.