SON DAKİKA



Haber > Gündem > İnşallah bu zor günler geçecek

İnşallah bu zor günler geçecek

24 Eylül 2015 Perşembe - 10:04




Başbakan Ahmet Davutoğlu bayram namazını Ulu Cami'de kıldı.





Başbakan Ahmet Davutoğlu, Bayram Namazı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Namaz sonrası vatandaşlarla bayramlaşan Davutoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Davutoğlu, "İnşallah ülkemizin etrafındaki ateş çemberinin getirdiği bu zor günler geçecek. Bu zor günlerde en büyük gücümüz, bayram günlerinde olduğu gibi omuz omuza durmamızdır, kardeşliğimizi baki kılmamızdır, bizi ayırmak, bölmek isteyenlere karşı kelime-i tevhid etrafında ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin eşit vatandaşları olma bilinciyle ayakta dimdik durmamızdır" diye konuştu.

"SEÇİM ZİYARETİ İÇİN GELMEDİM"
Davutoğlu, bölgedeki operasyonların terör odaklarını yönelik gerçekleştirildiğini kaydederken, Diyarbakır'a ziyaretinin bir seçim ziyareti olmadığını ifade etti.

'DİYARBEKİR'DEN FEYZ ALMAYA, DERS ALMAYA GELİYORUZ'

BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu, Kurban Bayramı namazını, Diyarbakır'ın tarihi Ulu Camii'nde kıldı. Namaz sonrası camidekilerle tek tek bayramlaşan Davutoğlu, birlik ve beraberlik mesajları verdi. "Diyarbekir'den feyz almaya, ders almaya geliyoruz" diyen Davutoğlu, kente gelmeyi özellikle tercih ettiğini söyledi. Davutoğlu, "Diyarbakır anneleri ve şehit anneleri bugün bir kez daha bayramlaşıp, belki hüznü paylaşıyorlar ama onun kadar da aynı kaderi paylaşıyorlar. Bütün annelerimizin, bu dönemde hüzün yaşamış bütün annelerimize buradan taziyelerimi sunuyorum. Ülkemezin etrafındaki ateş çemberinin getirdiği bu zor günler geçecek" diye konuştu.

Başbakan Ahmek Davutoğlu, gece yarısı geldiği Diyarbakır'da bu sabah Kurban Bayramı namazını merkez Sur İlçesi'ndeki tarihi Ulu Camii'nde kıldı. Davutoğlu'nun kente gelişi nedeniyle sıkı güvenlik önlemleri alındı. Dağkapı ve Balıkçılarbaşı tarafından Ulu Camii'ye giden bütün cadde ve sokaklarda güvenlik bariyeri kuran polis, bayram namazı için camiye gelenleri hem burada hem de cami girişinde sıkı aramadan geçirdi, cami içi ve çevresinde üst düzeyde güvenlik önlemleri alındı.

'DİYARBAKIR, KÜLTÜRÜMÜZÜN, İNANCIMIZIN OMURGASI'

Başbakan Davutoğlu'na namazda Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Kutbetttin Arzu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık eski Bakanı Mendi Eker, Vali Hüseyin Aksoy ve milletvekilleri eşlik etti. Davutoğlu, namazın ardınan cami içinde ve dışında vatandaşlarla bayramlaştı.

Cami avlusunda açıklama yapan Başbakan Ahmet Davutoğlu, vatandaşların bayramını kutlayarak birlik ve kardeşlik mesajı verdi. "Diyarbakır kültürümüzün inancımızın omurgası" diyen Davutoğlu, "Her şeyden önce bu mübarek bayram sabahında, ülkemizin güzel Diyarbakırımız'ın, İslam Dünyası'nın ve bütün insanlığın bayramını tebrik ediyorum. Şu an Arafat'tan Müzdelife'ye, Müzdelife'den Mina'ya, ordan Kabe'ye yürüyen hacılarımızın hacılarının kabul edilmesini, duaların kabul edilmesini diliyorum. Kurban Bayramı'nı kutlarkan birliğimizin, kardeşliğimizin kıymetini daha yakından idrak ediyoruz. Bugün Ulu Cami'de bayram namızını idrak ettik. Diyarbakır, kadir kültürümüzün, inancımızın omurgası ve Peygamberler, Sahabeler kentidir. Her yerde bayram namazı güzeldir ama Diyarbakır'da başkadır. Diyarbekir, İslam medeniyetinin önemli merkezlerinden, tevhid inancının ilk başlangıç noktalarındandır. Ulu Camii de Mekke, Medine ve Kudus'te Mescid-i Aksa'dan, Şam'da Emevi Cami'den sonra en çok ihtirama mashar olmuş, en büyük mabedlerimiznden, en kadir mabetlerimizden biridir. Buradan Diyarbekirli kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Diyarbakırlı kardeşlerimizin gözündeki muhabet ışığı, o derin aşk yüzlerine yansımıştı. Bütün kardeşlerime gösterdikleri muhabbetten dolayı teşekkür ederim. Burada bayram namazı kılmak, büyük bir meziyet ve imtiyazdır. Burada bulunmaktan gurur ve onur duyuyorum" dedi.

'BU MİLLETİN FERTLERİ KIYAMETE KADAR BİRLİKTE BAYRAM KUTLAYACAK'

Konya'nın Diyarbakır'dan, Bursa'nın Hakkari'den, İstanbul'un Şanlıurfa'dan, Van'dan ayrılamayacağını ifade eden Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Türkiyemiz'in her köşesindeki vatandaşlarımıza da buradan kardeşlik mesajımı bir kez daha iletmek istiyorum. Diyarbekir ile Bursa Ulu Cami kardeştir. Saraybosna'daki Gazi Hüsrevle kardeştir, Buhara'daki camiler kardeştir. Bu kardeşliğimizi ezeli ve ebedi kılma mücadelesi de, biran teredüt etmeden devam edecektir. Dün arife günü Konyada Hz. Mevlana'yı ziyaret edip, Peygamberler şehri Diyarbekire geldim. Nasıl arife bayramdan ayrılamazsa, Konya Diyarbakır'dan, Bursa Hakkari'den, İstanbul Şanılufara'dan yada Van'dan ayrılamaz. Aynı havanın, aynı atmosferin çocuklarıyız. Asırlarca birarada olmuş, asırlarla aynı tekbirlerle kutlamış bu milletin fertleri, kıyamete kadar hep birlikte bayram kutlayacak, kardeşlik türküleri söyleyecek, niyaz ve dularla rabbimizden hep kardeşlik, uhuvet temmenisinde, dileklerinde bulunacak."

'BU DÖNEMDE HÜZÜN YAŞAMIŞ BÜTÜN ANNELERİMİZE TAZİYELERİMİ SUNUYORUM'

Şehitlere ve hayatını kaybeden bütün vatandaşlara rahmet dileyen Davutoğlu, Diyarbakır anneleri ile şehit annelerinin bir kez daha bayramlaşarak aynı hüznü paylaştıklarını belirtip, şunları söyledi:

"Burada özellikle bu günlerde şehitlerimize ve hayatını kayabeden bütün vatandaşlarımıza rahmet diliyorum. Diyarbakır anneleri ve şehit anneleri, bugün bir kez daha bayramlaşıp belki hüznü paylaşıyorlar ama onun kadar da aynı kaderi paylaşıyorlar. Bütün annelerimizin bu dönemde hüzün yaşamış bütün annelerimize buradan taziyerimi sunuyorum. İnşallah bu zor günler, ülkemezin etrafındaki ateş çemberinin getirdiği bu zor günler geçecek. Bu zor günlerde en büyük gücümüz, bayram günlerinde olduğu gibi omuz omuza durmamızdır, kardeşliğimizi baki kılmamızdır. Bizi ayırmak, bölmek isteyenlere karşı, kelimei tevhit etrafında ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin eşit vatandaşı olma bilinciyle ayakta dimdik durmamızdır. Bizim Türkiye'deki bütün sorunları çözme irademiz bakidir. Bu sorunların çözümü esnasında herkesin barışçıl temelde görüşlerini ifade etmesi, bu çözüme katkıda bulunması, önem taşıyor."

'OPERASYONLAR SADECE TERÖRLE MÜCADELE İÇİN YÜRÜTÜLÜYOR'

Son günlerde devam eden operasyonların, sadece terör odaklarına karşı yürütülen bir mücadele olduğuna dikkat çeken Başbakan Davutoğlu, "Bugünlerde huzur ve demokrasi bağlamında yürütülen operasyonlar ve mücadele için şunu ifade etmek isterim; bu mücadele sadece ve sadece terör odaklarına karşı yürütülen bir mücadeledir. Vatandaşlarımız kesinlikle emniyet içinde, huzur içinde bayramlarını idrak edecekler ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti sınırları içinde herkes eşit vatandaşlık hukukunun bütün ayrıcalıklarına sahip olacak" dedi.

'ALLAH BİZİ BİR, İRİ, DİRİ EYLESİN'

Türkiye'nin güçlü bir ülke olması, Filistin'e ve mazlum halklara sahip çıkması anlamına geleceğini dile getiren Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Allah bayramımızı, kardeşliğimizi daim eylesin. Bizi bir, iri, diri eylesin. Dualarımız bugün İslam Dünyası'nda dabüyük acılar yaşanan bu şartlada, Bağdat'taki, Şam'daki, Arakan'daki, Somali'deki en önemlisi de Filistin'de, Kudüs'te, Gazze'de, El Halil'deki kardeşlerimiz için özellikle dün El Halil şehrinde bir Filistinli kızın, İsrail askerleri tarafından tesetürü dolayısıyla vurulmuş, şehit olması sebebiyle bir kez daha Filistinli kardeşlerimle dayanışmayı, Diyarbekir Cami'inden, Selahaddini Eyyubi'nin torunları arasında, bir kez daha ifade edmek isterim. Bugün Diyarbekir ve Kudus kardeştir, Ulu Cami ve Mescidi Aksa kardeştir. Aslında bütün Türkiye içinde huzursuzluk çıkarmak isteyenler de Türkiye'nin Filistin'e sahip olmasının önüne engel çıkarmak isteyenler de aynı saftadırlar. Türkiye güçlü olursa Filisti'ne sahip çıkar. Türkiye güçlü olursa bütün mazlumlara sahip çıkar. Gücümüz kardeşliğimizdedir. Kardeşliğimizin kökeni de tarihin derinliğine kadar giden diyarbakır kültüründedir. Allah diyarbekirlilerden razı olsun, allah diyarbekiri aziz eylesin ve Ulu Camii'nin semalara yükselen ezan sesi de baki ve kayim eylesin. Tekrar bütün vatandaşlarımın bayramını tebrik ediyorum."

'DAHA ÖNCE MENDİL BUGÜN DE TESPİH HEDİYE ETTİLER'

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Ahmet Davutoğlu bir gazetecinin, "Neden Diyarbakır'ı seçtiniz, bir daha Diyarbakır'a gelecek misiniz?" şeklindeki sorusunu şöyle yanıtladı:

"Şimdi Diyarbekirliler, benim Diyarbakır'a nasıl aşık olduğumu bilirler. 2013 senesinde Mart ayında Dicle Üniversitesi'nde verdiğim konferansta da vurgulamıştım. Eğer insanlık tarihinin hulasasını, insanlık tarihinin bütün birikimini birisi görmek isterse, gelip Diyarbekir'i görmesi lazım. Eğer İslam kültürünü, ortak inancımızın bütün yansımalarını birisi görmek isterse, gelip Diyarbekir'i görmesi lazım. Diyarbekir'in sadece mimarisiyle, burçlarıyla, minareleriyle, bütün tarihimizin her aşamasına şahittir. Şöyle gözümüzü kapayıp Diyarbekir'i hayal ettiğimizde, tarihimizin bütün güzel eserlerini hayal ederiz. Aynı şekilde Diyarbekir insanı da kadim geleneğin bütün güzel hasletliklerini yansıtır. Şimdiye kadar Diyarbakır'da bir namaz kılıp da hediye almadığım olmadı. 3-4 sene önceydi. Hz. Süleyman Cami'inde yine bir Cuma Namazı idrak ederken, terlemiştim. Bakandım, Dışişleri Bakanı'ydım. Daha ben cebime elimi atmadan, arkadan bir mendil uzandı ve bir Diyarbekirli kardeşim, 'Sayın bakanım buyrun. İlk kez kullanıyorum, kullanacaksanız temiz' dedi. Ben de, keşke siz kullanmış olsaydınız da teriniz terimize karışmış olsaydı dedim. Terimi sildim ve cebime koydum. Şimdi içerde, burada 46 yıl hocalık yapmış Hafız Ali Mülayim hocam yanımda oturdu, cebinden tespih çıkardı verdi. Diyarbekir'in insanına selam verdiğinizde hediye alırsınız. Gözlerine baktığınızda muhabet alırsınız. Yüreklerinizi yüreklerine açtığınızda sadece karşılıklı aşk, sevda ve kardeşlik duyguları iletilir. Onun için Diyarbekir'e biz hem aşığız, Ulu Cami ise benim için özel bir mekandır. Dediğim gibi Ulu Cami'de geçirilecek bir dakikanın tefekkür anlamında bir asıra bedeli vardır. O sebeple Diyarbekir'i özellikle tercih ettim. Tabi bu dönemlerde gelip bayramı Diyarbekir'de başlatmak da, bayram sevinci için bizim açımızdan Konya ile Diyarbakır'ın bir farkının olmadığını ortaya koymak istedik. Ailemle, oğlum, eşimle birlikte burdayım. İnşallah Diyarbekir'de aileleri ziyaret edeceğiz, kardeşlerimizle kucaklaşacağız ve bir kez daha bu topraklardaki o derin, kadim kültürün izlerini Diyarbakır'da süreceğiz, yaşayacağız."

'DİYARBEKİR'DEN FEYZ ALMAYA, DERS ALMAYA GELİYORUZ'

Gezinin siyasi bir amacının olup olmadığı yönündeki bir başka soruya da Başbakan Davutoğlu, "Bugün seçim için gelmedim. Bunun siyasetle hiçbir ilişkisi yok. Onun için hiçbir siyasi falliyette de bulunmayacağım. Bugün sadece il başkanlığmıızı ziyaret edeceğim. Ama bayramda bugün beraberiz. Bundan sonra da sık sık Diyarbekir'e her zaman oludğu gibi geleceğiz. Diyarbekir'den feyz almaya, ders almaya geliyoruz" diye yanıtladı.

HASAN PAŞA HANI'NDA KAHVALTI YAPTI

Daha sonra Ulu Camii avlusunda, kendisini bekleyenlerle ve çocuklarla bayramlaşarak toplu fotoğraf çektiren Başbakan Davutoğlu, beraberindekilerle birlikte Ulu Camii'nin hemen karşısında bulunan Hasan Paşa Hanı'na geçerek burada kahvaltı yaptı. Davutoğlu, burada bir araya geldiği Diyarbakırlılar ve Grup Tillo üyeleriyle çay içti, sohbet etti. Kürtçe, Zazaca, Arapça ve Türkçe seslendirdikleri ilahilerle tanınan Grup Tillo, son dönemde birlik mesajı verdikleri 'Ortağız Bir Namusa' adlı eserle de gündeme gelmişti.

Daha sonra yoğun ilgi arasında handan çıkan Başbakan Davutoğlu, gazetecilerin de bayramını kutladı.

"ÇÖZÜM SÜRECİ İLE HEDEFLEDİĞİMİZ 30 YILDIR SÜREN KAVGAYI BİTİRMEKTİ"

Başbakan Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile birlikte PKK'lıların Diyarbakır'da çorbacıya düzenlediği silahlı saldırıda hayatlarını kaybeden garson Şeyhmus Sanır ile Osman Saim Çetin'in aileleriyle bir araya geldi. Osman Saim Çetin'in evinde kahvaltıda ailelerle görüşen Başbakan Davutoğlu, buradaki görüşmesinin ardından partisinin bayramlaşma törenine katıldı.

Bayramlaşmanın ardından konuşan Başbakan Davutoğlu, çözüm süreci ve gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu. Yaşanan sorunları TBMM'de konuşulması gerektiğini aktaran Davutoğlu, "Mübarek Kurban Bayramı'nızı tebrik ediyorum, Kurban Bayramı'nız ülkemize, Diyarbakırımıza, İslam dünyasına, bütün insanlığa hayırlı olsun. Masumları katledenler, ülkenin meselelerini konuşmak imkanı varken, bu meseleleri konuşmak yerine, TBMM'de ve Türkiye'nin her yerinde bu meseleleri rahatça ifade etmek imkanı varken, bunları ifade etmek yerine, alçakça terör saldırılarıyla, kalleşçe kurdukları tuzaklarla, günümüzü, bayramımızı karartmak isteyenlere karşı bugün bütün bir millet, 78 milyon omuz omuzayız" dedi

Konuşmasında çözüm sürecine vurgu yapan Davutoğlu, şöyle konuştu: "Konyalı'dan ayırmak isterse, kim ne gerekçeyle olursa olsun 'sizin etnik kökeniniz, sizin mezhebiniz şu, diğerlerinin mezhebi bu' diye ayrımcılık yapmak isterse karşısında bizi bulur. Bir an bile zihnimizden Diyarbakır ailelerinin acılarını, annelerinin acılarını, şehit annelerinin acılarından ayırırsak, bir an bile zihnimizde böyle bir ayrımla yaklaşırsak, bu mevkiler bu makamlar bize haram olur. Biz bütün bir milletin birliği, beraberliği için hiçbir bir aileye bir daha evlat acısı, baba acısı, kardeş acısı düşmesin diye çalışmaya devam edeceğiz. Çözüm süreci ile hedeflediğimiz 30 yıldır süren bir kavgayı bitirmekti. Bütün bu süreçlerde tek hedefimiz, herkesin kendi ana dilinde, lehçesinde özgürce, istediği şekilde düşüncelerini ifade edebilmesi, kimsenin ait olduğu mezhep ya da etnik köken dolayısıyla ayrımcılığa tabi tutulmamasıydı. Bunun için de son derece kapsamlı reformlar yaptık, yapmaya devam edeceğiz ama Kürt kardeşlerimizin, vatandaşlarımızın meselelerinin istismarı üzerinden terör ile en başta Kürt vatandaşlarımıza baskı ve zulüm oluşturan, bugün zikrettiğim iki kardeşimiz gibi, Diyarbakırlıları katleden terör örgütüne karşı da biliniz ki her türlü tedbiri aldık, almaya da devam edeceğiz. Babam yaşında gelenler, elimi sıkıp dua ettiklerinde 'Allah size, devlete, millete zeval vermesin' diye Ulu Cami'de yankılanan dualar ettiklerinde, kendi babamı görmüş gibi hissettim. Benim yaşıtlarım geldiklerinde, 'sizi seviyoruz, bu bayramı bize özel kıldınız' deyip sarıldıklarında, kardeşlerimin kokularını onlarda hissettim."

"KONYA DİYARBAKIR'DAN AYRILAMAZ"

Dün Konya'dan Diyarbakır'a geldiğini hatırlatan Başbakan Davutoğlu, Konya Diyarbakır'dan ayrılmaz olduğunu söyledi. Davutoğlu, "Aslında bu dahi Türkiye'de herkesin, her şehirde aynı güzel kardeşlik duygularının yaşadığının bir göstergesi. Nasıl arife bayramdan ayrılamazsa, Konya Diyarbakır'dan ayrılamaz. Nasıl Ezan-ı Muhammedi'yi ayırmak, ayrı ayrı farklı manalarla söylemek imkansızsa Bursa Ulu Cami'deki Ezan-ı Muhammedi, Diyarbakır Ulu Cami'deki Ezan-ı Muhammedi ile aynıdır. Allah Diyarbakır'ın bu kadim geleneğini sürdürmeyi, bu kardeşlik geleneğini ebediyete kadar bütün fitnelere, fesatlara, teröre, baskıya rağmen sürdürmeyi nasip eylesin" dedi.

"DİYARBAKIR'I HEM DE BU AİLELERİN BAYRAM, DÜĞÜN SEVİNCİ YAŞAMASINI İMKANSIZ KILDILAR"

Diyarbakır'da temasları kapsamında PKK'lılar tarafından bir çorbacıya yapılan saldırıda hayatlarını kaybeden Şehmus Sanır ile Osman Saim Çetin'in aileleriyle kahvaltıda bir araya geldiğini anlatan Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır'da bir çorbacıya, polislerimizi şehit etmek için saldıran ve orada yemek yemekte olan bir kardeşimizi ve ona hizmet eden bir garson kardeşimizi şehit edip, 3 polis memurumuzu da yaralayan, o zalim saldırıda şehit olan rahmetli Osman Saim Çetin'in evini, eşim ve oğlumla birlikte ziyaret ettik. Biz her bayram bütün kardeşler toplanır, kahvaltıyı beraber ederdik. Bugün de burada rahmetli Osman Bey'in eşiyle, evlatlarıyla, torunlarıyla kahvaltı ettik. O saldırıda vefat eden, şehit olan masum kardeşimiz Şehmus Sanır'ın da babası ve akrabaları oradaydılar. Emin olun kendi ailemle birlikte kahvaltı etmiş olmanın mutluluğunu ama aynı zamanda Osman Bey ve Şehmuz Bey şahıslarında kendi ailemden fertleri kaybetmiş olmanın hüznünü birlikte yaşadık. Ne acı bir tecrübe ki Osman Bey'in oğlu Veysel ve nişanlısı bugünlerde düğün yapacaklardı. İşte insani hikaye burada. Osman Bey de düğün hazırlığı için çarşıya gitmişti. Bu zalimler, bu caniler, bu alçaklar haince saldırılarıyla hem Türkiye'yi kana bulamak istediler, hem Diyarbakır'ı hem de bu ailelerin bayram, düğün sevinci yaşamasını imkansız kıldılar. Düğünleri ertelendi. Ama bugün orada birlikte olduğumuzda gözlerindeki muhabbet ışığı hepimize aydınlık verdi." Davutoğlu, bayramlaşma töreninin ardından Diyarbakır'dan ayrıldı.
Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap