SON DAKİKA



Haber > Karadeniz > Herkes kendi işini yapsın!

Herkes kendi işini yapsın!

05 Ocak 2016 Salı - 18:46








Pazarkapı Mahallesi esnafı dertli mi dertli... Alışveriş merkezleri ve süper marketlerden yakınan esnaf, "Onlar ayakkabı satarsa, biz ne iş yaparız? Herkes kendi işini yapsın" diyor.

44_6

Kunduracı Erol Canım:

Çin malı etkisi

Çırak olarak başladığı kunduracılık mesleğinde 38 yılını tamamladığına dikkat çeken Erol Canım, "Çırak yetiştiremediğim için mesleğim gün geçtikçe bitiyor. Son 20 yıl içerisinde 5-6 tane çırak geldi gitti. Artık eskisi gibi özel üretim ve el sanatına rağbet yok. Çin malı ürünler piyasayı çok etkiledi. Ucuz olduğu kesin ama sağlığa zararlı. Sahte deri ayakkabıları vatandaşlara deri diye satıyorlar. Vatandaş da kanıyor. Ayakkabısının altı delinen de 25-30 TL vermektense Çin malı ayakkabı satın alıyor. Bu sefer de ayağında koku oluşuyor, terleme yapıyor" dedi. HAYATIN GERÇEKLERİ Alışveriş merkezlerinde veya markette gıda maddelerinin yanında ayakkabı satıldığına işaret eden Canım, "Onlar ayakkabı satarsa, biz ne iş yapacağız? Herkes kendi işini yapsın. Ben eğer kunduracı isem ayakkabı tamir edip üretimini yaparım. Başka bir iş yapmam. Ayrıca babalar çocuklarına kredi kartı verip ceplerine 2 bin liralık cep telefonu koyarsa biz nasıl işçi yetiştireceğiz? Hayatı kazanabilmek için özünü bilmek gerekir" diye konuştu.

45_20

Fırında pişirici ustası İbrahim Akın:

Sektöre teşvik kaçınılmazdır

36 yıldır fırıncılık sektöründe çalıştığını söyleyen İbrahim Akın, şunları kaydetti: "Fırın işi ekip işidir. Fırında gün içerisinde aksaklıklar olabilir ama eleman fazla olursa bu giderilir. Mesleğimiz ağır, bunu kabul ediyorum. Ama yeni yetişen arkadaşlar da işi öğrenmeye niyetli değiller. Yeni nesil işten kaçmaya çalışıyor. Yazın sıcakta, kışın ise fırının yükü ile gençler ürküyor. Pişiriciliğe gelinceye kadar işi kavrayıp bilmen gerekiyor. Ama fırıncılık finallerini oynuyor. Çünkü çalışma şekilleri sanayileşme ile sağlanmaya başladı. Makineler ekmek üretir hale geldi. Bu sefer de kalite standartları azalıyor, eski tatlar kalmıyor. El değmeden ekmek üretiliyor. Fırıncılık sektörüne sanırım teşvik gerek. Ama sanatımız ağır ağır yok oluyor."  

46_4

Zaireci Cem Kara:

Eskilerden kim kaldı?

Pirinç, mercimek, fasulye, nohut gibi çeşitli ürünler satan Cem Kara, 3 kuşaktır sürdürdükleri mesleklerinde, ticaretin son demlerini yaşadıklarını anlatırken, "Değişen ticari faaliyetlerden dolayı mesleğimizi çocuklarımıza bırakacak pozisyon kalmadı. Eski müşterilerimizin çoğu ya işi bıraktı ya da Hakk’ın rahmete kavuştu" dedi. VATANDAŞ BİZİ TERCİH EDERDİ Gelişen ticaret sektörünün getirileri ve market sisteminin esnafın belini büktüğünü söyleyen Kara, "Trabzonlu bir esnaf olarak diğer esnaflarla zamanında birleşip güçlü bir sektör oluşturmadığımız için mesleğin son demlerini yaşıyoruz. Eskiden vatandaşın tek tercihi bizdik. Şimdi kredi kartı ile alışveriş merkezi alışverişçiliği başladı. Bazı lokanta ve kemik müşterilerimizle ekmeğimizi bir şekilde kazanmaya çalışıyoruz. Ekmeğimizi kazanıp sigortamızı ödediğimizde de kendimizi kazançlı sayıyoruz. Ama gelir gideri karşılamıyor" dedi.

GEÇMİŞİMİZİ YOK SAYACAĞIZ

Kentsel dönüşüm ile devletin yerlerini aldığını ifade eden Kara, şöyle devam etti: "Son 5-6 kadar süremiz kaldı. Devlet yerlerimizi alıyor. Ama bir yer göstermiyor. Ancak bizce değerinin altında bir bedele tabi tutuluyor. 60 yıla yakın ticari geçmişimizi bir anda yok sayıp terk edip gideceğiz. Kira verip ticaret yapmaya da gücümüz yok. Bundan sonra nerede nasıl çalışıp eve nasıl ekmek götüreceğiz bilmiyorum."

Yusuf ARSLAN

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap