Bir taraftan tüm acılarıyla devam eden terör, terörle verilen kararlı mücadele, diğer taraftan yaklaşan genel seçimler ve Kurban Bayramı arefesindeyiz. Bu kadar yoğun bir gündemle devam eden hayat, dokuz günlük bayram tatiliyle bölünüyor. Kimileri için tatil anlamına gelen bu dokuz günlük ara, kimileri içinde manevi bir yoğunlaşma dönemi olacak. Şehit ve gazi yakınları ise acılarını bayramda da içlerine akıtmaya devam edecekler. Şehitlerimize rahmet, gazilerimize şükran, acılı ailelerine sabır ve başsağlığı dileklerimizi tekrarlamaktan başka bir şey gelmiyor elimizden. Terörün kurutulduğu, acıların dindiği, barış ve kardeşliğin hakim olduğu bir ortam ve huzurlu bir bayram temennisiyle, herkese iyi bayramlar diliyorum... Doğu Karadeniz, özellikle Ordu ve Giresun illerimizin gelişmişlikte; ticaret ve sanayi de, turizmde ve bir çok alanda hala işin başında olduğunu hepimiz biliyoruz. Gelişmişlik için birinci şart olan altyapı ve ulaşım konusundaki eksikliklerini hala daha yeni yeni gideren bu iki ilimizin önü artık eskisine göre daha açık.

Bitirilen ve yoğun bir şekilde kullanılmaya başlayan Ordu-Giresun Havaalanı özellikle yatırımcılar açısından bir dönüm noktası olurken, en büyük sorun olarak görülen ulaşım konusu havaalanıyla büyük ölçüde giderilmiş oldu. Artık bölgede özellikle turizm ve konaklama yatırımı yapmak isteyenler hedeflerini Ordu ve Giresun’a ve özellikle yaylalarına çevirmiş oldu. Havaalanında yaşanan yolcu yoğunluğu yatırımın isabetliliğini ve gerekliliğini de bir kez daha ortaya çıkarırken, sefer sayısının artırılması ve özel şirketlerinde acilen devreye alınması bu yoğunluğu ve rekabeti ve bölgeye gelecek yatırımları artıracaktır. Bulancak’ta kurulan, Giresun 2. Organize Sanayi Bölgesi de havaalanının açılmasından sonra cazibesi artan ve yatırımcıların ilgi odağı haline gelen bir sanayi merkezi oldu. Yer tahsislerinin başlaması ve yapılan tahsisler bölgenin önemini artırmaya devam ediyor. Ancak yer tahsislerinde bölgenin ürünü olan fındığa yönelik sanayi tesislerine de yer veya öncelik verilmesi hususu, hem üreticinin hem de bölgenin geleceği açısından önemlidir...

Havaalanı ve yollarının iyileştirilmesiyle son yıllarda yaylalara artan ilgi, bölgenin turizm geleceğinin yaylalara yöneleceğinin göstergesidir. Artan tesisler ve kaliteli hizmet anlayışıyla yayla turizmi bölge ekonomisinin lokomotiflerinden olacaktır. Özellikle turizm merkezi olan Bektaş ve Kümbet yaylaları tesis ve kaliteli hizmet sunulması anlamında yeniden ele alınarak hazırlıklarını tamamlamalıdır. Paşakonağı Yaylası bu konuda kendini geliştirirken, Ordu Çambaşı yaylası çok daha ileridedir. Bölgenin olmazsa olmazı fındıkta gelişen turizm ve sanayiyle değerini artırmaya devam edecektir. Yeter ki; biraz daha sabırlı ve farkında olalım. Fındık fiyatını aşağı çekerek bundan azami kazanç elde etmeyi planlayanlara fırsat vermezsek neticeye de çabuk ulaşırız. Dediğim fındığın pazara inişinde iki-üç günlük bir durgunluk bile hemen fiyatların fırlamasına neden olacaktır. Haydi şu bayram tatili süresince kimse fındık satmasın fiyatları bir görelim. İyi bayramlar...