Trabzon’da geçen haftanın Adanaspor maçı ile Salı günü Adana’da oynanan ‘sıfır yabancılı’ Trabzonspor takımının maçlarını iyice hatırlayın. Adanaspor PTT 1. Lig takımı diye küçümsemeyin, bu bir başlangıçtır. Trabzonspor’un yabancısız, Afrikalı’sız ortaya koyduğu futbolu iyi analiz edin. Bir de peşine düştüğünüz yabancı hocaları da tahlil edin. Sonra da bunları aldığınızı düşünün. Tamam... Şimdi, ey yönetici kardeşlerim. Sizin güya ‘flaş hocalar’ diye alacağınız (İnşallah alamazsınız) bu takıma gelince, köşeye atılmış fakat tekrar canlandırılan bir Soner’i ve altyapıdan takıma monte etmeye çalışılan genç yeteneklerin bir kenara atıldığını düşünelim. İnanın bu millet haklarını size asla helal etmez.

Yıllarca dedik: “Trabzonspor’un maddi manevi kurtuluşu yerlilerde ve yerlinin yerlisindedir.”

Bakın, Sadi hoca geçen hafta bir miktar, bu hafta kâmilen yabancılarda traşlama yapmış. Peki merak ettiniz mi neden traşlamış? Çok önemli yani. Hemen söyleyeyim, en azından kupa maçlarında yabancıları keserek sahaya sürdüğü takıma, yüklü miktarda maç başı giderlerinden kazandırmış, yetmedi... “Trabzon futbol tarlası kurudu” diye beyanat veren o mahut sesin yüzüne tokat gibi “Gördünüz mü tarla kurumamış” diye haykırdı. Bu yerli takım maçları da aldı, takdir edilen futbolu da oynadı, Kupa kategorisinde de yerini ‘lider’ olarak garantiledi. Şimdi gelelim o sese, Sadi Tekelioğlu’nun sesine. Yanlış anlamayın, babamızın oğlu değil Sadi hoca. Hepimizin tanıdığı, herkesle sohbet eden, herkesin mahallesinin delikanlısı veya abisi.

İşin cıvığını da çıkarmak istemiyoruz ama artık kulüpten gelen sesler karşısında mecbur kalıyoruz. Bu konuda yalnız da değilim, meselâ; çarşamba günkü gazetemizde arkadaşlarımız Yüksel Daştan ve Şirin Berber’in yazılarını da bu yazıma ilave ederek okuyun lütfen!

Demek biz Sadi hoca’nın babasının oğlu değilmişiz. Haa, artık gelelim o sese, ne demiş? “Siz şimdi oynattıklarıma bakmayın geride bunlardan daha iyileri var.” Hoppala! İyi duydunuz mu? Ben bu haberi Sadi hoca’dan iki yıl önce de almış, yazmıştım; fakat okuyan, dinleyen, kulak veren yönetici, teknik adam nerede? Eski hocalar her zaman hep kendi ikballeri peşinde koştu, Trabzonspor’u ve gençleri asla umursamadı. İmzamı basarım; gelmesi muhtemel yabancı hoca da kendi ikbali peşinde olacak, sizin değerleriniz, kulübün maddi durumu onun umurunda bile olmayacak. Yazın bir kenara.

Bakın, şurada üç ayda sahada üç altyapı oyuncusu boy gösteriyor, takımı da Türk oyunculardan kurmaya çalışıyor. “İş yok” denilen oyuncuları tekrar kazanıyor, gol atıyorlar, attırıyorlar. Bırakın hiç olmazsa bu sezon 3 senedir alt yapıda ekibi ile beraber emek verdiği gençlerle bir takım yapsın. Ha bir de, biz hep kendi kendimize gelin güvey oluyoruz ama acaba Sadi hoca ne düşünüyor? Değil mi? O da ayrı bir konu. Neyse sonuç olarak yönetici arkadaşlara sesleniyorum. “Geride bunlardan daha iyi oyuncularım var” sesine kulak verin. Aç gözlü N’doye’ler yerine, bizim çocuklar kazansın arkadaşlar...