Yusuf Erdoğan, Almanya kampında basın toplantısı düzenledi. UEFA Avrupa Ligi’nde oynanan ilk maçı kazanmasını bildiklerini belirten Yusuf, “Böyle maçlarda önemli olan gol yemeden kazanmaktır. Biz de gereğini yaptık. İki gün var rövanşa. İnşallah iyi bir sonuç alacağız. İyi hazırlandık. Bir üst tura çıkmak istiyoruz. Her şey bizim adımıza iyi gidiyor. İnşallah bu sahaya da yansır. Trabzonspor formasını iki yıldır giyiyorum. Bunun mutluluğunu ve onurunu yaşıyorum. Araklıspor ve 1461 Trabzon’da da oynadım. Trabzon’da yaşayan her çocuğun hayalidir Trabzonspor forması giymek. Ben bunu başardım” dedi. 

Ters bir hareket sonrası 10 hafta sahalardan uzak kaldığını hatırlatan Yusuf, “İyi bir performans ortaya koyduğum dönemde sakatlanmıştım. Sonrasında önemli bir maç öncesinde yine sakatlanmıştım. İnşallah bu yıl sakatlık yaşamam ve iyi bir istikrar yakalarım. Artık çocukluk dönemim bitti. Yıldız statüsünde oynamak istiyorum. Sorumluluk almak ve faydalı olmak istiyorum. Yarım kalan bir işim var. Sakatlığım nedeniyle gidemediğim Milli Takım’a gitmek istiyorum. Her maçıma futbol hayatımın son maçıymış gibi odaklanacağım. Benim için iyi bir sezon olması için elimden gelen her şeyi yapacağım” diye konuştu. 

Sahaya çıktıklarında karşılarındaki ismin fark etmediğini dile getiren Yusuf, şöyle devam etti: “Sürekli Trabzon’da gezen bir insanım. Halkla iç içeyim. Geçmiş dönemde kahveden çıkıp maça giden oyuncular tanıdı bu şehir. Dev maçlar kazandı bu kulüp o günlerde. Biz işimizi yapacağız. Karşımızda kim olduğu önemli değil. Konsantre olduğumuzda galip gelebiliriz. Düşüncem şu ki Trabzonspor’un karşısında kimse duramaz. Lige yabancı oyuncuların gelmesi bizim için avantaj. Yıllardır Avrupa’da izlediğimiz oyuncularla birlikte oynayacağız. Yetenekli oyuncular yine forma bulacaktır. Türk futbolcusun kendisine güvenmeli. Yabancıların gelmesi çok bir şey değiştirmeyecek. İki yıldır karşımda oynayan tüm oyuncular yabancıydı. Çok şükür forma şansı bulabildim. Hak eden formayı giymeye devam edecektir. Geçen sezon kadromuz çok değişmişti. Yanımdaki isimler değişmişti. Bu bir takımı çok etkiliyor. Takım bir türlü adapte olamadı birbirine. İkinci yarı tam alıştık derken sezon bitti.

Bu sezon daha iyi olacaktır. Trabzon’a alışmak kolay olmuyor futbolcu için. Ben 8 yıldır burada olmama karşın zaman zaman farklılıklar görüyorum. Ama Trabzon sevdiğini bağrına basıyor. Gelenler gerçek performanslarını ortaya koyduklarında onları da sevecektir Trabzon. Geçen yıl Ersun hoca geldiğinde görüşmüştük. Daha önce sol bek oynadığımı söylemiştim. O bölgede bana güvendi. Ama bir türlü uyum sağlayamadık takım arkadaşlarımızla. Bireysel olarak iyiydik ama takım olarak istediğimiz performansı ortaya koyamadık. Sol bekte de elimden geleni yapıyorum ama açıkta daha iyi ve özgür olduğumu düşünüyorum. Ama mevki seçme lüksümüz yok. Nerede şans verilirse orada oynarım. Shota hoca hakkında şunu söyleyebilirim. Hatırladığımız efsanelerin önünde geliyor. Hami hocadan sonra Shota hoca ile çalışmak gurur verici. Kendi Trabzonspor dönemindeki ruhu bize yansıtmaya çalışıyor. 7-8 milli futbolcusunun olduğu Trabzonspor’u bize anlatıyor. İlk maçta sanki kendi oynuyormuş gibi heyecanlıydı. O heyecan bize de geçiyor. Taraftar da onu seviyor. O da şehri tanıyor. İnşallah bu yıl farklı olacak. Bir an önce sezonun başlaması için heyecanlanıyoruz.” 

Her futbolcu önemli olduğunu vurgulayan Yusuf, “Her birimizin ayrı özelliği var. Mehmet de maşallah her iki şutundan biri gol oluyor. Önemli olan sahada skorun lehimize olması. Mehmet’i kardeşim gibi çok seviyorum. Birlikte frikik çalışıyoruz. Topu nasıl çevirdiği, nasıl vurduğunu söylüyor. Paylaşımlarda bulunuyoruz. Herkes birbirinin gelişimine katkı sağlamaya çalışıyor. Bu da verimli bir çalışma ortamı sunuyor” dedi.