Ahh Demokrat Dede Ahh..!

Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi muhalefet, ilk kez kendini bu kadar güçlü hissediyordu. AK Parti'nin yıkılmaz denilen kaleleri bir bir düşüyor, muhalefet bu kez iktidar olmak için hazırlanıyordu. Ama olmadı...

Oyun kurucular yine devreye girdi, masa devrildi ve altında milyonlarca yurttaşımızın gelecek hayalleri kaldı. Kemal Kılıçdaroğlu, masanın kurgulanmasındaki en önemli aktörlerden biriydi. Hatta rolünü bir dönem almaya çalışan Meral Akşener'e de pabuç bırakmamış, masanın görünmez lideri olmuştu. Her şey güllük gülistanlık giderken, beklenen gün geldi çattı ve adaylık konusu masaya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrıları ve baskıları ile gerilen masada, Kemal Kılıçdaroğlu'nun isminin zikredilmesi ile kızılca kıyamet koptu. O dakikadan sonra aslında seçim kaybedilmişti, fakat biz bunun farkında değildik. Öyle bir bahar havası esmişti ki, ne olursa olsun bu seçimin kazanılacağı düşünülüyordu.

O gün masada yaşananları merak edenler, bu konudaki yazılarımı okuyabilir. Bugünkü konumuz o değil.

KAYBETMEYE DOYMADI

Kemal Kılıçdaroğlu, genel seçimlerde ve parti içi seçimlerde kaybetmeye devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde canlı yayına katılan Kılıçdaroğlu, yine seçim dönemine atıfta bulunarak açıklamalar yaptı ve adaylık hakkında gündem yaratacak sözler söyledi: "Ben hiçbir zaman 'Cumhurbaşkanı adayı olacağım' demedim. Karar alındı, ben cumhurbaşkanı adayı oldum."

Yapma Demokrat Dede, yapma... Aklımızda ve hafızamızdaki yerini de sarsma! Sana bir ülke birleşerek resmen haykırdı: "Aday olma!" Daha ne yapması lazımdı insanların? Arka kulislerde Saadet ve Demokrat Parti ile adaylığı dillendirip masaya getirmediniz mi? Meral Akşener karşı çıktı diye masayı yıkıp, "İsterse Meral Hanım imzalamasın" denmedi mi?

Önde Ekrem İmamoğlu ya da Mansur Yavaş aday olsaydı, İyi Parti denklemden çıkmasaydı, seni tüm ülke arkada bu denklemi kuran adam olarak hatırlayıp ansaydı ne olurdu? Ama olmadı. Dediğim gibi, koltuk sevdası bu ülkede en büyük hastalık.

Umalım da muhalefet bloğu aynı hatayı bu kez de yapmasın. İktidar, ensesindeki kaybetme korkusu ile doğru işler yapsın. Hadi hayırlısı...