31 Mart yerel seçimlerine artık sayılı günler kaldı.

Trabzon’da siyasi partilerin belediye başkan adayları da çalışmalarına hız verdi.

31 Mart’ta Trabzon’da büyük bir yarış yaşanacağı ilçelerden biri de Arsin.

Arsin’de AK Parti Belediye Başkan Adayı İbrahim Küçük, CHP Belediye Başkan Adayı Hasan Sungur, Saadet Partisi Belediye Başkan Adayı Ali Topal, Yeniden Refah Partisi Belediye Başkan Adayı Hamza Bilgin ve Zafer Partisi Belediye Başkan Adayı Emre Örnek seçimi kazanmak için birbirleriyle büyük bir rekabet içerisindeler.

Adayların seçim çalışmaları esnasında zaman zaman ilginç, şaşırtıcı ve düşündürücü manzaralara da tanık oluyoruz.

Sözü fazla uzatmadan bazı belediye başkan adaylarının, vatandaşın oyunu alabilmek için türlü türlü yollara başvurduklarını görüyoruz.

İddiaya göre AK Parti Belediye Başkan Adayı İbrahim Küçük, Yeniden Refah Partisi Belediye Başkan Adayı Hamza Bilgin ve Zafer Partisi Belediye Başkan Adayı Emre Örnek ilçedeki çay ocakları sahiplerine yüklü miktarda para vererek seçim boyunca vatandaşlara bedava çay içiriyorlar!

‘Ne var bunda’ diye sorabilirsiniz. ‘Veren razı, alan razı’ diye…

Etik yönden baktığımızda bana göre hiç de şık bir durum değil.

Ne yani vatandaşın oyu satılık mı arkadaş?

Siz vatandaşın oyunu projelerinizle değil de çayla mı alacaksınız?

Geçmişte de siyasi arenada bazı nahoş olayları duyuyorduk ama günümüzde siyaset hiç bu kadar sıradanlaşmamış, kirlenmemiş, ayaklar altına alınmamıştı.

Bu çay vakasından önce Trabzon’da istediği partiden aday olamayan bazı aday adayları, yine bu seçim döneminde farklı bir partiden aday olmuştu.

Şimdi de ‘beleş çay’ vakasıyla karşı karşıya kaldık.

Olmuyor beyler, olmuyor…

Artık herkesin kendine çeki düzen vermesi gerekir.

Siyasette acemi olanlara tecrübeli siyasetçiler yol göstermeli.

Acemi siyasetçilere, vatandaşın oyunu satın alarak değil, vatandaşın projelerle ve kentin geleceğine ışık tutacak fikirlerle ikna edilmesi gerektiği anlatılması gerek.

Her zaman ne diyoruz, her alanda olduğu gibi siyasette de liyakat ve ehliyet lazım diyoruz.

Olmazsa işte karşılaştığımız manzara bu olur.

Zafere ulaşmak için her yolu mubah görerek ilkeleri ve etik kuralları ayaklar altına alanlar yarın vatandaşın başına nasıl bir çorap örer varın siz düşünün!

Birilerinin oyu satılık mıdır bilemem ama benim oyum asla satılık değil. Bu da böyle biline.