A+ A-
Yorum
10

Dedi,Dedim ve Yorum Sizin

Yayın Tarihi: 09.09.2024 - 09:28

Dedi ki; Rektör Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı 4 yıllık döneminde ilkeli ve dürüst bir yöneticilik yaptı.


Dedim ki; yapma abi, nerede ilkeli bir duruş sergilemiştir, nerede hadi bir ilkeli duruşunu söyle, bizler de Rektör Bey’i avuçlarımız patlayıncaya kadar alkışlayalım. İlkeli duruştan bahsediyorsun sevgili abim, Rektör Bey, hükümetin mücadele ettiği hangi yapılara karşı ilkeli bir duruş sergileyebildi? Dürüst ifadesini hangi göreceli kavrama göre kullandın onu bilmiyoruz. Ama direkt adrese gönderilen ihaleleri biliyoruz. Kadro dağıtımlarının hak hukuk içinde yapılmadığını da biliyoruz. KTÜ’nün parasının nasıl fütursuzca harcandığını da biliyoruz. Devam ediyorum. En yakınını Farabi Hastanesine müdür yardımcısı yaptığını. Hanımının akrabasını öğrenci dairesi başkanlığına atadığını. Rize’den bilgi işleme akrabasını getirdiğini de biliyoruz. Bir de kırmızı plakalı aracını eşine dostuna tahsis edip kullandırdığını da iyi biliyoruz.


Dedi ki; KTÜ’de eğitim kalitesini arttırdı.


Dedim ki; yapma abi, hangi artan eğitim kalitesinden bahsediyorsun, kaliteli bir eğitim var da bizler mi göremedik, hadi biz göremedik, akademisyenler ve öğretim görevlileri de mi göremedi? Eğitim için hangi hamle yapılmış? Bak benim güzel abim, KTÜ araştırma üniversitesinden düşüyor, 20’nci sıranın altına kadar düşmüş. Sen hala kaliteli eğitimden bahsediveriyorsun. Hangi alanda Türkiye’de ve dünyada hangi basamağı atladı, atladı da bizler mi duymadık mı! Kaldı ki, KTÜ her geçen gün daha düşük sıralamalardan öğrenciler almakta.


Ey gidi abim, seni de kandırmışlar!


Dedi ki; çok sayıda alanda KTÜ akademisyenleri aldıkları ödüllerle adını yazdırır oldu.


Dedim ki; gözünün yağını yiyeyim benim abim, ne olur yapma, sanki KTÜ akademisyenleri ilk kez Hamdullah Bey döneminde ödül alıyorlar? Belli ki sen türkü sözlerinin etkisinde kalmışsın, bak abi ne deniyor türkü sözlerinde:


Hayli zaman oldu ne aradın sordun
Hayli vakit doldu gelmedin durdun
Hasretin hançeri sineme vurdun
Demem o ki zalım sen beni yordun
Dağlara mı yazdın
Sulara mı yazdın
Rüzgara mı yazdın
Tez unuttun beni
Gördüğümüz kadarıyla adlar alana değil de, dağlara, rüzgâra, sulara yazılmış.


Dedi ki; Rektör Çuvalcı kimsenin adamı olmadı.


Dedim ki; yapma abi, bunu sen söyleme, Hamdullah Bey’in odasından iş adamı olarak çıkmayan kimler, hangi gazeteciler Hamdullah Bey’e bendeniz hariç destek vermiyor? Tabii ki bazı meslektaşlarımı tenzih ediyorum. Hamdullah Bey’i hangi yapıların desteklediğini buradan uzun uzadıya mı yazayım? En önemlisi bürokrasideki kriptolarımı yazayım, sen söyle benim güzel abim, kimleri yazayım? Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Hamdullah Bey’in tekrar rektör olması için araya sokulmak istenenleri mi yazayım, sahi abi ne yapayım? Hadi söyle de ben de öyle yapayım. Size göre Hamdullah Bey kimsenin adamı olmamış! Şu sıkıntılı günlerimizde bizleri güldürdün ya Allah da seni güldürsün.


Dedi ki; Hamdullah Bey kimseye rant sağlamadı. Rektörlük konağını 20 yataklı bilim, kültür ve sanat evi yaparak üniversitenin hizmetine sundu.


Dedim ki; yapma abi be, sen bu yazdıklarınızdan cidden emin misin? Rektör Bey’in rektörlük konağında neden oturmadığından haberin var mı? Belki haberin yoktur, ben sana şimdi haber vereyim. Konağı Rektör Bey’in eşi beğenmedi. Konağı beğenmeyen Rektör Bey’in eşi, yeniden lojman alınmasına vesile olmuş oldu. Üstelik iki daire birleştirilerek bir daire oluşturuldu ve oluşturulan o iki daireye çuvallar dolusu para harcanarak, lojman baştan aşağıya yeniden yapılarak Rektör Bey ve eşinin emrine sunuldu ve şu an o lojmanda oturuyorlar. Ey gidi benim güzel abim, sor bakalım Bardaks Cafe ihalesiz kime verildi? Öğreniverirseniz bizi de haberdar edersiniz!


Dedi ki; Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı yönetimindeki KTÜ’nün şehirle bütünleşmesi ayrı bir boyut oldu.


Dedim ki; benim güzel abim, ne olur beni bir dinle! Kendi akademisyenlerine ve personellerine randevu dahi vermeyen ve bütünleşmeyen Hamdullah Bey şehirle nasıl bütünleşecek? Söyler misin bana, vizyonu olmayan bir rektörün KTÜ’yü şehirle bütünleştirmesi mümkün olabilir mi? KTÜ’nün şehirle bütünleşmesi için bir tane somut örnek verebilir misin bize? Şu soruya da cevap arıyoruz, hangi siyasetçi, hangi iş adamı, hangi kurum Rektör Bey’le bir araya gelip şehir ve KTÜ’nün menfaati için bir proje üretebildi?


Dedi ki; nitekim Hamdullah Bey’in atanabilmesi için TTSO dahil pek çok STK kendisine destek veriyor.


Dedim ki; benim canım güzel abim, neden tek TTSO ismini açık seçik yazdınız da diğer STK’lar için pek çok ifadesini kullandınız, onları da açık yazsaydınız ya, TTSO’yu tek yazdığınızı siz değil de ben söyleyeyim. Çünkü TTSO’nun başkanı Hamdullah Bey’in KTÜ’de sınıf arkadaşı, ayrıca Rektör Bey göreve gelir gelmez başkan beyi KTÜ’nün vakıf yönetimine aldı. Zamanı geldi mi oymak başının pardon başkan beyin de TTSO’da ve organize sanayilerindeki yöneticilik serüvenlerine de bir ince saz çalıvereceğiz. Çalacağımız sazın melodisi ne olur onu bilemem, ben derim ki melodinin hangi makamda olacağını zamana bırakalım. Ulusoy firmasının kapısında güzel bir söz yazardı ya, şu an yazıyor mu bilmiyorum “Her şey zamanında” diye... Evet, her şey zamanında diyorum.


Dedi ki; kentte STK’ların ve seçim işlerinin takdir ettiği Prof. Dr. Çuvalcı keşke bir tartışmanın öznesi olmasaydı.


Dedim ki; güzel abim, rektörlük atanmasında neden bu kadar taraf oldunuz?Halbuki siz hep doğruların yanında olmuşsunuz, sizin adamınız olmazdı. Siz kim kuruma faydalı olacaksa onu desteklemişsinizdir bu zamana kadar, bu kez farklı bir yol çiziyorsunuz, neden? Bak buradan size sesleniyorum Hamdullah Çuvalcı Bey’in KTÜ ile ilgili somut yaptığı bir güzel şeyi koy ortaya, inandır bizi, yemin billah ediyorum, biz de kayıtsız şartsız Hamdullah Bey’in yanında saf tutalım(!) bir iddia daha ediyorum. Hamdullah Çuvalcı için üniversitede bir anket yaptır. Yaptır bakalım sonucu ne çıkacak? Ankete katılanların yüzde doksan beşi Rektör Hamdullah Bey’e ikinci bir şans verilmesin der. Benim güzel abim, şartları fazla zorlamanıza gerek yok, her şey ortada açık bir şekilde görülüyor, siz belki farkında değilsiniz, inanın KTÜ hepimizin elinden sabun gibi kayıp gidiyor, üç beş kişi mutlu olacak diye KTÜ’ye bu kadar haksızlık kimse yapmamalıdır. Görev yaptığı dönemlerde çok eleştiri alan eski rektör Süleyman Baykal bugün aranıyorsa varın gerisini sizler düşünün.


Ben şahsen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamdullah Bey’e ikinci bir şansı tanımayacağına inanıyorum, bu inancımı da kaybetmek istemiyorum, gerçi benim düşündüğümü herkes düşünüyor.