Derler ki senin kınalı kuzun fenomen oldu.
Ben de derim ki, benim kınalı kuzum zaten fenomendi.
Yani kınalı kuzumun şöhreti yurt sınırlarını aştı.
O nedenle diyorum ki kimse Amerika’yı yeniden keşfetmeye kalkmasın.
Kınalı kuzum Amerika’yı çoktan keşfetti.
Neyse lafügüzaf etmeden kınalı kuzum ile yaptığımız sohbeti kaleme almaya başlayalım.
Hoş gelmiş benim güzeller güzeli kınalı kuzum.
- Hoş gördük üstadım.
Kınalı kuzum, derler ki kınalı kuzun şöhret basamaklarını çok çabuk çıktı, inişi de çabuk olmasın!
- Üstadım, biz merdivenleri ağır ağır ve sindire sindire çıktık, bu günkü konumumuza tepeden inme gelmedik. Konuşanlar boş konuşuyor.
Kınalı kuzum kim ne konuşursa konuşsun bizler seni biliyoruz. Seni çekemeyenler öyle konuşuyor.
- Üstadım, yel kayadan bir şey almaz, biz işimize bakalım. KTÜ’ye karargah kurduğum için, orada öyle şeyler konuşuyorlar ki, rektör bey güya beni mahkemeye verecekmiş, falan filan. Benim sana getirdiğim iddiların hepsinin belgeleri var. Ha tekzip gönderebilir, bu en doğal hakkıdır.
Kınalı kuzum, biz hiç kimseye önyargılı bakmamışızdır. Rektör beyin yönetim şekline de önyargılı olmadık.
Ama KTÜ’de yaşanan olumsuz şeylere asla kayıtsız kalamayız, bizi bilen bilir... Bizler kamu adına görev yapmaktayız.
- Üstadım, KTÜ’de bize öyle bir bilgi akışı oluyor ki, KTÜ kaynayan kazan gibi. Biraz kafamı dinlemek için Farabi hastanesinin yukarılarına doğru çıkayım dedim. Çıkmışken Farabi hastanesinin ön kapısından girdim arka kapısından çıktım. O esnada görüştüğüm hasta yakınları oldu, hastanenin işleyişini iyi bilenler oldu. Of of şu kuzu kulaklarım konuşanlardan neler duydu!
Güzel kuzum nereden nereye? Fakülteye nereden gitti?
- Üstadım, kulaklarını iyi aç bir dinle.
Yaptığım çalışmalar sonucu KTÜ Tıp Fakültesi’ne her gün 6 bin civarında hasta girip çıkmaktadır. Hastaneden çıkanların hemen hemen hepsi hastaneyle ilgili öyle şeyler söylüyorlar ki, adamlar şaka maka her hastadan döner sermayeye para kesiyorlar... Kanser hastalarından bile yasa dışı para alınıyor. Bilmeyen olabilir. Kanser hastaları yönetmeliğine göre bu hastalardan ücret alınamaz diye şikayet ediyorlar.
Kınalı kuzum acaba öyle mi, canı yanan mutlaka bir şeyler söylüyordur.
- Üstadım biz üzerimize düşeni yapalım, sonrası yetkililerin işi. Bizim yazdıklarımızı belki alırlar ilgilenirler. Ama durum vahim Farabi hastanesinde.
Kınalı kuzum kafamın takıldığı bir şey daha var, döner sermaye işi, anladığım kadarıyla hastalardan alınan paralar döner sermayaye gidiyor, oradan da nereye gidiyor bu paralar?
- Üstadım, işin tam nasırına bastın, döner sermayeye giden paralardan yararlanmayan mı var? Rektör Hamdullah Bey bile döner sermaye maaşı almaktadır.
Güzel kuzum, müsaade et de Rektör Bey de alsın, adam işin başı...
- Üstadım, doğru diyorsun ama benim aldığım duyumlarda Rektör Bey kendisine uygulattı, ozon tedavisinin parasını ödememiş, ayrıca annesi ve babasının tedavi ücretlerini de askıya alıp ödememiş.
İlahi kınalı kuzum, Allah aşkına neler anlatıyorsun, sahi Rektör Bey ödememiş mi tedavi ücretlerini, belki de hastaneden hizmet almak onlara ücretsizdir.
- Üstadım, neden ücretsiz olsun, hani bir şarkı var ya ‘Ellere Var da Bize Yok mu’ diye. Rektör Beyin durumu da şarkıdaki sözlere dönüşmüş, vatandaşa var, bize yok. Ah üstadım ah! Müslümanlığı kimseye bırakmazlar ama kul garip gureba hakkı yenmesinin de alası yapılıyor KTÜ Farabi Hastanesinde.
Ha kim yapıyor kim yiyor? Onu da Farabi’nin envanterlerinde ve kayıtlarında bakıp bulsun.
Kınalı kuzum, alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Garip gureba hakkı yemeyeceksin ve Müslüman mahallesindede salyangoz satmayacaksın.
_Üstadım, KTÜ’yü Rektör Hamdullah Bey uçurdu diyorlar ya, KTÜ uçarken ben de türbülansa yakalanıp az daha uçuyordum. Farabi hastanesi öyle bir uçuyor ki, memurlar, araştırma görevlileri ve bazı öğretim görevlileri...
Hastalara karşı yaptıkları konuşma üsluplarına şahit oldum. Kabul edilir bir şey değil. Ya bazı öğretim görevlilerinin hastalardan elden aldıkları ücretlere ne demeli?
Kınalı kuzum, has güzel söylüyorsun da bu konulardan Rektör Hamdullah Beyin haberi olmuyor mu? Fakültede bak ben buradan altını çizerek yazıyorum, çok değerli hocalarımız var. Korkumuz onların da gitmesidir. İnan dünya çapındadır doktorlukları o değerli hocalarımızın. Tek sıkıntıları, iş bilmez yönetim tarafından hastanelerinin yönetilmesidir.
- Üstadım, Rektör Beyin haberi olmaz mı?
Demelerine göre Rektör Bey bilmesine rağmen hiç soruşturma açtırmamış. Hatta uyarı bile yapmamış... O nedenle diyorum ki Farabi hastanesinde yaşananların tek sorumlusu Rektör Hamdullah Çuvalcı Beydir. Az daha unutuyordum, bir de Prof. Dr. Akif Cinel’dir. Cinel diyorum, neden biliyor musun? Fakültede yaşanan sorunlara sessiz kalması ve yapılan atamalardan bihaber olması. Yemin ediyorum Farabi hastanesinin kapısında bekleyin, bakalım hastaneden mutlu ayrılan bir hastaya, bir hasta yakınına rastlayabilir misiniz?
Kınalı kuzum, iyi bir araştırma yapmışsın ya da hastaneyi iyi bilen birilerini dinlemişsin.
_Üstadım, ben onu bunu anlamam. Şöyle küçük bir hesap yapalım. Günde 6 bin, 20. günde 120 bin, 2 ayda 240 bin hastanın Farabi’den memnuniyetsiz ayrılması iktidar olan AK Parti’ye negatif olarak yansımaz mı? Ben inanıyorum ki seçimlere bile etkisi olmuştur.
Çünkü hizmet alamıyorlar, aldıkları hizmetin karşılığında hastaneden tabiri caizse don atlet çıkıyorlar. Bu insanlar neden AK Parti’ye oy
versinler? AK Parti ne diyordu sağlıkta devrim yaptık. Peki AK Partili vekillere ve teşkilatlara böyle kadrolarla mı devrim yapıldı sağlıkta, ya da vatandaş soyularak mı?
Kınalı kuzum, seçimle ne alakası var tıp fakültesindeki hasta ve hasta yakınlarının yaşadıklarının?
- Üstadım, ben bunu da araştırdım, ana kampüste ilk kez iktidar partisinin oyları sandıkta dip yaptı. Ahan sonuçlar orada, gidin bakın. Acaba diyorum birileri çaktırmadan iktidar partisinin altını mı oyuyor? Benim anlamadığım AK Partili vekiller, il ve ilçe teşkilatları neden bu duruma sessiz kalıyorlar veya şöyle söyleyeyim, rektör Hamdullah Çuvalcı Beyi neden destekliyorlar?
Kınalı kuzum, nerden çıkardın Hamdullah Beyi desteklediklerini, bu saatten sonra destekleme şansları var mıdır? Yani sana ulaşan bu bilgiler
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşmıyor mu? Mutlaka Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da bu bilgileri ulaştırıyorlardır.
Demem oki pabuç pahalı.
- Üstadım, menfaati için yanlışa sahip çıkanlar, kendi itibarlarını kaybederler. Vaooo kınalı kuzum, kapak yaptın gidiyorsun!
- Üstadım pazartesi başka konularda buluşmak dileğiyle... Eyvallah diyorum. Güzel kuzum, tarih yazıyorsun, güle güle diyorum.