A+ A-
Yorum
10

Mumcu İle Birlikte Ak Parti Erimeye Devam Ediyor

Yayın Tarihi: 19.07.2024 - 10:00

Fotoğrafa baktığımızda bu fotoğraf bize adeta ‘nereden nereye’ dedirtiyor.

Kim ne derse desin…

Kim nasıl düşünürse düşünsün…

AK Parti’nin başarı tılsımı İl Başkanı Sezgin Mumcu olduktan sonra müthiş erezyona uğradı.

Kısacası Mumcu’yla birlikte Trabzon’da her şey AK Parti’de dip yaptı.

Hayır yapmadı diyen bir Allah’ın kulu çıksın bize neden yapmadığını anlatsın.

İşte son örneği.

Daha dün…

15 Temmuz gecesi hain darbeye karşı kazanılan başarıdan dolayı yapılan kutlama.

15 Temmuz gecesi o meydanda toplanan kalabalıklar.

Bizlere önceki 15 Temmuzlarda yapılan kutlamaları ve o kutlamalarda toplanan yoğun kalabalıkları aratmadı mı?

Pazartesi gecesi o meydanda kimleri aramadık ki.

Elimizde el feneri ile aradıklarımızı ne yazık ki bulup göremedik!

Görebildiğimiz sadece birkaç bürokrat ve bir de Ahmet Metin Genç.

Ya diğer belediye başkanları neredeydiler?

Ya milletvekillerine ne demeli?

Yeri gelmişken şunu da yazmadan geçemeyeceğim: Trabzon’un çiçeği burnunda milletvekilleri hani diyorlardı ya, Muhammet Balta ile Adnan Günnar’ın karşılıkları yok diye, acaba söylenenler gibi miydiler? Sizi görünce onları el feneriyle değil mum ışığıyla arar duruma geldi AK Partili seçmenler.

Balta ve Günnar AK Parti”nin Trabzon’da düzenlediği  bütün aktivitelere eğer ki önemli bir şeyleri yok ise o aktivitelere mutlaka katılım sağlıyordular.

Sizler yani çiçeği burnunuda milletvekilleri henüz vekil olalı ne kadar süre oldu ki?

AK Partililer bırakın silüetinizi görmeyi duymak için sesinizi arar duruma geldiler.

Her şeyin zamanı olduğu gibi her şeyin de bir hesabı vardır.

O zaman ve hesap günü gün gelir seçmenlerle buluşur.

Son söz, Trabzon AK Parti teşkilatları baştan aşağıya zaman kaybetmeden yenilenmelidir.

İvedilikle il başkanı Sezgin Mumcu’ya bir veda töreni yapılmalıdır.

Mumcu’ya göre parti büyüyor ama bize göre de her geçen gün önemli kan kaybına uğruyor.

 ARTIK GINA GELDİ

İnanın yeter.

İnanın söylemleriniz insanları bayar duruma getirdi.

İnanın artık kimse söylemlerinize kulak vermiyor.

Nedir bu ya?

Gün geçmiyor ki AK Parti ve CHP cenahından bir şey duymayalım…

Allah aşkına sizler neyin peşindesiniz?

Arkadaş millet kıçından solumaya başlamış!

Millet aş, iş derdine düşmüş.

Size bakıyorum birbirinize laf yetiştirmenin derdindesiniz.

Yazıktır günahtır…

Yapmayın, bana göre bu davranışınız ve bu söylemlerinizle partinize zarar veriyorsunuz.

Yapmanız gereken mi?

Nasıl işsizliği önleriz?

İnsanlara iş aş nasıl veririz?

İnsanların yaşam kalitesini nasıl yükseltiriz?

İnsanların dertlerine bir nebze olsun nasıl dokunuruz olmalıdır.

Ne bileyim sizlerden çok şey mi istedik?

Veya sizlerden beklenti çıtasını çok mu yukarılara koyduk?

Kararı sizler veriniz.

AYNI HASSASİYETİ REKTÖR HAMDULLAH ÇUVALCI GÖSTEREBİLİYOR MU?

İki haftadır kınalı kuzumun KTÜ’de yaptığı araştırmalar sonucu bizlere ulaştırdığı iddiaları yayınladık.

Ben de sizler gibi ilk kez KTÜ’de yaşananları kınalı kuzum sayesinde öğrenmiş oldum.

Ne yalan söyleyeyim.

Kınalı kuzumun kTÜ ile ilgili ortaya koyduğu iddialar yenilir yutulur cinsten değil.

FETÖ soruşturması geçiren öğretim görevlilerinin yurt dışına çıkışlarından tutun adrese teslim yapılan ihalelerden çıkın.

Farabi hastanesiyle ilgili getirdiği iddialar ve konular ise işin bir başka boyutunu taşıyor.

Farabi hastanesinde de farklı bir yapılanma varmış!

Tabiri caizse KTÜ’nün neresine el atsanız elinizde kalıyor!

Bunu kınalı kuzum sayesinde diyorum.

Ve böyle bir yönetilişle yönetilen KTÜ’yü birileri parlatmaya çalışıyor.

15 Temmuz’da cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vurguladığı FETÖ ile ilgili yaptığı konuşma hala kulaklarımızda.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı konuşmanın üzerinden geçeli üç gün oldu.

Acaba diyorum KTÜ yönetimi cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 15 Temmuz günü FETÖ örgütüyle ilgili yaptığı konuşmayı dinlemediler mi?

Cumhurbaşakanı hain örgüt için neler neler söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hain terör örgütüne karşı nasıl mücadele ettiğini öyle zannediyorum ki başta KTÜ rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı olmak üzere ekibi hala kavrayamamışlar.

Yoksa KTÜ yönetimi, FETÖ’den soruşturma geçiren öğretim görevlilerine görev ahdedip yurt dışına gönderir miydiler?

Yoksa Farabi hastanesinde böyle bir yapılanmaya müsaade eder miydiler?

 Rektör Hamdullah Çuvalcı’nın yaptıkları için hata mı diyelim yanlış mı diyelim adına ne koyarsak koyalım  yapan Prof. Dr  Hamdullah Çuvalcı için bir dönem daha devam etmeli diye algı yaratmaya çalışanlara da ben kendi adıma pes ki ne pes diyorum.

Siz ne derseniz deyiverin.

Bir de şunu diyorum: Hamdullah Çuvalcı ikinci dönem rektör olarak atanmamalıdır.

GENÇ VE EKİBİ O SAHİL BANDINA DOKUNMALI

Doğrudur, sahiller halkındır.

Ama uygulayan kim?

Halka sahili tahsis eden kimler?

Ne var ki sahilde oteli veya bir başka iş yeri olan kim var ise ‘Hayır sahil bize ait, denizi biz kullanacağız’ deyip sahilden dolayısıyla denizden kimseyi faydalandırmıyorlar.

Sahiller ile ilgili yaşanan bu sorunu çözmek için önceki belediye başkanı Murat Zorluoğlu irade koyarak sahilleri halkın kullanıma açtı.

Zorluoğlu doğru olanı yaptı.

Yalıncak sahilini orada yaşayan ve sahili kendi kullanımlarına açan site sakinlerinin direnişlerine rağmen sahil bandını yeniden dizayn edip bir de o sahile plaj yaparak önce halkım diyerek o sahil bandını halkın hizmetine sundu.

Şu an DSİ’nin oradan Yomra sahiline kadar Yalıncak’ta olduğu gibi süper ve güzel bir sahil bandı var.

Temennimiz o sahil bandının Başkan Genç ve ekibi tarafından ele alınıp daha güzeli o sahil bandına yakışır bir şekilde yapılıp halkın hizmetine sunmasıdır.

KINALI KUZUM BELEDİYELERDE

Hani haksız da değil kınalı kuzum.

Yiğidi öldürüp hakkını teslim et derler ya…

Bizler de kınalımın hakkını teslim edeceğiz.

Güzel kuzum ‘Neresi olursa olsun beni görevlendiriyorsun, dikkatimi çekti neden belediyelerle ilgili bana araştırma görevi vermiyorsun? Yoksa birilerini koruyup kolluyor musun?’ der.

Kınalı kuzuma ben de ‘Asla beni tanırsın, bu zamana kadar kimi koruyup kolladım, ne getirdin de yazmadım? Belediyelerle ilgili bir şeyler mi kuzu kulağına geldi’ dedim.

Kuzum ‘Üstadım benimle kafamı yapıyorsun, belediyelerle ilgili konuşulanlar senin kulağına gelmiyor mu?’ Üst makamda görev yapanlar için neler söylenmiyor ki, öyle iddialar ortalara saçılıp açılıyor ki, uçanı mı, kaçanı mı, göçeni mi, göçüreni mi ararsın, ne ararsan bizim yazı dizimide olacak, ben bu iddiaların boş yere söylendiğine inanmıyorum, hani derler ya ateş olmayan yerden duman çıkmaz diye. Benim kulağıma gelenleri duyunca inan nutkum tutuluyor, kısmi felç geçiriyorum, izin verirsen kimseyi ayırt etmeden ve kayırmadan kuzu kulağıma gelenleri bir bir araştırayım, ulaştığım her bilgiyi, iddiayı ve belgeyi  önce senle, senle birlikte de kamuoyuyla paylaşalım. Ne dersin?’

Evet, kınalı kuzumun bu isteğine ben karşı çıkabilir miyim? Kuzumun teklifini hemen kabul edip, kuzumu gizli kod ile belediyelerle ilgili çalışmalarda görevlendirdim… Haberiniz ola…

Etiketler