Seçim sonucunu biz mi yanlış okuduk?
Bu neyin sevincidir?
Bu neyin coşkusudur?
Bu neyin kutlamasıdır?
Bizim görmediğimiz ve bilmediğimiz ortada bir başarımı varda bizlerin haberi olmadı yada biz yaşananlara ön yargılı bakmaya mı çalışıyoruz!
Veya Trabzon Büyükşehir Belediyesini Ak parti yeni mi kazandı da ki biz kaçırdık?
Yapmayın etmeyin!
Kimse kusura bakmasın gerçeklerle yüzleşmekten de kimse kaçmasın…
Bana göre Ak partililer için Trabzon’da “Takke düştü kel göründü.”
Yapılması gereken şudur, bayramdan sonra partinin başta kurucuları olmak üzere , bütün herkes şapkaları nı önlerine koyup kendi içlerinde güzel bir hesaplaşma yapması olmalıdır..
İnanın biliyorum ki benim gibi Devir-Teslim törenlerinde yaşananları hayretle izleyip eleştirenler çok olmuştur.
Hadi CHP’nin Devir-Teslim töreni sevincini, coşkusunu ,insanlarla kucaklaşmasını törende yaşadıklarını ve yoğunluğu anlarım.
Çünkü CHP’liler uzun aradan sonra büyük bir başarıya aslanlar gibi imza attılar.
Daha doğrusu olmaz, mümkün değil denileni, mümkün kılıp olur yaptılar.
Ya Ak Partinin Büyükşehirde yaptıkları Devir-Teslim törenine ne demeli, yada törende yaşananları nasıl anlamlandırmalıyız?
Bakıyorum da neyi görüyorum biliyor musunuz ?Ak partililer alınan seçim sonucunu hala iyi okuyup iyi analiz edememişler..
Belli ki orada da “Küçük olsun bizim olsun” mantığı güdülmeye başlamış!
BİR BİR KALELER DÜŞTÜ
Bana alınan sonuçlar için kimse La Fontaineden hikayeler anlatmaya kalkmasın..
Çok değil biraz gerçekçi olalım, gerçekleri de görelim..
Bakın Arkadaşlar 31 Mart akşamı Ak Partinin kalelerinden Arsin düştü..
Vakfıkebir düştü (Üstelik bağımsız aday kazandı…)
Yomra düştü.
Kazandıkları diğer ilçelerde önemli oy kayıpları yaşandı.
Buna rağmen hala bizler başarılıyız, bizler birinci parti deniyorsa…
Yemin billah ediyorum , bende bu söylenenlere pes ki ne pes diyorum!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bunu kim nasıl anlatabilir ki?
Anlatan… (“Efendim işte biz birinci parti olduk oy yüzdemiz bu kadardır” diyebilir mi?
Sorarım sizlere diyebilme şansı var mıdır?
Her şey ortada açık seçik belli değil mi?
YA BAKAN URALOĞLU’DA OLMASAYDI!
İyi ki Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu vardı.
Sayın bakan seçim süresince her fırsat bulduğunda Trabzon’a geldi.
Köy köy ilçe ilçe gezerek seçim çalışmalarına katıldı.
Gittiği her yerde önemli vaadler verdi.
Sayın Bakan Uraloğlu’nun özverili bu çalışmalarına rağmen alınan oylar, alınan ilçeler ortada.
O zaman Uraloğlu olmasaydı öyle ya ne olacaktı Trabzon’un hali?
Bakan Uraloğlu’nun hesabını kitabını yapan oldu mu acep?
Sizi bilmem ama bana göre başarılıyız diyenler yatsın kalksın Bakan Abdulkadir Uraloğlu’na dua etsinler.
Ve bakana minnet duysunlar.
En azından zevatın şuan nefes almasına vesile oldu Sayın Bakan.
NE YAPACAKTI ALTUNTAŞ
Neymiş efendim eski ilçe başkanı Temel Altuntaş sahaya çıkmamış!
Neymiş efendim eski ilçe başkanı Temel Altuntaş sahada çalışmamış!
Neymiş efendim eski ilçe başkanı Temel Altuntaş Ortahisar ilçesindeki mahallelerini karış karış bilmesine rağmen, o mahallelere girip hiç kimseyle hasbihal olmamış!
Neymiş efendim eski ilçe başkanı Temel Altuntaş partisinin hiçbir programına katılmamış!
Neymiş efendim eski ilçe başkanı Temel Altuntaş seçim sathı süresince ortalıklarda gözükmemiş!
Buraya kadar söylenenlere hadi eyvallah diyelim.
Yahu Ortahisar belediye başkanlığı için yapılan temayül yoklamalarında yüzde altmışla birinci çıkan Temel Altuntaş’a o hakkının neden teslim edilmediğini neden kimse sorgulamaz?
Neden kimse “adam aldığı bu sonuca karşın aday adayı yapılmazsa Altuntaşa haksızlık yapıldı” demedi diyemediler.
Bu gün kötü sonuç alınınca Temel Başkan “lütfen giyotine” diyorsunuz öylemi he?
Allaha aşkına Temel Başkan için ne olur lütfen kitabın ortasından konuşunuz, siz belki korkunuzdan dolayı kitabın tam ortasından konuşamayabilirsiniz ama sizlerin de yerine ben konuşayım.
Bir keren Ortahisar ilçesinin her mahallesine gidin ,girin , girdikten sonra temel başkanı yakaladığının herkese sorup soruşturun , iddia ediyorum mutlaka o mahallelerde Temel Başkanın karşılığının ne kadar olduğunu ve o mahallelere attığı imzasını görürsünüz…
İşte Ak Partinin kaybetmesinin bir nedeni de, Temel Başkan gibi davaya inanmış, davaya sırt ve gönül vermiş, davası için gece gündüz demeden çalışmış partilileri devre dışı bırakarak, aksine örnek verirsem Yılmaz Karakoyunlu pardon Büyükaydın gibi olanlarla yol gitmektir.
Kaybetmenin ana nedenlerinden sadece bir tanesidir bu!
Peşinen söyleyeyim ,çok ararsınız Temel Başkan ve Halim Yılmaz gibi genç dinamik her daim partilerinin emrinde bir nefer gibi çalışanları…
BAŞKA ÇARESİ YOK GİTMELİSİN
Ayrılmalıyız artık.
Gitmeliyim bu yerden.
Saadet diliyorum.
Sana beyaz güllerden…
Emel Sayın’ın söylediği bu güzel şarkıyı Ortahisar Zabıta Müdürlüğünde görevli Giresunlu hemşerim Cemal Günaydın’a ithaf ediyorum.
Hani ya Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethetmeden önce söylemişti , “Ya ben İstanbul’u alacağım ya İstanbul beni” sözünün ne kadar anlamlı olduğunu, bu sözlerin nasıl bir iradeyi ortaya koyulduğunu benim kadar herhalde Cemal Günaydın’da biliyordur.
Bu sözlerden yola çıkacak olursak işin çok zor diyorum, Giresunlu hemşerim Cemal Günaydın gardaşım…
Allah yardımcın olsun…