Şimdi de Güneş ve Tekkeciler Türedi
Yayın Tarihi: 04.09.2024 - 10:12
Bütün alanlarda nasıl bir şehir olmuşuz!
Ayrışmada, ayrıştırılmada, paçadan aşağıya çekmede, itibarsızlaştırmada üzerimize bir başka şehir yoktur diye düşünüyorum.
Allah aşkına Trabzonspor olayında bile bir birliktelik, bir bütünlük sağlayamıyoruz.
Her kafadan ayrı bir ses çıkıyor.
Herkes bir tarafa çekiyor.
Eskiden Ahmet Suat Özyazıcılar ile Özkan Sümerciler vardı, bugün ise Şenol Güneşçiler ile Fatih Tekkeciler olmaya başladı.
Yani ayrışma, taraf olma tüm hızıyla devam ediyor.
Paylaşılmayan mı ne?
Tabii ki Trabzonspor.
Hani ya Trabzonspor hepimizin ortak sevdasıydı?
Hani ya bir tek Trabzonsporumuz vardı?
Hani ya bize her yer
Trabzon’du?
Şimdi ne oldu?
Gelinen nokta mı ne?
Böl parçala yok et!
Şu an Trabzon’daki sinemalarda vizyona sokulmak istenen filmin konusu bu.
Unutmayınız ki ayrım kayrım yapmadan söylüyorum, hep birlikte bu sevdamızı yok etmek için maalesef var gücümüzle çalışıyoruz.
Sonunun nereye varacağını mı soruyorsunuz?
Hiç kıvırmadan söylüyorum:
Filmin sonu Paşahamamı’nda biter, dolayısıyla final sahnesi de kına yakmak olur!
Başka nasıl izah edebilirdim ki yaşananları?
SOKAK HAS GÜZEL DİYOR DA MASANIN ÜZERİNE BAKIYORLAR MI?
Sokak Fatih Tekke diyormuş.
E ne olmuş?
Sokak Fatih Tekke diyor diye, düğün dernek kurup halay mı çekelim?
Evet sokak Fatih Tekke diyor da isteyenlere soruyoruz bizler:
Ne yapalım?
Gece gündüz ağlayıp karalar mı bağlayalım?
Sahi sokak Fatih Tekke diyormuş da bir şey mi olmuş veya olacakmış?
Cidden ne anlatılmak istendiğini anlayamadık.
Ne olur ne anlatılmak istendiğini anlayanlar, anladıklarını bizim kulağımıza da üflerler mi?
Sahi sokak Fatih Tekke’yi neden istiyormuş?
Yemin billah ediyoruz dedik ya biz neden istediklerini bilmiyoruz.
O nedenle soruyoruz: Sokak niye Fatih Tekke’yi istiyor?
Sosyal medyayı takip ediyoruz, ne bileyim öyle deyiveriyorlar sosyal medya mecralarında zatımuhteremler.
Belki de şunu mu demek istiyorlar: Teknik direktör Fatih Tekke olsun ya da Fatih Tekke’den başka kimseyi kabul etmiyoruz.
Ben burada sokaktakilerin o isteklerine şöyle cevap vermek istiyorum: Oh ne ala, sevsin sizi Mualla!
Gördüğüm kadarıyla hayat sokakta istekte bulunanlara güzelmiş!
Onlar isteyecek, hoca gidecek!
Onlar isteyecek, hoca gelecek!
Vay anasını be!
Sokaktakilere bakar mısınız!
O istekte bulunan zatımuhteremlerin bakıldığında Trabzonspor’a hiçbir katkıları olmayacak ama teknik adam getirip götürmesinde söz sahibi bu muhteremler oluverecek!
Bunlar şak diyecek yönetim kurulu tak diye yerine getirecek!
Oldu olacak o zaman gelin kulübü de siz yönetiverin.
Gerçek taraftarı...
Ve her daim Trabzonspor’un yanında olanları ise tenzih ediyorum.
BU KEZ İNŞALLAH ALIR
Şenol Güneş’i en çok eleştirdiğim konulardan birisi de, yanına Trabzonspor menşeli bir yardımcı almaması konusuydu.
Ve şöyle de diyordum:
Hoca Trabzonspor’da top oynamış, sonrasında antrenörlük hayatını seçmiş oyunculara neden dokunmaz, neden onların gelişmesine katkı sağlamaz, neden onların önünü açmaz, neden onları Türk antrenörlüğünde kariyer sahibi yapmaz?
Defaatle bunları yazmışımdır.
Yine imam cemaat misali, hoca bildiğini okuyup bir tek Trabzonspor menşeli oyuncuyu kadrosuna katmamıştır.
Temennim görevi kabul etmesi halinde bunları hayata geçirmesidir.
Artık Şenol hoca 70’li yaşlara merdiven dayamış.
Kendisi de şu an Türk futbolunda hocaların hocası ünvanını alacak konuma gelmiştir, Fatih Terim ile birlikte.
Demek ki Şenol hocanın bu kez sorumluluğu katbekat daha büyük olup, Trabzonspor’a ilerde teknik adam bazında yıllarca hocalık yapacak teknik adamlar kazandırmalıdır.
AYNI SAZ HEYETİ GİBİSİNİZ
Yok kunduracılar!
Yok kuyumcular!
Yok darbukacılar!
Yok klarnetçiler!
Yok kemençeciler!
Neymiş efendim bunlar Trabzonspor’un üzerinden hala ellerini çekmemişler.
Fatih Tekke teknik adam olacakmış da, bu gruplar araya girince Şenol Güneş olmuş.
Ya Allah’tan korkun, Şenol Güneş’in darbukacıya, klarnetçiye, zurnacıya, davulcuya ihtiyacı mı var?
Ya bu Şenol Güneş...
Ya bu Türk futbolunda marka olan bir teknik adam.
Ya bu dünya 3’üncülüğü yaşamış bir hoca. Siz neyin peşindesiniz?
Ha az daha unutuyordum, bir de hocayı Hayrettin Hacısalihoğlu ile vurmaya çalışıyorsunuz.
Ne hocanın ne de Hayrettin Hacısalihoğlu’nun bu konuda birbirlerine ihtiyacı var.
İkisi sadece dost ve arkadaş.
İlişkileri bundan ibaret.
KİM KARŞI GELEBİLİR KİM YOK SAYABİLİR?
Elbette kimse Fatih Tekke’nin Trabzonspor’da teknik adam olmasına karşı değil.
Buna ben de dahilim.
Sonra Trabzonspor’un Fatih Tekke için ne anlam taşıdığını ve Trabzonspor’un ne kadar önemli olduğunu bilmeyen var mıdır?
Fatih Tekke tepeden tırnağa kadar Trabzonlu ve Trabzonsporludur.
Peki buna itirazı olan var mıdır?
Elbette itiraz etmeyi bir tarafa bırakın yorum bile yapamaz.
Ayrıca Fatih Tekke yediden yetmişe herkesin gönlünde yer edinmeyi başaran ender futbolcularımızdan birisidir.
Kolay mı zannediyorsunuz bütün tribünlerin size Fatih Tekke Sultan tezahüratını yaptırmak?
Demem o ki bütün Trabzonsporluların sevgisine mazhar olan Fatih hocayı böylesine yıpratmak kimsenin hakkı da değil haddi de.
Demem o ki Şenol hoca ile Fatih hocayı karşı karşıya getirmenin, Şenol hoca ile Fatih hocayı aynı kantarın içerisine koyup tartmanın kimseye bir faydası olmaz. Aksine bunların yapılması halinde iki hocanın yıpranmasına sebep olunur.
Daha önce de yazdım, bugün de tekrar ediyorum, şu süreçte Trabzonspor’un yükünü, ağırlığını kaldırıp taşıyacak olan Şenol Güneş’tir.
Şu dönem Güneş doğmalıdır.
Yönetim kurulu da burada doğru hamle yapmaktadır.
Mutlaka sırası ve zamanı geldiğinde Fatih Tekke de Trabzonspor’da teknik adamlık görevini yapacaktır.
Ama dediğim gibi bu an o an değil