Türkiye’de Vakıf Üniversiteleri ciddi anlamda
gelişmekteler. Vakıf Üniversitelerinin özellikle bölümler anlamında hedef
odaklı olarak kuruldukları, kuruldukları bölgedeki sanayi ortamlarının
varlığına göre de gelişim seviyelerini de hızlandırdıkları görülüyor.
Üniversite derecelendirme kurumu (The Times Higher
Education) tarafından yapılan irdelemelerde, endüstriyel yenilik ve altyapı
bakımından değerlendirildiğinde, Türkiye’den sıralamaya giren otuz üç
Üniversite içerisinde on altı Vakıf Üniversitesi var.
Ayrıca Yeni Kurulan Devlet Üniversiteleri hızlı yol
alıyorlar. Yeni bir altyapıyla, genç jenerasyonla ve yeni bir ekiple yola çıkan
bu Üniversiteler gelişimlerini başarılı bir şekilde sürdürüyorlar.
Her ile bir Üniversite, daha önce belirttiğim kinetik potansiyeli
yüksek olan Ülkemizde, önemli bir hamle oldu. Bu Üniversiteler her geçen gün
etkinliklerini artırıyorlar. Rekabet koşullarının gelişmesi söz konusu.
Ayrıca, Rektörlük seçimlerinin de kaldırılması, farklı
değerlendirmeler olabilse de, Türkiye için bağımsız çalışma anlayışının
yerleşmesinde etkili oldu. Sistemi rahatlattı diye düşünülebilir.
Önümüzdeki süreçte Özel Üniversitelerin de Türkiye
gündeminde daha çok konuşulacağını düşünüyorum.
Genel bir sonuç olarak, 2020 yılı itibariyle,
değerlendirmelere Türkiye’den otuzdan fazla Üniversitenin girmesi ve bu
üniversitelerin başarı sıralamasında daha yukarıya gitme istekleri Türkiye
adına sevindirici.