“Bir kuruluşta, bir kurumda bir iş, bir konu üzerinde düşüncesine, bilgisine, yol göstericiliğine, uzmanlığına başvurulan, kendisine danışılan görevli kimseye danışman” denir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her Saray’da kaçar tane danışman var, sayısını Türk milleti bilmez. Sultan’ın paşa gönlü ne kadar derse o kadar danışman tutulur. Bu danışman denen tipler, atandıktan sonra Erdoğan’ın yüzünü ya bir kez görürler, ya da hiç göremezler.
Paraları Türk devletinden ödendiği için, her birinin mutlaka şoförlü ve çakarlı, benzini bakımı devletten aracı, Emniyet Teşkilatından bir-iki koruması vardır. Böylelikle bir danışmanın aylık maliyeti devlete en az 300 bin liraya patlar!
Erdoğan danışmanlarına ne danışır?
Ekonomik konularda danışmaz! Çünkü “Ben Ekonomistim”, “Ben Ekonominin kitabını yazdım” diyen Erdoğan’dır.
Dünyada hiç kimse CB Erdoğan kadar bilgili değildir, her şeyi o bilir ve hiç kimse bu kadar kısa sürede Türkiye Cumhuriyeti gibi bir ülkeyi, IMF’nin kapısına bırakılacak hale getiremez!
Dün Balıkesir’de Kurtdereli Mehmet Pehlivan Yağlı Güreşleri vardı!
Genelkurmay Başkanlığından sonra, Milli Savunma Bakanlığından da dışlanan, Kayseri Milletvekili Hulusi Akar ve Bilal Erdoğan arasındaki alkış yarışını izledik!
O dev gibi Paşa Hulusi nasıl da küçücük kalmış! Siz bir de onu Yüce Divandan sonra, Silivri Kampüsünde göreceksiniz. Rütbeleri sökülmüş, emekli maaşı kesilmiş, ne arayanı var ne soranı!
Eğitime gelince, onda da baba-oğulun eline su dökecek bir kişi bile yok!
Erdoğan’a bu konularda öğüt vermek boşa nefes tüketmek demek. O binmiş bir alamete, gidiyor kıyamete! Türk milletine daha fazla zararı dokunmasın, ondan başka bir şey istemiyoruz…
Gelelim, Kılıçdaroğlu’na;
Kemal Bey, bir Genel Başkanın en öncelikli ve en önemli danışmanları, siyasetteki arkadaşlarıdır.
Gerçi siz; “Bagajı olmayan birini bulsam, onu Genel Başkan yapardım” dediniz ama, sizin partinizde çok değerli, bilgili, deneyimli siyasetçilerin olduğunu bizler biliyoruz. Yoksa bu arkadaşlarınızı 5 dönem, 6 dönem, 7 dönem milletvekili seçtirir miydiniz?
Konusunda dünyada itibar gören uzmanlardan danışman alabilirsiniz elbette!
Fakat Amerika’dan internet üzerinden toplantınıza katılan ve maaşlarını dolar olarak peşin-peşin alan uzmanlar bile kaçtı! Nerde bunlar?
Bunları anladık da; Şu Perinaz Mahpeyker Yaman adlı “Yüzü Ay Kadar Parlak” Yaman danışmana ne danışacaksın da, oda-araba verip, danışman yaptın?
Bunun gibisi senin partinde o kadar çok ki! Atatürk’e katliamcı diyen mi ararsın, Şeyh Said’, “Seyid Rıza” gibi İngiliz casuslarına tapanlar mı arasın, tomarla var!
Bırak PKK’lı danışmanları, Atatürk’e “Dersim Katliamcısı” diyen CHP’li milletvekili var!
Erdoğan Bey ve Kemal Bey, sizlerin danışmanlara hiç ihtiyacınız yok!
Sizlerin eğer bir parçacık bile kaldıysa vicdanlarınıza danışmanız gerekir.
Hele bir danışın, vicdanlarınız size “İkiniz de bırakın, emekli olun! Türk milletinin de benim de, sizlerden çektiğimiz yetti artık. Türkiye, Türkiye olalı böyle zulüm görmedi be arkadaş” diyecektir.
Sağlık ve başarı dileklerimle…