Suçlamamız elbette ki devleti yöneten siyasetçi ve devlet bürokratlarınadır. Devlete değil! Devletin ağzı mı var?
Hedefimiz, belirli bir dönem için “Devlet Ağzı” olmak görevini yapan siyasetçiler ve devlet bürokratlarıdır, yani Türk Milletine yalan söyleyenlere…
Hatırlarsanız geçen hafta İstanbul Havalimanının, her kar yağdığında, her sert rüzgarlı havada uçuş trafiğine kapatıldığını, fakat hemen yanındaki (Erdoğan ve Arap Şeyhlerinin özel havalimanı olarak kullandıkları, denetimlerin yapılmadığı) Atatürk Havalimanına aynı hava şartlarında iniş-kalkışın mümkün olduğunu yazmış ve oluşan kamu zararını açıklamıştım.
İstanbul Havalimanını işleten İGA adlı şirketin bir yetkilisi, yazımızı yayınlayan Sayın Rahmi Turan’a bir açıklama gönderip şu savunmayı yapmış;
“İstanbul Havalimanı 24 Ocak 2022 günü gerçekleşen şiddetli kar fırtınası ve tipi haricinde HİÇBİR GÜN TRAFİĞE KAPATILMAMIŞTIR. Kötü hava koşulları nedeniyle hangi uçuşun iptal olacağına havayolu şirketleri karar veriyor!”
Bu açıklama, tam bir saçmalık ve havacılık bilgisinden yoksunluktur.
Google’da “İstanbul Havalimanında 2023 yılında uçuş iptalleri” diye yazdığınızda, yüzlerce uçuş iptali ve yüzlerce kez hava trafiğine kapatıldığını görebilirsiniz.
Tabii ki, meteorolojik veriler ve havalimanının durumu değerlendirildikten sonra uçuşların yapılıp yapılmayacağına Havayolları Şirketleri ve Kaptan Pilotlar verecektir. Çünkü her türlü sorumluluk onların üzerinedir.
Siz, İstanbul Havalimanının yerini belirlerken, ilimi-bilimi- uluslararası havayolları kurallarını gözardı edeceksiniz, sonra da şirketlerden ve Kaptan Pilotlardan, riskli havalimanına inmesini bekleyeceksiniz! Siz salak mısınız?
İstanbul Havalimanının yerinin yanlışlığı, bu havalimanı hava şartları yüzünden kapalıyken, 8 km ötedeki Atatürk Havalimanının inişe-kalkışa açık oluşundan ve CB Erdoğan’ın bile İstanbul Havalimanına değil, bir pisti parçalanmış, AKP miting alanı haline getirilmiş Atatürk Havalimanına iniş yapmasından net olarak anlaşılmaktadır.
İGA, İstanbul Havalimanında kiraya verdiği işletmelerden kira tutarlarını peşin-peşin alır.
Ama aynı İGA, 2019 yılında uçuş ve yolcu trafiğine açılan İstanbul Havalimanı için devlete tek kuruş kira ödemez. Saray torpilli müteahhitler, 5 MİLYAR DOLAR tutan kira bedellerini taa 2043 yılına (20 yıl sonra) erteletmiştir. Hem de faizsiz!
Bu da yetmezmiş gibi, İGA’nın sözleşmeye göre Havalimanına yapması gereken
6 MİLYAR DOLAR tutarındaki yatırım, zorla ertelenmiştir.
Aziz Milletim, Güzel Milletim, Uykuyu çok seven milletim!
Sen böyle uyumaya devam ettiğin, kendi evlatları görmediğin sürece seni soymaya devam edecekler.
Sen bilirsin Aziz Türk Milleti…