“Akrep gibisin kardeşim, korkak bir karanlık içindesin akrep gibi, Serçe gibisin kardeşim, serçenin telaşı içindesin. Midye gibisin kardeşim, midye gibi kapalı, rahat. Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim. Bir değil, beş değil, yüz milyonlarlasın maalesef. Koyun gibisin kardeşim, gocuklu celep kaldırınca sopasını, sürüye katıltıverirsin hemen ve adeta mağrur koşarsın salhaneye. Dünyanın en tuhaf mahlûkusun yani, hani şu derya içre olup deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende. Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hala şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin, demeğe dilim varmıyor ama, kabahatin çoğu senin, canım kardeşim.” (Nazım Hikmet Ran) Neden bu haldeyiz, diye dertlendiğinizde bu şiir size iyi gelecek...
Vatandaş; Genellikle, ülkedeki politik kurumların BİR PARÇASI olmak demektir. Anayasal ülkelerde, o ülkede yaşayanların devlet tarafından ANAYASA’DA verilen haklardan yararlanmaları için o ülkeye “Vatandaşlık Bağı” ile bağlı olmaları gerekir.
Vatandaşlar olarak hepimizin “Politik Katılım” ve “Denetleme” hakkımız vardır. “Ülkenin gerçek sahibi, seçimle gelenler değil, vatandaşlar olarak bizleriz. Onlar, belli bir süre için, görevleri ve sorumlulukları Anayasa’da yazan, vatandaşların vekalet verdiği elemanlarımızdır...”
DOĞRU 1; Vatandaşlar olarak her şeyin sahibi bizleriz. Bizim seçtiğimiz kimseler, bize hakaret edemez. Demokrasi; Demokrasi statik bir rejim değildir, daha da gelişmelidir. İnsana yakışacak, toplumsal yaşamı daha akılcı düzenleyecek, kişi hak ve özgürlüklerini, uygulamada daha geçerli kılacak bir rejim haline getirilmelidir.
Demokrasilerde önce “Bağımsızlık” şarttır. Başka bir devletin boyunduruğu altına girmiş bir ülkede demokrasi olmaz. Demokrasi, oy çokluğuna dayanarak her şeyin yapılabilmesi demek değildir. Oyçokluğu ile bir ülke bağımsızlığından vazgeçerse, ortada demokrasi kalmayacağına göre, oy çokluğu her şey demek değildir. Demokrasi, bir uzlaşma ve hoşgörü rejimidir ama bu her şeyin her şeyle uzlaşması demek değildir.
Bilim ile hurafe- dürüstlük ile hırsızlık- Laiklik ile yobazlık uzlaşabilir mi? Demokrasi adına, demokrasiyi yıkmak isteyenlere; hoşgörü gösterebilir misiniz? Demokrasi, halkın yoksulluğunun daha da arttırılması demek değildir.
Eğer bir ülkede demokrasi var deniyor ve halk her geçen gün yoksullaşıyor, bir avuç asalak daha da palazlanıyorsa orada demokrasi değil, oligarşi vardır. (Azınlığın egemenliği) Demokrasi varsa, mutlaka denetim mekanizmaları olmalıdır. Eğer yönetenler halka hesap vermiyor, halk da susuyorsa orada demokrasi yoktur.
Ülkenin bağımsızlığı peşkeş çekiliyor, ülke, hırsızlıkla edinilen oyçokluğu ile çağlar öncesine götürülmek isteniyorsa, siyasi ahlak ayaklar altına alınıyorsa, yoksulluk bıçağı kemiğe dayanmış, yolsuzluklar sınır ötesi haline gelmiş ve halk salak yerine konuyorsa, orada halk yani her şeyin sahipleri, verdikleri emaneti geri almak zorundadır.
Nasıl alınabiliyorsa öyle!
DOĞRU 2; Yurttaşlar olarak seyirci yani konu mankeni değil, katılımcı olmalıyız. Aziz Türk Milleti; İnanıyorum ki bu İlkokul Yurttaşlık Bilgisi düzeyindeki bilgiler sizler tarafından biliniyordur.
Bu bilgileri özellikle AKP-MHPHÜDA PAR-DEM Ortaklığı ve TBMM’de grubu bulunan bazı partiler için aktardım.
Demokrasi, çok narin bir çiçek gibidir. 7/24 bakım ister, korumak ister, bu bilince sahip gençlerin yetiştirilmesini ister.
Cumhuriyet denen güzel çerçevenin içine, standartları yüksek bir demokrasi yerleştirebilirsek, bugün yaşadığımız problemlerin tamamına yakını ortadan kalkacaktır. Yapılması gereken, bizlerin yani yurttaşların sürekli aktif olarak olayları izlemek, iktidarları ve muhalefeti denetlemek, gerektiğinde Anayasal direnme ve indirme hakkımızı kullanmaktır.
Ülkemizde oynanmakta olan emperyal kumpası, planlayıcılarının kafalarında parçalamak zorundayız.
Takip edilecek yol bellidir. Ne, tarikatları ve cemaatleri hırsızlık için kullananların iğrenç yolu, ne PKK gibi Narko Terör Örgütlerinin kanlı yolu! Sadece, dünyanın imrendiği Büyük Atatürk’ün, çağdaş medeniyet yolu! Yeter ki sesimizi çıkarmayı bilelim...
Vatan söz konusu ise, gereğinden fazla merhamet, ihanettir. (Atatürk) Sağlık ve başarı dileklerimle...