Doğru Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Haydar Çakmak, uzun yıllar yurtdışında bulunmuş değerli bir bilim ve siyaset adamıdır.

Son zamanlarda, ömürleri boyunca hep yanlışı savunmuş, bir türlü Türk Milleti diyemeyen Bölücü Kürtçüseverler, Ermenistan destekçileri, Fetö’dan beslenenler, TSK düşmanları, Soros çocukları, ihanet kokan kelimeleri ele geçirdikleri televizyon programlarından Türk Milletinin üzerine püskürtmekteler. Bu konuda yazıp, okurlarımızı bilgilendirmek için Haydar Bey’den destek istedim. O da bana bir makalesini gönderdi. Yazısı tam da istediğim gibi idi. Sabrınızı zorlamazsam, iki gün sürecek bir yazı halinde sunmak isterim.

Dünyada yaklaşık 5 bin dil konuşulmakta ama Birleşmiş Milletlerdeki devlet sayısı 198! Geri kalan milletlerin devleti yoktur. Devlet kuran milletlerin bir istisna ile tamamı, nerede dünyaya geldilerse devletlerini orada kurmuşlardır. Anadolu’daki Türkler, yani bizler hariç! Bizler Orta Asya’da (Türkistan’da) tarih sahnesine çıktık ve topluca 5 bin km göçerek Anadolu’da devlet kurduk.

Ön Türkler olarak Anadolu’ya ilk geliş tarihimiz, Göbeklitepe’nin bulunmasıyla şimdilik M.Ö 13 bin yılına kadar gidiyor. Yani 15 bin yıldır bu topraklardayız!

Geldiğimizde Anadolu boş bir arazi değildi. Çeşitli halklar, devletler, medeniyetler vardı. Bunlar daha güçlü olan Türk Medeniyeti içerisinde kaynamış ve yok olmuştur. Hıristiyan dünyasının, özellikle Vatikan’ın Türklere düşmanlığın ve tarihimizi çarpıtma gayretlerinin ana nedeni bu yenilgileridir.

Türklere karşı doğrudan cephe açmak çok zordur. Bunun yerine tarih boyunca dolaylı olarak, içten entrikalarla, iç kargaşalarla bizi yıkmaya çalıştılar.

Bu bitmeyen kin ve düşmanlık asırlardır böyle sürer.

Özellikle 20 yıllık AKP iktidarı ile başlayan yeni dalgaları ibretle izliyoruz.

Kimi cehaletten, kimileri ihanetten bu bozguna çanak tutmakta, kendi vatanı aleyhine çalışmaktadır. Bütün amaç, Türk Devletini yıkmak, yerine Osmanlı gibi kozmopolit ve çok uluslu bir devlet kurmaktır.

Bu nedenle devletimize adını veren asli unsur Türklere saldırarak, Türkiye’nin Türk olma karakterini yok etmeye çalışırlar. Bunun için bazı kelimeleri bilerek kullanırlar.

Türkiyeli-Türkiye Hükümeti-Türkiye Halkları;

Bu sözcük ve kavramlar sıkça kullanılmaktadır. Bir kere bu sözler üzgün Türkçe değildir. İkincisi, Türkiye bir TOPRAK PARÇASININ adıdır. Toprağın yurttaşı

olur mu? Toprağın devleti olur mu? Bu ülkenin veya devletin adını kullanmak zorundasınız. Devletimizin adı Türkiyeli Devleti değil TÜRK Devletidir.

Halkın hükümeti olur. Halkın adı Türk Halkı, hükümetin adı Türk Hükümetidir.

Bu ince ayarı kullananlar dolaylı olarak “Ben Türk değilim ve Türk adına, Türkiye’nin Türk olma karakterine karşıyım” demektedir.

Mozaik;

“Türkiye bir mozaiktir” cümlesini çok işitirsiniz. Yeryüzünde hiçbir ülke, tek etnik bir milletten oluşmaz. Özellikle imparatorluk ardılı bir devlette çeşitli etnik unsurlar kaçınılmaz olarak vardır. Ancak her devleti kuran bir asli unsur vardır. Türkiye’de bu, Türk etnik unsurudur. Yapılan bilimsel ölçümlerde nüfusun %87’si kendini Türk olarak belirtmektedir. Böyle bir yapıya mozaik (Çok ve eşit parçalı) demek mümkün değildir. Ayrıca son zamanlarda, Kürt seçmen-Kürt Bölgesi-Kürt Varlığı-Kürt Partisi gibi kasıtlı ayrıştırıcı kavramlar kullanılmaktadır. Bunların amacı (Türkiye Türklerin değildir, itirazım var) demektir.

Ümmet;

Bu kavram, Yurttaş yerine dini terim olarak ortaya sürülmektedir. Ümmet; Bir peygambere inanıp onun yolundan giden dünyadaki herkese denir. Bilinçli ve kasıtlı kullanan mesajı şudur; “Ben Laik bir devlete karşıyım. Ben yurttaş değil, ümmetim!” Siyasal İslamcıların tamamı, Türk Ulus Devlet yapısına karşıdır. 

Osmanlıyım;

Osmanlı bir ırk değil, bir ailenin adıdır. Aynı zamanda Osmanlı bir Türk Ailesiydi ve bir Türk Devletiydi. Onun yerine kurulan Türkiye de bir Türk Devletidir.

Siz hiç Roma İmparatorluğunu yeniden kuracağım diyen İtalyan’a rastladınız mı? Bugün Osmanlı Devleti’ni isteyenler, çok milletli devlet isteyen ve Ulus Devlet yapımıza karşı olanlardır.

Bugün incelediğimiz, Türkiyeli-Türkiye Hükümeti-Türkiye Halkları-Mozaik-Ümmet kelimelerini sürekli kullanan AKP’dir. MHP de “Türk Milliyetçiliği” çizgisini terk etmiş ve Siyasal İslam’a doğru yelken açmıştır. Cumhur İttifakının Cumhurbaşkanı adayı da Siyasal İslam’ın bir temsilcisi olacaktır.

Önemli olan Millet İttifakının adayının  fikir yapısının ne olacağıdır?

Bu ittifakın içindeki Said-i Nursi, Fetö, İhvan elemanlarına bakınca ve bir de Ekmelettin-Abdullah Gül olaylarını hatırlayınca insan ürpermeden edemiyor… (Yarın devam edeceğiz)