“Tarikat ve Cemaatlerin militanlarını TSK’ya sokarsanız, Türk Devletinin
Kurucu Önderi Büyük Atatürk’ün resmini yakasına takmayan şerefsizleri derhal TSK’dan atmazsanız, Kurtuluş Savaşını “Keşke Yunan kazansaydı” diyen alçakları, Genelkurmay Başkanı ve MİT Başkanı ile ziyaret ederseniz, TSK’yı, dünyada “Askeri Hastanesi olmayan” tek ordusu haline getirirseniz, Vatan Evlatları işte böyle düzine- düzine şehit olur!
Bu acıyı, hırsızlığı babalarından alan veletlerini torpille askere göndermeyenler yüreklerinde hissedebilir mi? Hesap verecekler…”
Tarikat veya Cemaatlere katılan insanlarımızın, neden katıldıklarını, ekonomik-sosyal-eğitim durumlarını belirlemek için Anadolu’yu İl-İlçe-Köylere kadar çok yönlü bir araştırmak ve insanımızı tanımak şarttır.
Devletin en önemli görevlerinden biri budur. İlgili Bakanlık uzmanları, Sosyologlar, Psikologlar ve kökleşmiş Üniversitelerimizin akademisyenleri, insanların tarikat ve cemaatlere neden yöneldiklerini, araştırıp, raporlamaları gerekir. Aksi, devleti, hastalığı teşhis etmeden reçete yazan sahte doktor durumuna düşürür.
Yeryüzündeki tüm yaratıklar arasında şeytanla hemen uyuşan, anlaşan ve şeytanlaşan tek yaratık insandır. Şeytanlaşan insan, yüzyıllar boyunca kendi nesline kötülük ekti, kötülük biçti. Kötülük yapma ve yayma konusunda, insanla yarışabilecek bir yaratık yoktur.
Tarikat ve cemaatler günümüzde, insanları avlayan, kendi maddi ve siyasi çıkarları uğruna onları şeytanlaştıran topluluklara dönüşmüştür.
Bu iblislere “Seccadeye Dadanan Şeytanlar” diyoruz!
Kanımızca, tarikatlara-cemaatlere “Tarikat Müritleri” tarafından götürülen çoğu kişi travmalı insanlardır. Bu kişiler ya çok günah işlediğini düşünür, ya çare bulamadığı bir derdi hastalığı vardır, ya iflas etmiştir, ama çoğu ekonomik olarak zorda olan insanlardır.
Köşeye sıkışmış, sıfırı tüketmiş olan kişi, tarikata götürüldüğünde orada Doktor, Mühendis, Öğretmen, Tüccar, Esnaf, Avukat, İşçi, vs oluşan topluluğu görür.
Şeyh geleni yargılamaz, aksine onu kucaklar ve ahiret hayatına yönlendirir.
Yeni gelenin kocaman bir ailesi olmuştur artık!
Şeyh, her İl’e ve büyük ilçelere birer vekil atar. Tarikat yıllar içinde büyür, ekonomik ve siyasi açıdan güç sahibi olur. Sıra devlete sızmaya, daha fazla güçlenmeye gelir, salak veya kötü niyetli siyasetçi ve resmi-sivil bürokratların katkılarıyla, devlette paralel bir yapı haline gelir.
Bunların Allah ile, Din ile, Doğruluk ile Dürüstlük ile hiç ilgileri yoktur.
Bir tarikat, diğer tarikatın camisine gitmez. Hatta şeyh, başka tarikat mensuplarının cenaze namazlarının dahi kılınmayacağını ısrarla belirtir. Neden? Eldeki kuşlar kaçmasın diye!
Siz, sınavlarda soruları çalarak, kendi taraftarlarına dağıtan, böylelikle milyonlarca Türk gencinin geleceğini çalan hırsızların “Allah Birdir” dediğine inanır mısınız?
Sizler geçim sıkıntısı çekerken, 55 Milyar Dolar serveti olan tarikatın şeyhinin Müslüman olduğuna inanır mısınız?
Siz, Devlete tek kuruş VERGİ vermeyen, fakat 24 yıldır avenesiyle beraber,
110 bin metrekare içinde Saray gibi konutlarda ABD’de oturan seccade şeytanlarının Türk olduklarına inanır mısınız?
Siz, Türk Milletinin vergilerinden oluşan Milli Bütçeden maaş alan, bu para ile evlatlarını besleyen ama Anayasanın kendisine emrettiği görevleri yapmayıp, Laik Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı yobazları destekleyen Yüksek Yargı mensuplarının, Türk Milletinden olduklarını kabullenir misiniz?
Siz, bir gün daha fazla iktidarda kalıp hırsızlık yapmaya devam etmek için, seccade şeytanlarıyla mücadele etmeyen, yobazlara Bakanlık veren siyasetçilerde ahlakın kırıntısı olduğuna inanır mısınız?
Aziz Türk Milleti;
Emperyalist Devletlerin istihbarat örgütlerinin kucağında oturan holdingleşmiş tarikat ve cemaatlerle hukuk içinde mücadeleye hazır tek parti DOĞRU Partidir.
Laik Cumhuriyetten gram taviz vermeden, Atatürk İlke ve Devrimlerine bağlı, en geniş anlamıyla Sosyal Devleti gerçekleştirip, fakir insanlarımızı yobazların elinden çekip alacak, onları kimseye muhtaç etmeden onurlu vatandaşlar olarak yaşamalarını sağlayacak, “Kamucu Ağırlıklı” planlı Karma Ekonomik modelini hazırlamış, çağdaş eğitime, kadın-erkek eşitliğine inanmış ve Türk Milletini yeniden BİR ve BÜTÜN yapacak, tek parti DOĞRU Partidir.
Biz Türk Milletine diyoruz ki;
Ya öz, dürüst, bilgili, kökünü bildiğin evlatlarına görev vereceksin ya da kandırılmaya ve sürünmeye devam edeceksin!
Takdir de, karar da senin Aziz Türk Milleti…
Sağlık ve başarı dileklerimle