A+ A-
Yorum
10

Sona Çok Yaklaştık

Yayın Tarihi: 14.04.2024 - 10:00

Bir ülkede “ADALET”, yönetenler tarafından işletilmiyor, yönetenlerin ve yasa dışı bazı grupların pisliklerini temizleyen deterjan gibi kullanılıyorsa!

Bir ülkede, iktidarın çılgınlık derecesine varan demokrasi ve hukuk dışı uygulamalarını, muhalefet partileri engelleyemiyorsa!

Bir ülkede, o ülkenin rejimi bizzat iktidar tarafından tahrip ediliyorsa ve başta STK’lar, Akademisyenler ve tüm millet sesini çıkarmaktan korkuyorsa!

Bir ülkede, iktidarın desteklediği sapık bir tarikat lideri televizyonda, “Birinci Türkiye Cumhuriyeti son bulmuştur. Şimdi Birinci Osmanlı Cumhuriyeti kurulması zamanıdır. Erdoğan ilk Padişah olacaktır” diyor ve Cumhuriyet Savcıları o meczubu kulağından tuttuğu gibi hapse atmıyorsa!

Bir ülkede, Cumhurbaşkanı-Başbakan-Bakan çocukları aniden süper zengin birer velet haline geliyor ve Yargı parmağını bile kıpırdatmıyorsa!

Bir ülkede medya, ya satılmış ya da sindirilmiş olarak gerçekleri kamuoyuna aktarmıyorsa!

O ülkede siyaset ve demokratik mücadele yolları tükenmiş demektir.

Adım-adım, göz göre göre büyük bir planın parçası olarak zeka özürlü bir toplum gibi kargaşaya ve parçalanmaya doğru sürükleniyoruz.

Öngörüsü olmayan, kendisine kurulan tuzakları görmekten aciz, bilgi seviyeleri çok sığ olan iktidar ve muhalefet partileri bu gidişin sorumlularıdır.

Önümüzdeki günler o kadar karanlık ve o kadar korkunç olacak ki, siyasi ve ekonomik çöküntü, günü gününe yaşayan, namusuyla geçinen milyonlarca insanı perişan edecek. Milyonlar işini kaybedecek.

Siyasi mücadele- Demokratik rekabet- Hukuk Devleti ortadan kalkacağına göre, önümüzdeki günlerde bir güç savaşı yaşanabilir.

Ülkede PKK’yı, IŞİD’i, FETÖ’yu destekleyen ve ülkenin bölünmesini hedefleyen örgütleri benimseyen tarikat ve cemaatlerin çoğunluğu öldürücü silah sahibidir. Her birinde birer tane pompalı tüfek olduğunu inkâr edecek biri var mı?

Ya bizler? Devletine güvenen insanlar ne yapacağız? Kurbanlık koyun gibi beklemekten başka ne yapabiliriz?

Ülkede çıkması olası bir kaosu bastıracak bir Milli Ordumuz kaldı mı?

Baro Başkanlarına “terörist” muamelesi yapan Polis teşkilatı mı Türk Milletini koruyacak?

Değerli Okurlar;

Yıllardır bu günlerin gelebileceğini, Anayasa çerçevesinde ve demokratik rejim içinde alınması gereken tedbirleri anlatmaya çalıştım. Başarılı olamadım, anlatamadım!

Şimdi, başta AKP-MHP-Hizbullahçı Hüda Par ve Kılıçdaroğlu’nun TBMM’ye soktuğu 38 milletvekilinin desteğiyle, 1921 Anayasasında olan “Etnik Kökene ve Mezheplere göre” parti kurulmasına izin veren bir Anayasa’yı Türk Milletine yutturmaya çalışacaklar!

Bu önemli konuda CHP’nin tavrı ne olacak, merakla bekliyoruz.

Eğer, ülkeyi felakete götürecek yeni anayasa Türk Milleti tarafından kabul edilirse, işte o zaman “ört ki ölem” zamanıdır.

Uyarı görevimize devam ederken, siyasi ve demokratik birliktelik için çalışmaya devam edeceğiz.

Sağlık ve başarı dileklerimle

Etiketler