Önsel, "Planlar 2002 yılında yapıldı diyorlar, oysa o deliller 2006 yılında ortaya çıkan bir programla yapılmış. Kesinlikle böyle bir darbe planı yok. Bakın bu Hüseyin Elikler, hukuk adamları, o televizyonlara çıkıp gazete köşelerinde bizi linç etmeye çalışan gazeteciler Nazlı Ilıcaklar, Mehmet Baransular... Yazıklar olsun, diyorum. Bu Baransular, alçak tetikçi. Ermenistan göçmeni Baransular toprağı kirletir" dedi. NASIL İNANDINIZ? Önsel, şöyle devam etti: "Trabzon meydanından, buradan sesleniyorum. Asker hata yapar mı, evet yapar. Bizler de insanız. Ben de Trabzon’un Beşikdüzü ilçesindenim. Bizler gökten zembille inmedik. Elbette hata yaparız. Yanlış yapanlar ceza alsın. 12 Eylülleri, 12 Martları, 28 Şubatları yapanlar ceza alsın. Şükürler olsun hiçbirine katılmadım, yanında da yer almadım. Ama genel anlamda asker sizin, bizim askerimiz. Siz camileri bombalayacağımıza nasıl inandınız? Askeri sevmeyenler, askerinden nefret edenler, o nefret tohumlarını ekenler bilesiniz haindirler. Onlara inananlar, eğer askerinizi sevmezseniz gün gelir yabancı askeri beslemek zorunda kalırsınız. BUNLAR HIRSIZ VE KATİLDİRLER Emperyalizmin işbirlikçileri, Firavunun günümüzdeki uzantıları... Bunlar hırsız ve katildirler. Milletin emaneti olan üniformamı çaldılar, hırsızdırlar. Benim geleceğimi çaldılar. Çocuklardan babalarını, analardan oğullarını çaldılar. Onun için hırsız diyorum bunlara. Katildirler. Ellerinde Muratların, Ali Tatarların, Berklerin, Abdulkerim Kırcıların, Kuddusi Okurların kanı vardır. Kumpas kurup onları içeri tıktılar. Ölümlerine sebep oldular. Bunun hesabını er ya da geç verecekler. İşte o zaman gerçek adalet yerini bulacak. Bunlar bizim masumiyetimizi katlettiler. Beni, bizleri cezaevlerine tıkarak susturacaklarını zannettiler. Bu ülkeyi böleceklerini, bayrağı ebediyen indireceklerini zennettiler. Göreceksiniz inmeyecek o bayrak. Bizi de dün o zalim mahkemelerinde susturamadılar. Susmadık. Dün susmadık, bugün susmuyoruz, yarın da bu alçaklar, vatan hainleri buradan defolup gidecekler. İçimizden defolup gidecekler. Sesimiz onların kulaklarında sürekli çınlayacak. Vicdanları onları karanlık zindanlara koyacak."