Suruç'ta 32 genç, dinci terör örgütü IŞİD’e mensup olduğu açıklanan canlı bombayla katledildi… PKK, Adıyaman’da 1 askeri, Şanlıurfa’da 2 polisi şehit etti. Bordo bereliler sınıra gönderildi. IŞİD, Türk askerine ateş açıp 1 astsubayı şehit etti… Asker, karadan ve havadan IŞİD’ı bombaladı, onlarca militanın öldürüldüğü açıklandı... 13 ilde büyük operasyon yapıldı, 1 ölü ve yüzlerce gözaltı oldu.

Ve bu olaylar zincirinin tam ortasında ABD ile Türkiye, Adana’daki İncirlik Üssü’nün IŞİD’e karşı kullanımı konusunda anlaşmaya vardı.

ABD’YE TESLİM

Daha 2-3 hafta önce, ABD ve diğer küresel emperyalistlerin desteğindeki PYD-PKK’nın, Türkiye-Suriye sınırı boyunca bir Kürt koridoru oluşturması konuşuluyordu. ABD Türkiye’ye, "Ya benim oyunum içinde yer alırsın ya da dışarıda kalıp sonuçlarına katlanırsın" deyince, her şey çok hızlı biçimde değişti.

ABD’nin başını çektiği koalisyona katılacağı için mi Suruç katliamını düzenleyerek kendince Türkiye’yi cezalandırdı IŞİD? Yoksa, Türkiye’nin "hizaya sokulması", yeniden "tamamen" ABD politikalarının bir parçası yapılması için mi IŞİD üzerinden bir Suruç katliamı planlandı? Ya da Türkiye’de "iktidarı da yönlendiren bazı karanlık odaklar", yeni pozisyonu için, daha önce besleyip büyüttüğü terör hücrelerini harekete mi geçirdi?

PKK, bu kadar kritik bir ortamda ne amaçla bir askeri şehit edip 2 polisi yatağında hunharca katletti?

HANGİ IŞİD?

ABD ile müttefikleri, bazı Arap ülkeleri, Irak ve Suriye devleti, Kuzey Irak Kürt yönetimi, Suriye’deki çok sayıda örgüt ve PYD-PKK ile savaşan IŞİD, bugüne kadar kendisine destek olan Erdoğan yönetimindeki Türkiye’ye neden saldırsın? Saldıran hangi IŞİD?

Bir süre önce "Suriye’den bir füze sallarız. Bu bahane ile asker içeri sokarız" diyenler, yeni senaryolar mı sahneliyor?

ERKEN SEÇİM SENARYOSU MU?

İşe bakın ki bu olaylar, AKP’nin ve sarayın iktidarı bırakmamak ya da başkasıyla paylaşmamak için uygun ortam yaratıp erken seçime gitmek istediği bir dönemde oluyor.

ABD, AB, IŞİD, PKK ve pek çok güç, Türkiye’yi Suriye ya da Ortadoğu bataklığına sokmak için her türlü telkin, zorlama, kışkırtma, saldırı, cinayet ve katliamı gerçekleştirebiliyor. Zaten kendini fiili başkan gören saraylı ve meşruiyeti tartışmalı iktidar, savaş için can atıyor.

Görünen o ki, son dönemlerde yaşananlar, dışarıda küresel aktörlerin planları ile içeride iktidar sahiplerinin hedeflerinin çakıştığını gösteriyor.