Hafta boyu operasyonu ve olayları, yorumları takip ettim. Konuya negatif veya pozitif ön yargı ile atlamak istemedim. "Olsun bitsin bakalım ne çıkacak altından?" diye sabırla bekledim. Dış basında, Arapça ve İngilizce yayınların yorumlarını takip ettim. Sonra da salim kafa ile kendi yorumumu yapmak istedim. Kimi, bu yer değiştirme ve tahliye meselesini "zafer, kimisi de "firar veya tahliye" şeklinde yorumladı.

Külliyesi yanlıştır. Bu denli uç yorumlar, acil, taraflı ve hissi yapılmıştır. Esasen bu operasyonun birçok versiyonu vardır. Fakat, mantıkla düşünmek gerekirse "Asla herkesi mutlu edecek kesin ve bir tek çözümü de yoktur". Hadi askerlerimize "Oradan bir milim kımıldamayın" dediler ve de IŞİD veya provokatör Batı ajanları orayı provoke edip saldırdılar. Elbette uçaklar ve TSK'leri oraya ulaşır, amma bir düşündüm baktım.

Ölen öldü kalan kaldı da sonra ne olacak? Zaten Batı seni orada batağa saplamak için kaç yıldır uğraşıp duruyor. Bugün "Kaçtılar" diyenler o zaman da "Bir türbeden 40 askeri tahliye edemediler" diyeceklerdi. Sonra 15 yılda toparlanan Türk ekonomisi altı ayda yıkılacaktı. Bu ara, iddia edildiği gibi oradaki unsurlarla operasyonun selâmeti için ittifak veya görüşme yapılmışsa bu da doğrudur. Aptalca etrafla takışmanın kârı nedir?

Peki sonra ne oldu? Zaten şu an orijinal yerinde olmayan türbeyi yine Suriye toprakları içinde sınırımıza yakın bir yere taşıdılar. Keşke ilk taşındığında Bursa’da torunu Osman Gazi'nin yanına defnedilseydi. Bugünkü operasyon bile çok doğru ve mantıklı yapıldı. Peki bu çekilmenin, alan boşaltmanın altında başka bir proje yatmış olabilir mi? Olabilir, de bu düşüncenin(!) tahakkukunu hiç kimse şimdiden garanti edemez. Mimarları(!) dahi "Bekle gör"e mecburen riayet edecektir. Peki, muhalefet partilerinin "hezimet" eleştirilerini nasıl yorumlarım? Sn. Erdoğan’a ilk anda "Operasyona müdahale etti" şeklinde yüklenenler, Cumhurbaşkanı'nın başkomutan olduğunu ıskaladılar sanırım.

Onun bu olayı takip veya fikrini beyan zaten görevi ve yetkisidir. Boşuna doldur boşalt yapıyorlar. Elbette taktik, teknik müdahale Genelkurmay'ındır. Hükümet zaten bu denli olaylar için TBMM’den tezkere almış. Onlar da, Başbakan da Genelkurmay'ı görevlendirip yetkilendirmiş ve operasyonu da Genelkurmay icra etmiştir. Prosedür ve yapılan iş son derece mantıklı ve yerindedir.

Türkiye’yi maceraya atmaya çalışanların tuzağına gelmenin bir anlamı yoktu. Ha, Sn. Erdoğan ve Başbakan'ın burada bir noksanı yok mu? Var. Keşke operasyon esnasında muhalefet parti liderlerini en azından son gün, bilgilendirip, hatta kendilerinin seyrettiği ana kumanda merkezine onları da davet edip olayı yakından izlemelerini sağlayıp sonradan bu denli çatlak sesleri engelleyebilselerdi. Keşke böyle bir operasyonda muhalefet partileri de destek verebilselerdi. Keşke bu konu zaferle hezimet arasında gidip gelmeseydi. Başka ne diyeyim? Keşke bu konu eskisi gibi hiç istismar edilmeseydi.