Türkiye’nin içinde bulunduğu konjonktür gereği cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmesinin elzem hale geldiğine dikkat çeken Başkan Genç, “Şu anda yönetildiğimiz sistem tıpkı 1960’ta Menderes’a sahip çıkamadığı gibi, 1971’de Demirel’e sahip çıkamadığı gibi, 1980’de darbeyi önleyemediği gibi, 1993’te Özal’a sahip çıkamadığı gibi, 97’de Erbakan’a sahip çıkamadığı gibi; şimdi de tam milli iradeye tam olarak sahip çıkmıyor.  Birileri darbeyle beraber yönetimi alıyor. Bir darbeyle emeklerimizi, vergilerimizi çalıyorlar. Onun için bu sistemin değişmesi elzemdir.

Yeni gelecek olan sistemde hükümetlerin değişmesi sorunu yok. Tek adam olayı da yok. Eğer seçim varsa, tek adamlık yoktur. Bu sistemde başkan ve hükümeti en fazla 10 sene görev yapabilir. O halde bu sistemin tek adamı millettir. Zaten CHP’nin itiraz ettiği budur. Millete ne zaman inisiyatif verseniz, CHP ortalığı ayağa kaldırır. Çünkü, onların milletle işi olmamıştır. Millete illet gözüyle bakmışlardır. Her zamanda böyle baktıkları için seçimlerde şamarı yemişler.” dedi. 

MANUEL VİTESTEN, OTOMATİK VİTESE GEÇECEĞİZ

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde hem cumhurbaşkanının, hem de milletvekillerinin aynı gün seçileceğini belirten Başkan Genç, “Şu anda biz bir oy veriyoruz. Verdiğimiz oyla milletvekilleri seçiliyor, onlar da hükümeti kuruyor. Şimdi 3 Kasım 2019’da iki sandığımız olacak. Bu sandığa attığımız oyla başkanla ve hükümetini seçeceğiz. Ve o gün hükümeti kurmuş olacağız. Hükümet kurma derdiydi, koalisyondu,  ortadan kalkacak.

Diğer sandıkta ise milletvekillerini seçeceğiz. Ve bizim seçtiğimiz başkan ve milletvekilleri de yüksek yargı üyelerini seçecek. Bu sistemden daha demokratik bir sistem yoktur arkadaşlar. Bunu bir partiye mensup olmaktan ziyade, hukukçu bir belediye başkanı olarak söylüyorum. Türkiye’de 94 yılda 65 hükümet kurduk. Her bir buçuk seneye bir hükümet demek.  Yani her bir buçuk senede bir arabayı durdurup yeniden başlamışız. Bu sistemde ise durmak yok. Manuel vitesten, otomatik vitese geçeceğiz. Sürekli bir hareket var.”

İSTİKRARSIZLIK KÖTÜ BİR ŞEY

İstikrarsızlık kötü bir şey olduğunu belirten Başkan Genç, buna 7 Haziran seçimlerini örnek göstererek şunları aktardı: 7 Haziran’da halkımız bize tek başına iktidar vermedi. Kendinize bir çeki düzen verin dedi. Bu mesajı aldık ama 7 Haziran’da hükümet kurulamadığı için istikrarsız bir döneme girdik. Bütün terör örgütleri PKK, DHKP-C, DEAŞ harekete geçti. İstikrarsızlık kötü bir şey arkadaşlar. Malum parti güneydoğu halkını bu süreç içinde sokağa dökmeye çalıştı.

Ama başarılı olamadı. Halkımız, devletine ve hükümetine güvendi. Karadeniz’den ne kadar fazla oy çıkarsa, bakanımız Süleyman Soylu’ya ve hemşerimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a da o kadar destek oluruz. Allah’a çok şükür hedefimiz yüzde 80. Bu hedefe doğru bir gidişatı da görüyorum. Bu nedenle cumhurbaşkanımızın gelişinde de sağladığınız katkılara çok teşekkür ediyorum. Oyumuz ne kadar yüksek oranda çıkarsa, PKK’ya destek veren Almanya gibi ülkelere de ders olur. Osmanlı tokadı bir cevap hak ettiler. Onu da vuralım inşallah.” 

GÜÇLÜ VE KARARLI BİR LİDER VAR ÖNÜMÜZDE

Konuşmasında vatandaşlara 2001 koalisyon hükümeti dönemini hatırlatan Başkan Genç, şunları söyledi: 2001 koalisyon döneminde olduğumuzu düşünelim. Başbakan da Recep Tayyip Erdoğan. Başbakanımız dünya beşten büyüktür diyebilir miydi? Cumhurbaşkanımız, başbakanlığı döneminde bize bir toplantı da ‘benim ne kadar gücüm varsa dışarıda da o kadar konuşuyorum’ demişti.

O nedenle daha çok güçlenmek zorundayız. Biz güçlendiğimiz zaman zulüm biter. Şu anda dünya mutlu değil. Şu anda zulümlere duyarsız bir dünya var. Ama böyle bir durumda dininin, medeniyetinin ve inancının kendine yüklediği vazifeyi bilen de Türkiye Cumhuriyeti var. Cumhurbaşkanımızın şu anda makam ve mevkiye ihtiyacı var mı? Allah ona bütün makamları nasip etti. Şimdi istiyor ki, 15 yılda yaptıkları olası bir koalisyon hükümetiyle heba olmasın. Onu istiyor.

Biz daha güçlü bir ülke olmak zorundayız. Başkan şansımız yok. Yoksa hemen alaşağı çekerler bizi. Bunun için fırsat kolluyorlar. Bir oy daha fazla alalım da şu terör odaklarını def edelim. Terör örgütleri FETÖ ve PKK bu yüzden ‘Hayır’ çıkmasını istiyor. Çünkü ‘Evet’ çıkarsa başlarının ezileceklerini biliyorlar. Ne mutlu bize ki, milletine, memleketine kendisini adamış bir liderin hizmet kervanının mensuplarıyız. Cumhurbaşkanımız ne söz verdiyse, hiçbir zaman onu yerine getirmemezlik etmedi. Güçlü kararlı bir lider var önümüzde.”