Öncelikle ve ivedilikle bilmemiz gerekir ki, yerlilik ve millilik bizi biz yapan en önemli bir değerdir, bir anlayıştır. Önce bu noktada kendimizi bir yoklayalım. Bilmeliyiz ki, kişinin kendisini bilmesi kadar önemli bir iş yoktur. Ve; öncelikle ve özellikle bilmeliyiz ki; bir milleti dışardan gelen cereyanlar asla yıkamaz. Bir millet ancak kendi içindeki çürümelerden dolayı yıkılmaya başlar. Hepimiz bilmeliyiz ki, bugün her zamankinden daha çok dışardan çürütme ve içerden geriletme operasyonlarıyla karşı karşıyayız. Gerçi yüzyılı aşkın zamandır böyle nice hadiselerle karşılaşmışız, ama şükürler olsun ki, hepsinin de altından kalkmasını bilmiş asil bir milletiz. Bu tür saldırıları “yerlilik ve millilik” anlayışımızla bertaraf etmişiz...

Hepimiz, memleket sevdalısı birer vatandaş olarak bir düşünelim: Bazı Avrupa ülkelerinin bize karşı tutumlarını gördük (Almanya-Avusturya-Hollanda vs.) Bardağı taşıran son Hollanda'da yaşananları ibretle izledik. Bu ve buna benzer olaylardan alacağımız o kadar dersler var ki... Malum, ülkemizde darbe yapmaya yeltenenler, tüm insan hak ve özgürlüklerini, demokrasinin tüm kriterlerini ayaklar altına alıyorlar, batılı ülkeler neredeyse bu durumdan memnun oluyorlar.

Zira kaçan suçlular soluğu bu ülkelerde alıyor. Batı'nın özellikle bu son yıllarda takındığı tavırlardan anlaşılıyor ki, halkoylamasına sunacağımız Anayasa değişiklikleri, onların işine gelmiyor. Neden, niye korkuyorlar? Bu konu onları neden ilgilendiriyor? Demek ki, yapacağımız Anayasa değişikliği doğru bir tercih...

Demek ki, Türkiye’nin kendi ayakları üstünde durması onları rahatsız ediyor. Bunların bu tutumlarına karşı boyun eğip eyvallah mı diyeceğiz? Öncelikle ve özellikle ifade ediyoruz ki; Avrupa ülkelerindeki gurbetçilerimizin bu oynanan oyunu görmüş olmaları, anavatanlarına her zamankinden daha büyük bir heyecanla bağlı olduklarını göstermiş olmaları gerçekten de övünç kaynağımız olmuştur, bravo, bravo, bravo diyoru...

İşte millet ve memleket sevgisi...

İşte vatan ve millet sevdalısı asil Türk milleti bu...

Gerekirse aç duralım, ama dişimizi saydırmayalım... Mesele Türkiye’nin büyümesini çekememekten kaynaklanıyor, Türkiye’nin büyümesi,güçlenmesi bazı Avrupa ülkelerinin kabusu oldu. Türk düşmanlığı, Türkiye düşmanlığı, İslam düşmanlığı yapan kökü ve soyu belli olmayanların oyunlarını görmeli, ülkemiz aleyhine olabilecek hiçbir hareketin, eylem ve söylemin içinde olmamalıyız. Dünyada en köklü bir milletin evladı olan hiç kimse, dış güçlerin oyunlarına gelmemelidir. Tarihi iftiharlarla dolu Türk milletimiz her zaman birlik olacak, asla boyun eğmeyecektir.