SON DAKİKA



Haber > Gündem > Zihniyet değişmedikçe!

Zihniyet değişmedikçe!

17 Kasım 2016 Perşembe - 10:05








CUMHURBAŞKANLIĞI SOSLU BAŞKANLIK

Hükümetin MHP’ye gönderdiği ‘’başkanlık için anayasa değişikliği’’nin içeriği önemli ölçüde basına yansıdı. İlk dikkat çeken şey, ‘’başkanlık’’tan değil, ‘’Cumhurbaşkanlığı’’ndan söz edilmesi. Oysa durum çok yanıltıcı! Diğer düzenlemelere bakıldığında, sistemin tamamen değiştiği, parlamenter sistemin ya da rejimin ortadan kalktığı, simgesel anlama indirgendiği anlaşılıyor. Adı cumhurbaşkanı, ancak siyasal literatürde karşılığı ‘’başkanlık’’ olan bir yapının getirildiği görülüyor. Yani kimse kimseyi kandırmasın! Bunun adı başkanlık.

ERDOĞAN VE AKP’YE BÜYÜK ŞANS

Bu millet Erdoğan ve partisine, her gün yıkmaya çalıştığı parlamenter sistem içinde daha önce hiçbir siyasi partiye nasip olmayan bir destek verdi. Tam 15 yıldır tek başına iktidarda olan bir parti var. Üstelik ‘’koalisyon kaos demek, istikrar için tek parti’’ diyerek iktidara geldi. Gelin görün ki Türkiye Cumhuriyeti, daha önce örneğini yaşamadığı büyük olaylara, kaoslara, hukuksuzluklara, kanlı darbe girişimine sahne oldu. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Türkiye bir fiili, anayasa dışı başkanlık rejimi yaşıyor. Bütün devlet, yetki, hazine, silahlı güçleri Erdoğan yönetiminin elinde. Gerek hükümet ve gerekse saray, hangi yetkiyi istedi de kullanamadı?

İKİ YANLIŞ


‘’Başkanlık olursa her işi çözeriz’’ yaklaşımı ne kadar sakatsa, ‘’meşruiyeti tartışmalı fiili başkanlık ortadan kalksın da isterse başkanlık olsun’’ yaklaşımı da o kadar içi boş bir söylemdir.

SORUN SİSTEM Mİ?

Türkiye’nin bütün sorunları parlamenter sistemden mi kaynaklanıyor? Kuşkusuz ki parlamenter sistemin de açmazları olabilir. Bunları aşmak için yeni düzenlemeler gerekebilir. Sistem içinde bunlar yapılır da. Bugün dünyanın en başarılı, en zengin, en güvenli, en istikrarlı, en demokrat, hukukun en geçerli olduğu ülkelerin, birkaç istisna dışında tamamının parlamenter sistem olması bir rastlantı mı? Aynı şekilde bugün dünyanın, en başarısız, en yoksul, en güvenliksiz, en istikrarsız, en baskıcı, hukukun en az olduğu ülkelerin, birkaç istisna dışında tamamının başkanlık rejimi ile yönetilmesi bir rastlantı mı?

ASIL SORUN

Sorun sistemden çok, sistemi kötü-yanlış işleten ya da iyi-doğru işletmeyenlerde. Sorun yasaları kendilerine göre kullanan, kamusal alanı cemaat, tarikat ve yandaşların işgaline açan, her olay ve düzenlemeye taraflı bakan, vatandaşların bir kısmına yaşam hakkı tanımayan, eleştiriye kapalı, kendisi gibi düşünmeyenleri baskı altına alan, hukuku ve adaleti unutan yönetim anlayışında. Sorun ağır yanlış, suç ve kusurları, yeni yanlışlar için fırsat yapan dar ve saplantılı görüş açısında.


ZİHNİYET DEĞİŞMEDİKÇE...

Yani sorun, sakat zihniyetin değişmesi. Dünyanın en güzel, en mükemmel sistemi bile, kullanıcıların elinde en kötü sistem haline dönüşebilir. Sakat anlayış sürdüğü sürece, hangi sistem gelirse gelsin, Türkiye’nin önü karanlıktır. Parlamenter sistemin iyileştirilmesi, demokratikidari-hukuksal denetim mekanizmalarının daha sağlıklı hale getirilmesi yerine, yetkilerin tek elde toplanması, bir kişinin iki dudağı arasına hapsedilmesi, hem bu ülkenin geleceğine, bu ülke insanlarına haksızlık, demokrasi ve hukuka yapılacak en büyük darbe olacaktır.

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap